Hatay’da Gezi eylemleri 12’nci yılında anıldı: Gezi halktır yargılanamaz
Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Hatay’da Antakya Emek ve Demokrasi Platformu, Gezi Parkı eylemlerinin 12’nci yıldönümünde, eylemlerde yaşamını yitirenleri andı. Platform adına açıklama yapan Hasan Yılmaz, "Gezi’ye amansız bir şekilde haksız ve hukuksuzca saldıran iktidar bugün de emeğe, demokrasi ve özgürlüklere saldırıyor. Yakın zamanda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere birçok belediye başkanını ve milletvekillerini tutsak edildi, belediyelere kayyum atandı, halkın iradesi gasp edildi" dedi.

Yılmaz, “Toplumsal muhalefetin en temel hak ve taleplerinin açığa çıkarıldığı, tarihsel ve meşru gerçekliğinin ortaya konduğu direnişimizin üzerinden tam 12 yıl geçti. 2013 Mayıs’ının son günlerinden başlayıp haziran boyunca devam eden Gezi direnişi ülke tarihinin en barışçıl, en kapsayıcı, en kitlesel hareketidir. Toplumum her kesimiyle birlikte karar alıp, birlikte hareket eden, birlikte düşünüp, birlikte söz söylemenin simgesidir: Gezi direnişi işçilerin, doktorların, avukatların, mimarların, sanatçıların, kadınların, gençlerin yaşamı nasıl birlikte kurabileceğinin örneğidir” şeklinde konuştu.

Gezi’nin haksızlığa, adaletsizliğe, keyfiliğe, dayatmaya, baskıya karşı direnmenin adı olduğunu, bir parktan tüm ülkeye ve dünyaya yankılanan kente, doğaya, yaşama sahip çıkanların hep bir ağızdan, bir arada söyledikleri türkü olduğunu söyleyen Hasan Yılmaz, devamında şunları söyledi:
"Bu türkünün sesini şiddet ve zorbalıkla kesmek isteyenler, onlarca arkadaşımızın gözlerini kaybetmesinin, binlercesinin yaralanmasının, bunun ardından faillerin ve azmettiricilerin cezasız bırakılmasının böylesi bir kural tanımazlıktan beslendiğine şahit olduk. Ethem Sarısülük ile Medeni Yıldırım’ı öldüren polis ve jandarma kurşunlarının, Ali İsmail’e yönelen ölümcül tekmelerin sahiplerinin; Abdullah Cömert’i, Ahmet Atakan’ı, Berkin Elvan’ı yaşamdan koparan biber gazı fişeklerinin, Hasan Ferit’i vuran mafyanın ve Mehmet Ayvalıtaş’ı bizden alan pervasızlığın bu hukuksuzluktan güç aldığını biliyoruz. Elbette bu ülkenin aydınlık geleceğinin simgesi Gezi'den hala iliklerine kadar korku hissedenler var. Öyle ki bugün hakkında hiçbir somut delil bulunmayan Osman Kavala, 7 yıldır ağırlaştırılmış müebbet cezasıyla tutsaktır. Hatay halkının iradesi ile milletvekili seçilen Gezi direnişinin avukatı Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater ve Mine Özerden ise 3 yılı aşkın süredir hukuksuzca 18’er yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Buradan bir kez daha sesleniyoruz Gezi halktır, yargılanamaz. Siyasi tutsaklar derhal serbest bırakılmalıdır."

“Gezi’ye amansız bir şekilde haksız ve hukuksuzca saldıran” iktidarın bugün de emeğe, demokrasi ve özgürlüklere saldırdığının altını çizen Yılmaz, "Yakın zamanda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere birçok belediye başkanını ve milletvekillerini tutsak edildi, belediyelere kayyum atandı, halkın iradesi gasp edildi. Bütün ülkede ekolojik yıkımların müsebbipleri olan bu rejim, özellikle depremi bahane ederek yağmacı ve talancı enkaz düzeni ile sermayeyi beslemektedir. Sefalet zamları ile Türkiye’de emekçiye, işçiye Kerbela'yı yaşatanlar, destekledikleri cihatçı örgütlerle Alevi halkına bir kez daha Kerbela'yı yaşatmaktadır. Bu rejim HTŞ adlı terör örgütü ile birlikte iş tutup Suriye’deki halkların ortak irade ve birlikteliğine saldırı yapmakta, kol kola girdikleri El Colani’nin Alevi katliamlarına ortak olmaktadır. Buradan Gezi’nin yıldönümünde bir kez daha sesleniyoruz. Ülkedeki bu karanlık gidene kadar, Gezi ruhu ile yılmadan mücadele etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.


