Güvenli limanda tarife durgunluğu
Hurriyet sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
ABD Başkanı Donald Trump’ın sürekli değişen tarife kararları, hem küresel piyasalar hem de ekonomi üzerindeki en önemli belirsizliklerden biri olmaya devam ediyor. Müzakereler sonrası bir süredir azalan risk algısı, Trump’ın AB’ye yüzde 50 tarife uygulanmasını önermesi ve Apple ürünlerini ABD’de üretmemesi halinde en az yüzde 25 gümrük vergisi uygulamakla tehdit etmesinin ardından tekrar yükselmişti. Söz konusu açıklamaların ardından Trump’la bir telefon görüşmesi gerçekleştiren AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa’nın ticaret anlaşması görüşmelerini hızlı ve kararlı bir şekilde ilerletmeye hazır olduğuna dikkat çekerek, “İyi bir anlaşmaya varmak için 9 Temmuz’a kadar zamana ihtiyacımız olacak” demişti. Bu telefon görüşmesinin ardından ABD, 1 Haziran’dan itibaren AB’ye doğrudan yüzde 50 tarife uygulanmasına yönelik kararın 9 Temmuz 2025’e ertelediğini duyurdu. Bu gelişmeler sonrası küresel piyasalarda karışık bir seyir öne çıktı. Asya borsalarını yukarı taşıyan karar, doları ise zayıflattı. Dolar endeksi yeni haftaya yüzde 0.3 düşüşle 98.8 seviyesinden başladı. Euro ralli yaptı, riskli para birimlerinde de belirgin artışlar yaşandı. Altın fiyatları ise geri çekildi.
Geçen haftayı AB’ye karşı tarife tehditleri sonrası yüzde 4.82 yükselişle 3 bin 357 dolardan tamamlayan ons altın, tarife erteleme kararı sonrası düşüşe geçti. Bu haftanın ilk işlem gününe yüzde 0.3 düşüşle 3 bin 348 dolardan başlayan ons altın, 3 bin 323 dolara kadar geriledi. Yurt içinde gram altın da yeni haftaya düşüşle başladı. Geçen hafta cuma günü 4 bin 200 lirayı aşan gram altın, dün 4 bin 164 liraya indi.
OYNAKLIK SÜRSE DE TALEP YÜZDE 13 ARTTI
Öte yandan, Trump’ın ikinci kez başkanlık koltuğuna oturmasından bu yana artan belirsizlikler, devam eden savaşların getirdiği jeopolitik riskler gibi nedenlerle sürekli rekor kıran altın fiyatları, uluslararası kurumların da yıl sonu altın öngörülerini yukarı yönlü revize etmelerine neden olmuştu. Ancak son haftalarda ralliye ara veren altın, dalgalı seyrine devam ediyor. Oynaklık sürse de altına olan ilgi sadece profesyonel yatırımcılarla sınırlı değil; sıradan yatırımcıların da yükselen risk algısı nedeniyle güvenli liman arayışında altına yöneldiği belirtiliyor. Dünya Altın Konseyi’ne göre, fiziki altın talebi bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 13 artarak 257 tona ulaştı.
‘YÜKSELİŞ EĞİLİMİ SÜRER’ BEKLENTİSİ
Dünya Altın Konseyi Piyasa Stratejisti Joe Cavatoni de ABD ekonomisindeki zayıflık, doların değer kaybı ve kamu borcu gibi faktörlerin altın talebini artırdığını belirtiyor. Cavatoni, fiyatların destek bulmaya devam edeceğini ve 2025 boyunca yükseliş eğiliminin süreceğini öngörüyor. Business Insider’da yer alan habere göre, Google’da ‘altın’ aramaları, Kanada ve Meksika’ya yönelik yeni tarifeler ve ABD’nin kredi notunun Moody’s tarafından düşürülmesi gibi olaylarla paralel şekilde artış gösterdi.
DOLAR ZAYIFLADI
Öte yandan, Trump’ın tarife erteleme kararı sonrası uluslararası piyasalarda sterlin dolar karşısında yüzde 0.22 artışla 2022 Şubat’taki en yüksek değerine çıktı. Parite 1.3570 olarak gerçekleşti. Euro da ABD doları karşısında 0.38 oranında değer kazandı. Euro/dolar paritesi 1.1398’i buldu. Yeni Zelanda doları, ABD doları karşısında yüzde 0.57 yükseldi. Avustralya doları da ABD dolarının karşısında yüzde 0.38 değer kazanarak aralık ayındaki en yüksek seviyesini yakaladı ve 0.6523’ten işlem gördü. Dolar/TL ise dün 39 seviyesinin hemen üzerinde nispeten yatay bir seyir izledi. Euro/TL ise haftaya 44.60 seviyesinden haftaya başladı. ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs ise 12 ay sonrası için dolar/TL tahminini 45’e yükseltti.
YİNE BELİRSİZLİK FİYATLANACAK
KÜRESEL ekonomi birçok belirsizliğin gölgesinde ilerlemeye çalışırken, ABD Merkez Bankası’nda (Fed) gelecek sene yaşanacak başkanlık görevindeki değişim, yatırımcıları yeni strateji belirlemeye yöneltiyor.
Trump’ın diğer ülkelere de 90 günlük ek süre tanıdığını anımsatan A1 Capital Genel Müdür Yardımcısı Üzeyir Doğan, “90 günlük sürenin bitmesine yakın yine belirsizlik üst düzeyde olacaktır ve bazı ülkelerde yeni tarife endişeleri başlayıp piyasalar bu sefer bunu fiyatlama döngüsüne girecektir. Her ne kadar öncelik Çin ve Avrupa Birliği olsa da ilerleyen dönemde tarifelerin tekrar değişebileceği endişesi tüm dünya tarafında belirsizliğin uzun süre devam etmesine neden olacak” dedi.
Gelecek yıl mayısta Fed Başkanı Jerome Powell’ın görev süresinin dolacağını da hatırlatan Doğan, Trump’ın Fed Başkanı olarak yeni bir ismi atayacağına işaret etti. Atanacak yeni başkanın politika oluşturmada bağımsız kalıp kalmayacağının yakından izleneceğine dikkat çeken Doğan, “Birçok ülkede merkez bankası başkanları göreve geldiğinde görev sürecinin başında bir sınamayla karşılaşır” dedi ve şöyle devam etti: “Gelecek yıl bu zamanlara yaklaştığımızda başkan değişimi kaynaklı tekrar bir Fed endişesini çok net hissedebiliriz. Piyasalar üzerine bu durum olumlu anlamda yansıyabilir. O günün şartlarında faizlerin daha da düşeceği beklentisi bir anda piyasayı yukarıya götürebilir.”


