İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Ayrımcılığın Önlenmesi Alt Komisyonu toplandı
Dha sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu toplandı. Komisyon toplantısının açılışında konuşan Harun Mertoğlu, Türkiye'nin ayrımcılık ve eşitlik ilkesinin korunması ile ilgili neredeyse tüm uluslararası sözleşmelerin ilk imzacılarından biri olduğunu belirterek, "Ülkemizde ayrımcılığın önlenmesine ilişkin olarak çalışmalar yapan çeşitli kurum ve kuruluşlar bulunmaktadır. Bilindiği gibi bunların başında Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu gelmektedir. İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu var. Ben her seferinde birçok toplantıda söyledim bunu söylüyorum da. Aslında kanunun içeriğine baktığımız zaman bana göre İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu, ayrımcılıkla mücadele kurumu kanunu. Kanunu ayrıntılı bir şekilde incelediğimizde, tanımlardan başlayarak ayrımcılıkla alakalı, mobbingden, işe yıldırmadan vesaire birçok tanımın altında ayrımcılığın temelleri sayılmış, ayrımcılık yasağı belirlendikten sonra da ayrımcılığın kapsamı ve türleri çok ayrıntılı bir şekilde oraya dercedilmiştir. Ayrıca, TİHEK kanunen İnsan Haklarını İnceleme Komisyonumuzu bilgilendirmek durumunda. Yılda bir kere vermiş olduğu raporlar var, bunları da İnsan Haklarını İnceleme Komisyonuna sunmaktadır" ifadelerini kullandı.
Mertoğlu ayrıca komisyonun TİHEK, TÜİK, Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, CİMER, RTÜK gibi kurumları komisyon toplantılarına davet edebileceklerini söyledi.
'SADECE DEVLET KURUMLARIYLA YETİNMEMELİYİZ'
Komisyon Başkanı Mertoğlu ardından çalışma takvimine ilişkin görüş ve önerilerini sunması için milletvekillerine söz verdi. DEM Parti Mardin Milletvekili Kamuran Tanhan, "Mesela, Türkiye'de insan hakları alanında İnsan Hakları Derneği uzunca yıllar çalışmış ve bir bilgi birikimine sahip bir dernek. Bunun gibi birçok sivil dernek var aslında, sadece devlet kurumlarıyla yetinmemek gerektiğini düşünüyorum çünkü tek bir bakış açısıyla olmuş oluyor. Dolayısıyla bu alanda çalışan bağımsız sivil toplum örgütlerinin de bu çalışma usullerine dahil edilmesi artı bir değer olacaktır, katkısı çok daha fazla olacaktır. Yine, bu konuda üniversitelerin insan hakları kürsüsünde özellikle ayırımcılıkla ilgili çalışan hocaların dinlenilmesinin, bağımsız kuruluşların da ayrıca dinlenilmesinin daha çok katkı sağlayacağı kanaatindeyim" dedi.
'SOSYAL MEDYADAKİ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ İÇİN FORMÜLLER ÜRETMELİYİZ'
Yeni Yol Partisi Kahramanmaraş Milletvekili İrfan Karadutlu ise saha ziyaretlerinin önemli olduğuna işaret etti. Karadutlu, "Ayrımcılığa uğrayanlara nasıl ulaşılabileceği noktasında da bir formül oluşturmamız lazım; sonuçta, hedef kitle onlar. Resen başvurular mı olacak yoksa kendi başvurularını bekleyecek miyiz? Onun dışında, en önemli ayrımcılığın yaşandığı bir başka yer sosyal medya yani büyük bir baskı unsuru oluşabiliyor insanların düşünceleri nedeniyle, cinsiyetleri nedeniyle veya işte dini inanışları nedeniyle. Sosyal medyadaki bu tür ayrımcılığın önlenmesi noktasında ne gibi formüller üretmeliyiz. Çünkü o alan oldukça boş ve bu boşluğu da dolduruyorlar. Bu noktada da STK'lar çok önemli, bağımsız kurumlar önemli ama sosyal medyanın da ayrımcılık noktasında nasıl formülize edileceğini de konuşmamızda fayda var diye düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.


