Gürer den şap hastalığı açıklaması: İktidar üreticinin yanında olmalı Sözcü Gazetesi

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde’de hayvancılıkla uğraşan üreticilerle bir araya geldi. Şap hastalığı nedeniyle bir aydır kapalı olan hayvan pazarları ve uygulanan hayvan hareketi yasağı nedeniyle üreticilerin yaşadığı mağduriyeti yerinde tespit etti. Üreticiler, borçlarını ödeyemediklerini, hayvanlarını satamadıklarını ve iktidardan çözüm beklediklerini dile getirdi.

Gürer, 1 Temmuz 2025 itibariyle Türkiye genelinde şap hastalığı nedeniyle tüm hayvan pazarlarının kapatıldığını, iller arası hayvan sevkinin yasaklandığını hatırlatarak, “Şap hastalığı zoonotik bir hastalıktır, et ve süt veriminde kayba neden olur. Aşıyla önlenebilecek bir hastalık olmasına rağmen, Irak’tan sınır yoluyla ülkemize giren şap hastalığı yayılmış ve hayvan satışlarını büyük ölçüde etkilemiştir” dedi.
Gürer, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın verdiği yanıta göre 2024 yılında büyükbaşta 146 milyon doz, küçükbaşta 77 milyon doz aşı uygulandığını belirterek, “2024’te 146 baş hayvan şap hastalığından, 2.795 hayvan şarbondan, 71 hayvan bruselladan, 1.050 hayvan koyun-keçi çiçeğinden, 96 hayvan vebadan ve 326 hayvan mavi dil hastalığından dolayı öldü. Ayrıca 1.501 büyükbaş ve 347 küçükbaş hayvan şartlı kesime gönderildi,” diye konuştu Ancak tüm bu aşılamalara rağmen hastalıkların yayılmasının devam ettiğini belirten Gürer, “Bu durum aşının koruyuculuğu, uygulama yöntemi ve muhafazası konusunda sorunlar olduğuna işaret ediyor” dedi.

6 MİLYON DOLAR HAYVAN AŞISI İTHAL EDİLDİ
Gürer, Türkiye’de hayvancılıkla uğraşılan her yerde veteriner hekim bulunması, hastalıkların izlenmesi ve kontrolünün artırılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca yerli aşı üretimi konusunda yıllardır verilen sözlerin tutulmadığını ifade eden Gürer, “2024 yılında 6 milyon hayvan aşısı ithal edildi ve 118,6 milyon dolar yurt dışına ödendi. Son 5 yılda ise toplam 28,9 milyon doz ithal aşı alındı” dedi.

Besici İsmail Yaşar, Gürer'e dert yanarak, “Vekilim, mağdur olduk. Giriş çıkış yok. Ödemelerimiz var, alacağımız var, alamıyoruz. Şu anda sıkıntıdayız. İl dışına kesime hayvan gönderemiyoruz, bankaya borç faizleniyor. Hayvan satamazsak sıkıntılar daha artacak. Hayvan hareketi olmayınca, hayvanı da satamıyoruz. Ceza korkusuyla bir yere gidemiyoruz. İl dışına götürsek ceza yiyoruz. Şu anda yasak. Ticaret yapamıyoruz, borçlarımızı ödeyemiyoruz. Pazar açılana kadar banka kredilerinin ertelenmesi lazım. Yem torbası olmuş 800-1000 TL. Meraya çıkaracak alan kalmadı. Çobanın maaşı var, yem borcu var, ödeyemiyoruz. Niğde’den Yozgat’a gönderemiyoruz ama Brezilya’dan, Uruguay’dan hayvan geliyor. Bizim sağlıklı hayvanımız dururken, ithal hayvana yol veriliyor. Bu adil değil” dedi.

SÜREÇ UZADIKÇA ZARAR BÜYÜYOR

Kesimlik hayvanların kontrollü sevkle il dışına gönderilmesine izin verilmesini isteyen üreticiler, veteriner kontrolünde sevk zincirinin oluşturulması gerektiğini dile getirdi: hayvancılıkla geçinen besici İrfan Şimşek, “Hayvanım sağlıklı ama sevk izni yok. Hasta hayvana şartlı kesim uygulanıyor ama bu il dışına da açılmalı. Et verimi zaten düşük. Bu süreç uzadıkça zarar büyüyor” dedi.

ÜRETİCİ ZELANDIRILIYOR
Gürer, Türkiye’de hayvan hastalıklarıyla ciddi ve organize mücadele yapılması, her köyde veteriner olması, yerli aşıların geliştirilmesi ve üreticinin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Aksi halde küçük üreticinin sistem dışına itileceğinin altını çizerek, “Şap hastalığı Irak’ta çıktığında erken önlem alınsaydı bugün bunlar yaşanmazdı. Ama geç kalındı. Şimdi üretici cezalandırılıyor, iktidar üreticinin yanında olmalı. Hayvan pazarları seyri ne olacak? Ne zaman açılacak? Şap ile kaç hayvan hastalandı? Kaç şartlı kesime kaç ölüme giden hayvan var? Kolay bulaşan bu hastalıkla mücadelede hangi noktadayız? Kamuoyuna şeffaf bilgi verilmelidir” dedi.

Hayvanların şap hastalığına yakalanmasıyla ciddi kilo kayıpları yaşandığını belirten besiciler, “500 kiloluk hayvan şap olunca 200-300 kiloya düşüyor. Tekrar etlenmesi 6-7 ay sürüyor. Adamın 100 baş hayvanı varsa şap girince 20 tanesi düşüyor. O hayvanın toparlanması başlı başına maliyet demek. Büyük zarar” diyerek, yaşadıkları ekonomik kaybın boyutunu ortaya koydu.