HKP liderinin parti başkanlığı düşürüldü!
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
2014 yılında durdurulan MİT tırları nedeni ile dönemin başbakanı Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı Efkan Ala ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan hakkında "savaş suçu" işlediklerini öne süren HKP Genel Başkanı Nurullah Efe Ankut, UCM'ya başvuruda bulunmuştu.
Bunun üzerine Ankut'a Erdoğan ve diğer bakanlara hakaret ettiği gerekçesi ile dava açılmıştı. Ankut bu davadan 1 yıl 2 ay hapis cezası almıştı.
YARGITAY KARARI BOZDUYargıtay, Ankut'un UCM'ye başvuru yaptığı dönemde Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olması gerekçesi ile TCK 299. maddesi kapsamında "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlaması ile yargılamanın yeniden yapılmasına hükmetti ve kararı bozdu. Yeniden yapılan yargılamada Ankut'a Cumhurbaşkanı'na hakaretten 1 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Sonrasında ceza 1 yıl 5 ay 15 güne indirilerek kesinleşti.
YARGITAY AÇIKLADI: GENEL BAŞKANLIK GÖREVİ SONA ERDİYargıtay'ın HKP'ye gönderdiği yazıda 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca bu kararın siyasi parti üyeliğine engel olduğu ifade edildi. Ankut'un parti kurucu üyeliği, üyeliği ve buna bağlı olarak genel başkanlık görevinin sona erdiği partiye iletildi:
"15 Haziran 2025 tarihinde yapılan 6. Olağan Kongre'de Genel Başkan olarak seçilen Nurullah Efe'nin güncel adli sicil kaydının incelenmesinde Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 18 Ekim 2023 gün ve 2021/776 Esas, 2023/1192 Karar sayılı ilamı ile mahkûm edildiği anlaşılmakla; anılan mahkûmiyet kararının 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 11. maddesi kapsamında siyasi parti üyeliğine engel oluşturacak türden bulunduğu görülmüştür. Bu nedenle ilgilinin parti kurucu üyeliği, üyeliği ve buna bağlı olarak parti organlarındaki görevleri sonlandırılarak partiniz sicil kaydına işlenmiştir."HKP'DEN İLK TEPKİ: YOK HÜKMÜNDEDİRYargıtay'ın kararının ardından partiden açıklama yapıldı. Açıklamada kararın yok hükmünde olduğu ifade edildi. Yargıtay'ın parti içişlerine doğrudan karar verme yetkisinin olmadığı ifade edildi:
Öncelikle belirtelim ki Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın partimize emir ve talimat verme yetkisi yoktur. Hele hele kendisini parti yetkili organları yerine koyarak partinin içişlerine doğrudan müdahale içeren, genel başkan ve diğer yöneticilerimizin görevlerinden ya da üyelikten düşürülmesi gibi bir karar verme yetkisi de yoktur.
Partimize gönderilen yazıda 'Siyasi Partiler Kanunu'nun 11. maddesi gereğince işlem yapıldığı' bildirilmiştir. Oysa genel başkanımız ve MYK üyemiz hakkında ileri sürülen 'engeller' anılan maddede sayılan hallerin hiçbirine uymamaktadır. Genel başkanımız için ileri sürülen mahkûmiyet hükmü; MİT Tırları ile silah taşınmasının savaş suçu olduğundan bahisle, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne partimiz tarafından yapılan başvuru nedeniyle, AKP'giller'e hakaret ettiği gerekçesiyle verilen 1 yıl 5 ay 15 günlük ertelemeli bir cezadır. MYK üyemiz Erdal Kopal için ileri sürülen mahkûmiyet hükmü ise DİSK Kongresi'nde atılan sloganlar nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan'a 'hakaret' ettiği gerekçesiyle verilen 11 ay 20 günlük ertelemeli bir cezadır.
Oysa 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 11. maddesinde bir takım yüz kızartıcı suçlar sayıldıktan sonra 'Taksirli suçlar hariç beş yıl ağır hapis veya beş yıl ve daha fazla hapis cezasına mahkûm olanlar'ın siyasi partilere üye olamayacakları öngörülmüştür. Bizim yöneticilerimizin ne bir yüz kızartıcı suçları vardır ne de haklarında hukuksuz yere verilmiş olan mahkûmiyet hükümleri 5 yıl ve üzeridir. Hal böyle olunca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın keyfi işlemler tesis ettiği çok açıktır. Daha doğrusu bu işlemler yok hükmündedir.


