Hedef Kılıçdaroğlu nu partiden kazımak: Tasfiye kurultayı Yerel Gündem Haberleri

Kurultaylar partisi CHP’de 39’uncu Olağan Kurultay takvimi işlemeye başladı. Parti içi muhalefet, kurultay kararının “Kılıçdaroğlu ve destekçilerini tasfiye planı” olduğu görüşünde.

CHP MYK'sı, 14 Temmuz'da Adana, Antalya ve Adıyaman belediyelerine dönük operasyonların ardından eylemlilik kararı için toplandı. Ancak toplantıdan kurultay kararı çıktı. MYK’da Adana il örgütünün büyük ölçüde tutuklanan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar kadar eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da bağlılığını koruduğunun görülmesi üzerine, 15 Eylül'deki şaibeli kurultay davasına kadar susma kararı alan CHP Genel Başkanı Özgür Özel fikir değiştirdi. CHP yönetimi, partideki Kılıçdaroğlu destekçilerinin ağırlığını azaltmak için sürdürdüğü tasfiye politikasını güçlendirme kararı aldı. Adana'daki eğilimin Mersin, İzmir ve doğu illerinde de baş göstermesi, bu kararda etkili oldu.

YÖNETİM RAHATSIZ VE KAYGILI

CHP yönetiminin aldığı kararı değerlendiren Kılıçdaroğlu yanlısı bir isim, "15 Eylül'de görülecek kurultay davasına 2 ay kala böyle bir karar alınması çok dikkat çekici. Kararın Kılıçdaroğlu'na karşı alındığı çok açık. Olası mutlak butlan kararına karşı CHP örgütünde şimdiden değişikliklere başlamak istiyorlar" dedi. Şaibe iddialarıyla yargıya taşınan 38'inci Olağan Kurultay sürecinde alınan sonuca rağmen ilçe ve il kongrelerinde dengenin büyük oranda Kılıçdaroğlu'nun aleyhine bozulmadığına işaret eden kaynaklar, "En azından Kılıçdaroğlu destekçilerinin varlığını koruduğu bir süreçten geçerek Kasım 2023'teki kurultaya gidildi. Şimdi hem ilçe hem il hem de büyük kurultay delegeleri arasındaki muhalifleri tasfiye etmek istiyorlar" değerlendirmesinde bulundu. Kaynaklar, “tasfiye amacı güden” kurultay hamlesinin, “Kılıçdaroğlu'nun parti içinde halen etkili” olduğunun ve “İmamoğlu-Özel ikilisinin bu durumdan rahatsızlık ve kaygı duyduğunun” açık göstergesi olarak yorumlanabileceğini ifade etti.

ART NİYETLİ DAVRANIŞ

Kurultay sürecinin 13 Ağustos'ta başlayıp 5 Kasım'da il kongreleri ile sona ereceğinin altını çizen Kılıçdaroğlu yanlısı bir milletvekili, “15 Eylül'de dava var. Kurultay sürecinin tam ortasında dava görülecek. Bu açık şekilde, mutlak butlan kararı çıkarsa, o güne kalmadan örgütlerde değişimi başlatmak demek. Bu bile aslında art niyetli bir davranış” diye konuştu.

Mutlak butlan çıkarsa ne olacak?

Kurultay kararından sonra CHP'de başlayan bir diğer tartışma ise Özel'in genel başkanlığa seçildiği 38'inci Olağan Kurultay için mahkemeden mutlak butlan (geçersizlik) kararının çıkması halinde yeni kurultay için açıklanan sürecin akıbeti. Öne çıkan 3 görüş var.

1 KONGRELER İPTAL OLUR:

Parti içi muhalefet, mutlak butlan kararının çıkması durumunda mevcut yönetimin hukuken geçersizlik kazanacağı için bu yönetimin aldığı kararların da hukuksuz ve geçersiz sayılacağını ifade etti. Bu görüşü savunanlar, 15 Eylül'deki davadan mutlak butlan kararı çıkarsa, kurultay takvimine göre 13 Eylül'e kadar seçilecek il delegeleri ve ilçe başkanlarının seçimi de iptal edilecek.

2 KONGRE TAKVİMİ İŞLER:

Bu görüşün tersini savunanlar da var. Onlar ise mutlak butlan kararı gelse bile takvimin işlemeye devam edeceğini ve Kılıçdaroğlu'nun ister istemez kurultay yapmak durumunda kalacağını savunuyor.

3 KURULTAY YAPILIR:

İki görüşün dışında kalan bir diğer yorumsa, hukuken kurultay takvimi düşse dahi CHP mecburen kurultay takvimi açıklamak zorunda kalacak. Bu görüşü savunanlar da “Siyasi Partiler Kanunu’na göre 3 yıl içerisinde bir kurultay yapılmak zorunda olduğunu hatırlatarak, en son kurultay Kasım 2023'te olduysa, er ya da geç Kasım 2026'ya kadar kurultay toplanmak zorunda” değerlendirmesinde bulundu.