İletişim Başkanı Duran dan Özgür Özel e Trump Erdoğan tepkisi: Görüşmeyi karalamak acziyet göstergesi
SonTurkHaber.com, T24 kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
T24 Haber Merkezi
İletişim Başkanı Burhanettin Duran, CHP lideri Özgür Özel'e tepki göstererek, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Başkan Trump ile görüşmesi öncesinde ve sonrasında yurt dışından ve yurt içinden bilinçli bir dezenformasyon kampanyası başlatıldığı görülmektedir. Son derece verimli geçen görüşmeyi karalamak için CHP yönetiminin bu kampanyaya öncülük etmesi acziyet ve kötü niyet göstergesidir." dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Trump-Erdoğan görüşmesine ilişkin olarak, "O görüşmede Boeing'in B'si var. O görüşmede Ruhban Okulu'nun R'si var. O görüşmede LNG'nin L'si var. Ama Gazze'nin G'si yok kardeşim. Hiç utanmıyor musunuz?" dedi.
Trump'ın 'hileli seçim' sözlerini hatırlatan Özel, "Trump gibi adam bu kadar cebine koymuş, müttefikten müşteri yaratmış yağlı müşteri. Siz bu performansı gösterecek olun Trump'a bir buçuk sene yalvarmaya gerek yok. 3 ayda bir çağırır sizi sağmaya. 3 ayda bir size randevu vermezse ne olayım? Bunları verdikten sonra Trump sizi haftada bir kere telefonda bu kadar över. Bağlayın TRT Habere. Ne olacak Trump'ın dilinde sayaç mı var? Ama lafın başında, 'Bak diyor sana meşruiyet vereceğim. Hileli seçimi bu iyi bilir' diyor. Demek ki seçiminde tartışma varsa meşruiyetin yok, demokratik yönetmiyorsan meşruiyetin yok" ifadelerini kullandı.
Duran'dan açıklamaCumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran da Özel'in açıklamalarına tepki gösterdi. Duran'ın açıklamasının tam metni şöyle:
"Son yıllarda Türkiye, küresel arenada sergilediği dış politika performansıyla yalnızca bölgesel bir aktör değil, küresel bir denge unsuru olduğunu da ispatlamıştır.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yürütülen dış politikamız; milli menfaatlerimiz temelinde barış, istikrar ve insanlık onurunu önceleyen bir anlayışla şekillenmektedir. Gazze’deki soykırım başta olmak üzere dünyanın birçok kritik bölgesinde insani duyarlılığın sesi ve diplomatik çözüm arayışının adresi olmuştur.
Bu yaklaşımın en net yansımalarından biri, geçtiğimiz günlerde düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda görülmüştür. Filistin üzerine en etkili konuşmayı yapan Cumhurbaşkanımızın sözleri, uluslararası camiada büyük takdirle karşılanmıştır.
Cumhurbaşkanımızın senelerdir en yüksek sesle ifade ettiği BM reformu konusu artık birçok ülkenin programında ana gündem maddesi haline gelmiştir.
Cumhurbaşkanımızın dün ABD Başkanı Trump ile yaptığı görüşme de gayet yapıcı ve olumlu bir çerçevede gerçekleşmiş, ikili ilişkiler ve bölgesel konularda önemli ilerlemeler sağlanmıştır. Türkiye karşıtı çevrelerin tüm çaba ve beklentilerine rağmen iki lider arasındaki dostane ilişkiler ve stratejik anlamda ortak perspektif ziyarete damgasını vurmuştur.
Cumhurbaşkanımız, Başkan Trump’la hem BM marjındaki Gazze toplantısında hem de ikili görüşmesinde Filistin konusunu geniş şekilde ele almıştır.
Türkiye’nin diplomatik cephede son bir haftadaki başarıları, ne yazık ki içeride bazı muhalif çevreler tarafından ya görmezden geliniyor ya da manipüle ediliyor. Ülkemiz, dış politikada prestij kazanırken, CHP’nin içeride ısrarla Cumhurbaşkanımızı hedef alması, bilgi kirliliği üretmesi, hakikati perdelemeye çalışması sadece siyasi etik açısından değil, milli menfaatler açısından da ciddi bir sorundur.
Öte yandan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Başkan Trump ile görüşmesi öncesinde ve sonrasında yurt dışından ve yurt içinden bilinçli bir dezenformasyon kampanyası başlatıldığı görülmektedir. Son derece verimli geçen görüşmeyi karalamak için CHP yönetiminin bu kampanyaya öncülük etmesi acziyet ve kötü niyet göstergesidir. CHP seçmenine haksızlık olduğunu düşündüğüm bu gayrimillî yaklaşımın milletimiz nezdinde karşılık bulmayacağı aşikârdır."


