İlber Ortaylı, İsrail ve ABD nin Tebriz i hedef almasını eleştirdi: Vandallığı sükûnetle karşılayamayız!
T24 sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
İlber Ortaylı, Hürriyet için kaleme aldığı yazısında İsrail ve ABD'nin Tebriz'i hedef almasına tepki göstererek; "Şah İsmail’in şiirlerini okuyan, Fuzûlî’nin Farsçasını ve Türkçesini birlikte terennüm eden, söyledikleri yalnızca Bakü’de, İstanbul’da değil; Balkanlar’da ve Asya’da da çınlayan insanlara yapılan vandallığı sükûnetle karşılayamayız" dedi.
Ortaylı'nın yazısı şöyle:
"(...)
Burası, Osmanlıların 18 yıl tahririni yaparak idare ettikleri bir bölgeydi. Aynı zamanda Osmanlı-İran savaşlarının da çekişme merkezlerinden biriydi. İranlı ve Osmanlı hanedanları Türk, halkın dili aynı ama devlet şuurları farklı. Lakin doğu dünyasının ürünü aynı kültür ve dilin canlarıyız. Bugünkü Azerbaycan Cumhuriyeti de bu kültürün farklı ve parlak bir parçasıdır.
Şimdi ise cahil bir “herif”, İran’ı bombalamaya başladı. İlk hedeflerden biri de Tebriz. Orada da karacalar yaşamıyor. Türk kavminin en önde gelen kesimidir; bana sorarsanız İran Azerbaycan Türk dünyasının en özgün kesimi... İran Azerbaycanı’ndaki Türklerin Farsçaları, o kültüre katkı yapacak kadar muhteşemdi ve hep öyle kaldı. Tebriz’in binalarını, eserlerini ancak Osmanlı ve Kafkas İran medeniyeti devam ettirebildi. Bölgenin bugünkü nüfusu yine aşağı yukarı aynı oranı; fakat hiç şüphesiz ki bu bölgenin en hâkim unsuru. İran’ın neredeyse yarısı Türkçe konuşur. Ama şimdi iş değişti. Azerbaycan Kafkasyası da Rusya ve Avrupa’yı; Türkiye Küçük Asya’da Roma İmparatorluğu’nun mirasını yaşatan kesitlerdir.
Başbakan Netanyahu gibi cahil bir Amerikalı veledin ki buna İsrailli denemez; doğrudan doğruya ABD’nin doğu sahilinin bir yarım yamalak adamıdır, yaptıklarına şimdi artık futbolcular da karışmaya başladı. Futbol yorumcusu Berkovic diye biri “Finali Türkiye’de tamamlayacağız” diyormuş. İsraillilere tavsiyemiz: Başta başbakanları olmak üzere, maliye bakanları Bezalel Smotrich denen adamın, Golde Mayer kabinesindeki Dr. Yisrael Katz ile isim benzerliğinden başka hiçbir ilgisi olmayan Doktor Katz’ların ve nihayet futbol spikerlerinin çenesini kıssınlar. Yoksa ne sulh sulha benzer, ne savaş savaşa...
Talihsizlik şu ki, Trump ile Netanyahu, Amerika’nın doğu sahillerinin aynı tip mahallelerinden çıkma yan ürünlerdir. Diplomaları olsa da genel kültür ve davranışları düşük; dünyadan haberleri yoktur. Doğu sahillerinin bu tip zevzekleri, Avrupalı devlet adamlarından oldukça düşük entelektüel yapıdadırlar. Chirac’ı, Boris Johnson’u bırakın kasabalı belediye başkanlarıyla bile kıyaslanamazlar. Chirac devlet adamlarının kalitesinin düşmesini Fransa’daki lise eğitiminde gerilemeye bağlamıştı.
Ben öteden beri İran ve Ortadoğu üzerine eğilmeyi tavsiye ediyorum. Tebriz’in çarşılarını, caddelerini, sokaklarını gezmeden, onları etüt etmeden bu dünyadan ayrılmayın. İsfahan’ı, Tahran’ı görün, okuyun. Zaten geç bile kaldık. İnsanız, içimizde kötülük de var, iyilik de. Ama hiçbir yerin bombalanmasına, hiçbir yerde masum insanların ölmesine tahammül edemeyiz ve bazı yerlerde, insanların duyguları ister istemez daha fazla taşar ve tahammülleri kesilir."
Yazının tamamını okumak için .


