Hatimoğulları ndan Acil Çözüm Çağrısı
Sondakika sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Hatimoğulları, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Akdeniz'de Muğla'nın Marmaris ilçesi açıklarında meydana gelen 5,8 büyüklüğündeki depremden etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti.
Türkiye'nin depremlerden çok çektiğini anımsatan Hatimoğulları, mutlaka depreme dayanıklı kentlerin oluşturulması gerektiğini söyledi.
Tülay Hatimoğulları, küresel ve bölgesel güçlerin rekabet ve nüfuz mücadelesine sahne olan Orta Doğu'da her gün yeni gelişmelerin yaşandığını, Gazze'deki zulmün ise "acının en derin olduğu nokta" olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin tarihsel geçmişinin, jeostratejik konumunun ve bölgedeki rolünün önemine değinen Hatimoğulları, "Türkiye'nin artık taraf olmaktan çıkıp sorunları çözen ve bölge barışı için arabulucu, öncü rol üstlenmesi çok önemlidir, acildir, elzemdir. Bölgenin buna çok ihtiyacı var. Bu yaklaşım hem Türkiye toplumunun faydasına hem de bölgenin barışına çok büyük katkılar sağlayacaktır. Buna canıgönülden inanıyoruz." diye konuştu.
"İZMİR'DE İŞÇİLERİN HAKKI ACİLEN VERİLMELİDİR"Türkiye'nin "ekonomide tarihin en büyük kara kışlarından birini yaşadığını" savunan Hatimoğulları, iktidarın olağanüstü bir durum yokmuş gibi davrandığını ileri sürdü.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı mayıs ayı enflasyon rakamlarına değinerek, insanların artık geçinemediğini iddia eden Hatimoğulları, "Asgari ücrete, emekli maaşına, işçi, memur maaşlarına ara zam mutlaka ama mutlaka yapılmalıdır ve bu acil, tez elden yapılmalı." değerlendirmesinde bulundu.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları, İzmir Büyükşehir Belediyesi işçilerinin devam eden greviyle ilgili de "İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraklerindeki işçilerin hakları, acilen verilmelidir, insani talepleri karşılanmalıdır. Onların talebi, 'eşit işe eşit ücret' ve bu talep acilen karşılanmalıdır." sözlerini sarf etti.
"SÜRECİN TOPSULLAŞMASI MECBURİYETTİR""Terörsüz Türkiye" çalışmalarına da dikkati çeken Hatimoğulları, süreci doğru anlamanın, hakikatleri cesaretle dillendirmenin, tepkisellik yerine bu süreci sakince ele almanın ve yapılması gerekeni ortaya koymanın önemine değindi.
"Terörsüz Türkiye" çalışmalarında siyaset kurumuna büyük görev ve sorumluluklar düştüğüne işaret eden Hatimoğulları, şunları kaydetti:
"Ayrım gözetmeksizin bu sürecin toplumsallaşması bir mecburiyettir. Siyaset, toplumsallaşmanın sağlanmasına öncülük etmelidir. Bir ayrım yapmamak konusundaki vurgunun altını özel olarak çiziyorum çünkü bu dönemde bizim muhalefetiyle iktidarıyla her kesimden insanın hem siyasal öznelerin hem toplumsal öznelerin bu süreçte hemhal olarak barışın inşası konusunda ortak adım atması en geniş yelpazedeki toplumsal mutabakatın oluşması çok önemlidir."
10. Yargı Paketi'ne ilişkin eleştirilerini dile getiren Hatimoğulları, "Bakın on binlerce mahpus bayramı evinde geçirmek için hayal kurdu. Aileleri, yakınlarıyla bir bayram kutlayacaklarını bekliyorlardı, bunun hayalini kurdular. İnsanların hayallerini kursaklarında bıraktılar. Buna hiç kimsenin hakkı yok." ifadesini kullandı.
Hatimoğulları, bu konuda hala bir fırsatın olduğunu kaydederek, "Bu fırsatı değerlendirelim ve Kovid yasasını hep birlikte oy birliğiyle parlamentodan çıkaralım." dedi.
"KOMİSYON BİR AN ÖNCE KURULMALI""Terörsüz Türkiye" çalışmalarıyla ilgili TBMM'de kurulması planlanan komisyona değinen Hatimoğulları, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un bu konudaki söyleminin önemli olduğunu belirtti.
Meclis'te yaptıkları görüşmede de bu konudaki görüşlerini Kurtulmuş ile paylaştıklarını anımsatan Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkenin oyalanacak vakti yok. Bu komisyon bir an önce kurulmalı ve çalışmalarına bir an önce aktif bir biçimde başlamalıdır. Sadece laf üretmeyen, somut öneriler geliştiren, takvimi olan ve bu takvime uyan, hesap verebilir bir mekanizmayı kastediyoruz. Bu ülkenin sorunlarının komisyona havale edilip orada çürümeye bırakılacak bir durumu yoktur. O nedenle komisyon bir an önce kurulmalı ama işlevli bir komisyon kurulmalıdır. Yerel yönetimlerden silahsızlanmaya, yargı işleyişinden kolektif haklara uzanan birçok hayati gündem, önümüzde durmaktadır. İşlevsel bir komisyonla, hızlı adımlar atılabilir ve bu kısır döngüden çok hızlı bir biçimde çıkılabilir."
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARIHatimoğulları, yeni anayasa çalışmalarına da değinerek, anayasanın gerçekten sivil ve demokratik bir anayasa olması gerektiğini vurguladı.
Bazı belediyelerle ilgili soruşturmaların toplumu kutuplaştırdığını savunan Hatimoğulları, yeni bir anayasa yapım sürecinden bahsedilecekse bunlardan vazgeçilmesi gerektiğini anlattı.
"Anayasa yapım sürecinin sağlıklı sürdürülebilmesi için siyasi iklimin yumuşatılması ve yol temizliği şarttır" ifadesini kullanan Hatimoğulları, bu konuda ana sorumluluğun iktidarda olduğunu dile getirdi.
Hatimoğulları, "Toptancı yaklaşımlardan çıkarak, herkesi sürece katacak bir yol temizliğine ihtiyaç var. Bu anlamda Sayın Bahçeli'nin 'yeni bir kimlik ve kardeşlik asrı' vurgusu önemlidir. Yeni toplumsal sözleşme, yine Sayın Özgür Özel'in ifade ettiği üzere, ana dilde eğitim ve kapsayıcı bir vatandaşlık tanımının da desteklendiği bir çözüm sunabilmelidir." diye konuştu.


