Günde bu kadar saat oturmak hastalıkların kapısını açıyor

Almanya'da 18 yaş üstü yaklaşık 2 bin 800 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen ankette, beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivite düzeyi ve oturarak geçirilen süreye ilişkin veriler derlendi.

Araştırmadan çıkan sonuca göre, sağlıklı yaşam kriterlerini yerine getirenlerin oranı kadınlarda yüzde 3, erkeklerde ise yüzde 1 olarak tespit edildi.

Kadınların yüzde 37'si sağlıkları için tamamen alkolden uzak durduklarını belirtirken, erkeklerde bu oran yüzde 21'de kaldı. Kadınlar beslenme açısından daha bilinçliyken erkeklerin spor yapma oranı daha yüksek çıktı.

Araştırmada öne çıkan bulgulardan biri, çalışan kesimin oturma süresine ilişkin oldu. Buna göre, çalışanlar günde ortalama 10 saati aşkın süreyi oturarak geçiriyor.

Bu sürenin 10 yıl öncesine göre yaklaşık 2 saat arttığı belirtildi. Üstüne üstlük günde en az sekiz saat oturan kişilerden çok azı telafi için yeterli fiziksel aktivite gerçekleştiriyor. Ankete göre bu gruptaki kişilerden sadece yüzde 30'u günde en az bir saat hareket ediyor.

Köln Spor Akademisi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ingo Froböse, hareketsizliğin sağlık üzerindeki etkilerine dikkat çektiği basın toplantısında, "Oturmak günümüzde sigara içmenin yerini aldı" ifadesini kullandı.

Anket sonuçlarını "trajik" olarak değerlendiren Prof. Dr. Ingo Froböse, haftada iki-üç kez yapılan sporun, uzun süreli oturmanın yol açtığı sağlık sorunlarını telafi etmek için yeterli olmadığını vurguladı.

Çalışmanın bilimsel koordinatörü Prof. Dr. Birgit Sperlich, uzun süre oturan kişilerin sağlıklarını koruyabilmeleri için günde en az 60 dakika fiziksel aktiviteye ihtiyaç duyduklarını vurguladı.

Anket sonuçları, katılımcıların yüzde 68'inin oturma süresinden bağımsız olarak günlük yaşamda yeterince hareket ettiğini ortaya koydu. Prof. Froböse, bunun günlük en az 150 dakikalık orta düzeyde fiziksel aktiviteye denk geldiğini belirterek, bu sürenin işe bisikletle gidip gelmek veya akşam yürüyüşleri yapmak gibi aktivitelerle tamamlanabileceğine dikkat çekti.

Prof. Dr. Froböse, haftada en az iki kez kas güçlendirici antrenman yapanların oranının sadece yüzde 32’de kaldığını ve bunun oldukça düşük bir oran olduğunu vurguladı.

Ankete katılanların yüzde 19’u, boş zamanlarında neredeyse hiç hareket etmediklerini ve ortalama sadece 10 dakika hareket ettiklerini ifade etti; uzmanlar ise bu durumun kronik hastalıkların artışında önemli bir etken olduğunu vurguladı.

Sağlıklı beslenme kriterlerini karşılayanların oranı yüzde 33 olarak belirlendi. Katılımcılara, günlük meyve ve sebze tüketimleri, son bir haftada kaç kez abur cubur yedikleri ve günlük sıvı alımları gibi sorular soruldu.

Rapora göre, günlük yaşamın getirdiği stresle sağlıklı bir şekilde başa çıkabilenlerin oranı yalnızca yüzde 20 civarında kaldı. Değerlendirme 30 puan üzerinden yapılırken, sağlıklı kabul edilebilmek için en az 20 puan alınması gerektiği belirtildi.