İnce bir çizgi... İşte psikopatlar ile sıradan insanları ayıran özellik Sözcü Gazetesi

Araştırmada, yüksek psikopatlık puanlarına sahip 39 yetişkin erkek ile kontrol grubunun beyin MR taramaları karşılaştırıldı. Psikopatların beyinlerinde hareket ve öğrenmeyi kontrol eden bazal sinir düğümleri, vücudun duyusal aktarma merkezi olan talamusta ve motor fonksiyonu koordine eden beyincikte küçülmeler tespit edildi.

En çarpıcı değişimler ise duygusal düzenleme, dürtü kontrolü ve sosyal davranışları yöneten orbitofrontal korteks ve insula bölgelerinde görüldü. Araştırmacılara göre, insanları yalan söylemekten, öfkeyle tepki vermekten veya başkalarına zarar vermekten alıkoyan bu bölgelerin zarar görmesi, psikopatların en çok zorlandığı özellikleri açıklıyor.

Taramalar ayrıca empati, suçluluk ve ahlaki muhakeme ile ilişkili beyin bölgeleri arasında zayıf bağlantılar olduğunu gösterdi. Bu durum, psikopatların acımasız davranışlarının sadece kişilikle değil, sinirsel bağlantılarla da derinden ilişkili olduğunu ortaya koyuyor.

Bazı özelliklerin yaşam tecrübeleriyle şekillendiği düşünülse de, fiziksel beyin farklılıkları psikopatların davranışlarının biyolojik bir temeli olduğunu gösteriyor. Bu bulgular, aşırı antisosyal davranış riski taşıyan bireylerin tespit edilmesi ve potansiyel tedavi yollarının bulunmasına katkı sağlayabilir.

Araştırma, korku, öfke ve duygusal tanımayı kontrol eden amigdala bölgesinde de belirgin hasarlar bulunduğunu ortaya çıkardı. Bu bölgedeki bozukluk, yalnızca ruh hali değişimlerine değil, kişinin başkalarını okuma ve davranışlarını düzenleme yetisinin tamamen bozulmasına yol açabiliyor.

Psikopatlarda duyguların yüz ifadeleriyle gösterilememesi, onları soğuk, mesafeli ve ürkütücü derecede yüzeysel göstermesine neden olabiliyor. Ayrıca dürtüsel davranışlar da bu sinirsel anormalliklerin bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Nüfusun yalnızca yüzde 1'inden azı psikopat olsa da, hapisteki kişilerin yüzde 20’sinin psikopatik eğilimler sergilemesi bu durumun etkisini gözler önüne seriyor.

Araştırmaya göre, çoğu insan şiddet suçları işlemese de, insanların yüzde 60’ı günlük sohbetlerde yalan söylüyor, yüzde 40-60’ı hız limitini ihlal ediyor ve yüzde 10’u yasadışı madde kullanıyor. Geçmiş çalışmalar, psikopatların davranışları gözlemleyerek öğrenmeyi sağlayan ayna nöron sisteminin düzgün çalışmadığını dahi öne sürüyor.

Mart ayında yayımlanan bir başka çalışma ise psikopatlık ile 'sadizm' arasında rahatsız edici bir bağlantı olduğunu ortaya koydu. Hollanda’daki Maastricht Üniversitesi'nden uzmanlara göre, başkalarına acı, ıstırap veya aşağılanma yaşatmaktan haz almak psikopatlık ile ilişkili olabilir ve toplumda sanıldığından daha yaygın. Online ortamda insanları utandırmaktan böcek öldürmeye kadar uzanan sadist davranışlar, kişinin psikopat olabileceğinin bir işareti olarak değerlendiriliyor.