Genel Sağlık İş: Gece çalışanlara iki kat ücret verilmeli
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Genel Sağlık-İş Sendikası, sağlık emekçilerinin gece vardiyalarında karşılaştığı hak kayıpları ve sağlık sorunlarına dikkat çekmek amacıyla yazılı bir açıklama yayımladı.
Sendikanın açıklamasında, gece mesaisinin birçok sağlık sorununu beraberinde getirdiği ifade edilirken, bu ağır çalışma koşullarına rağmen çalışanlara adil bir ücret verilmediği belirtildi.
"HAYATI TEHDİT EDEN PEK ÇOK HASTALIĞA YOL AÇIYOR"Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"KANSER RİSKİ DAHA FAZLA""İnsanları sağlığına kavuşturmak gibi, yaşamın en önemli alanında hizmet üreten Sağlık Çalışanları gece çalışmaları nedeniyle, kendi sağlıklarını tehlikeye atmaktadırlar. Gece alışması hayatı tehdit eden pek çok hastalığa yol açmaktadır.
Dünyanın çoğu ülkesinde Sağlık Çalışanlarının gece çalışmaları, gündüz mesailerine daha yüksek ücret ile ücretlendirilmektedir. Sarı sendikaların sus pus olduğu, sendikamızın ise defalarca gündeme getirdiği üzere sağlık emekçilerinin gecesi birçok meslek grubundan daha ‘karanlık’ geçmektedir. Çünkü sağlık emekçileri yedi gün 24 saat hizmet üreten, geceleri de fedakârca çalışmak durumunda kalan emekçiler oldukları halde, bu çalışmanın karşılığını alamamakta ve sağlıklarından olmaktadırlar. Gece çalışmasının sağlığa zararlı olduğu konusunda yayınlananın onbinlerce bilimsel araştırma vardır.
Ünlü bilim insanımız Aziz Sancar, 2015 yılında Nobel Kimya Ödülünü "Hücrelerin hasar gören DNA’ları nasıl onardığını ve genetik bilgisini koruduğunu haritalandıran araştırmaları" çalışmasıyla almıştır.Bu çalışmada gece çalışan insanlarda DNA tamirinin zor olduğu ortaya konmuştur. İnsan vücudunun biyolojik saatini inceleyen ve bunu kontrol eden moleküler mekanizmaları ortaya çıkaran ABD’li bilim insanı Jeffrey C. Hall, 2017 Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülmüştür. Bu çalışmada da insanların biyoritminin bozulmasının sonuçları açıklanıyor.
Tüm bu çalışmalar gece çalışmasının, sağlığa zararlı olduğunu kesin ortaya koyuyor. 2020'de Dünya Sağlık Örgütü'nün Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC), gece vardiyasında çalışmayı "olası" sınıf 2A kanserojen olarak sınıflandırmıştır. Gece çalışması kadın sağlık çalışanlarında meme kanseri riski artırmaktadır. Gece çalışanlarda Kalp Damar hastalıkları ve Kalp krizi daha çok görülmektedir. Gece Çalışanlarda Tip 2 Diabet daha çok görülmektedir. "
Açıklamada, gece çalışan sağlık çalışanlarında depresyon ve anksiyetenin daha sık görüldüğü KOAH'ın ise en fazla görülen rahatsızlıklardan olduğu belirtildi.
Kalınbağırsak kanserlerine yakalanmasının daha yüksek olduğu belirtilen açıklamada sağlıkta şiddet olaylarının büyük kısmının da nöbetlerde ve gece mesailerinde yaşandığı ifade edildi.
Açıklamanın devamında şu ifadeler kaydedildi:
"Gece çalışan sağlık emekçileri bu açıdan da büyük risk altındadır. Sağlık emekçilerinin gece verdiği emek “nöbet” adıyla geçiştirilmekte ve bu yoğun emeğe ancak normal mesai ücretinin üçte biri ya da yarısına denk gelen ücretler reva görülmektedir. Ülkemizde de işçi statüsünde çalışan arkadaşlarımızın tabi olduğu 4857 sayılı iş yasasında, gece saat 20.00 ile sabah 06.00 arası gece çalışması olarak değerlendirilmiştir. Gece çalışması ülkemizde imzalanan pek çok toplu iş sözleşmesinde, daha yüksek olarak ücretlendirilmektedir. Ayrıca gece çalışma süresi 7,5 saat ile sınırlandırılmıştır. Biz kamu sağlık çalışanları, birlikte çalıştığımız işçi statüsündeki arkadaşlarımıza göre, hem daha az ücretler almaktayız, hem de mesai dışı gece çalışma sürelerimiz 16 saati bulmaktadır.
Doktorlar uzun çalışma yılları içerisinde her ay nöbet tutmaktadır. Doktorlar özelinde nöbet ve gece çalışması özellikle asistanlık döneminde daha fazla olmakta, diğer sağlık çalışanları hemşireler, laborantlar ve hizmetli statüsünde çalışan arkadaşlarımızın gece çalışması çalışma hayatları boyunca devam etmektedir. Gece Çalışan her sağlık çalışanına, döner sermaye üzerinden bir ücret düzenlemesi bile yapılmamaktadır. Sarı sendikaların en çok yaptıkları işlerden birisi de kendi üyelerini gündüz çalışılan yerlere yerleştirmek olmaktadır. Böylece zaten maddi olarak hakkı ödenmeyen gece çalışması aynı zamanda bir cezalandırma, bezdirme ve mobbing aracına dönüştürülmektedir.
Bu haksız uygulamalar çalışma barışını bozmakta, sağlık çalışanları arasındaki birlik ruhunu zedelemektedir. Sendika olarak konuyu defalarca gündeme getirdik Sağlık emekçisinin tüm hakları gibi, sağlığımız için tehlike demek olan gece çalışmasının, gerçek karşılığını almak için mücadele ediyoruz. Konuyla ilgili olarak tüm muhataplarımıza, Salık Bakanlığı Maliye Bakanlığı ve kanun koyuculara sesleniyoruz! Sağlık çalışanlarının gece çalışması, gündüz mesaisinin iki katı olarak ücretlendirilmelidir. Gece Çalışmak açık ve net olarak sağlığımıza zararlıdır. Bu şekilde çalışmanın karşılığı muhakkak verilmek zorundadır. Bu süreçte de sağlık emekçilerinin gece çalışma çizelgelerinin, hakkaniyetle, eşitlikçi ve keyfiyetten uzak biçimde, belirlenmesini istiyoruz. Doktor, hemşire, ebe, laborant, hizmetli tüm sağlık çalışanı arkadaşlarımızı sağlığımızı tehlikeye atan bu adaletsizliğe karşı birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz. Gecemizi gündüze kavuşturacak olan, örgütlü mücadelemizdir! Gece çalışmak sağlığa zararlıdır! Gece çalışmamızın karşılığı gündüz mesaisinin iki katı olarak ücretlendirilmelidir!"



