İran ABD nin Katar daki üssünü vurdu, perde arkası ortaya çıktı: Trump neden Tahran a teşekkür etti?
Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
The New York Times'da bugün yayımlanan ve gazetenin Birleşmiş Milletler Büro Şefi ve İran ve Orta Doğu haberlerinden sorumlu muhabiri Farnaz Fassihi'nin imzasını habere göre, İran Katar'daki ABD üssünü hedef alan füzeleri ateşlemeden önce bir çıkış yolu arayışı içindeydi. Hatta İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'nin dün sabah yaptığı olağanüstü toplantıda, ABD'nin saldırısına nasıl cevap verileceği konuşuldu. İran altta kalmak istemiyordu.
NEDEN EL UDEYD ÜSSÜ SEÇİLDİ?
Ülkenin dini lideri Ayetullah Ali Hamaney de ABD'ye bir yanıt verilmesini emretti. Savaş planlarına vakıf olduğu belirtilen ancak isimleri açıklanmayan dört İranlı yetkilinin verdiği bilgiye göre Hamaney, ABD'ye verilecek cevabın belli sınırlar içinde kalmasını ve böylece ABD'yle topyekûn bir savaşa girmekten kaçınılmasını istedi. Yetkililer İran'ın bölgedeki bir Amerikan hedefini vurmak istediğini ancak ABD'den gelecek yeni saldırıları da önlemek istediğini vurguladı.
Gazeteye konuşan iki Devrim Muhafızları üyesi de El Udeyd Hava Üssü'nün iki sebeple vurulduğunu belirtti. Birinci sebep buranın bölgedeki en büyük Amerikan üssü olması ve hafta sonu düzenlenen B-2 saldırılarının koordinasyonunda bu üssün kullanıldığına inanılması, ikinci sebep ise Katar İran'ın yakın bir müttefiki olduğundan, hasarın nispeten minimumda tutulabileceğinin düşünülmesiydi.
Trump, mayıs ortasında El Udeyd Hava Üssü'nde görev yapan ABD askerlerini ziyaret etmişti
"VUR KAÇ ÇAĞI SONA ERMİŞTİR" DEDİLER AMA…
Habere göre, saldırıdan birkaç saat önce İran, aracılar yoluyla kısa süre içinde bir saldırı düzenleneceği mesajını Katar'a yolladı. Katar'ın hava sahası kapatıldı ve Amerikalılar bilgilendirildi.
Tahran yönetimi saldırıyı kamuoyuna "Amerikalıların İran'a saldırmasının bedeli" olarak sundu. İran Silahlı Kuvvetleri sözcüsü kameraların karşısına çıkarak, saldırıyı Devrim Muhafızları'nın gerçekleştirdiğini belirtti ve "Düşmanlarımızı uyarıyoruz: Vur kaç çağı sona ermiştir" diye konuştu. İran devlet televizyonunda yapılan yayınlarda da İran'ın emperyalist güçlere karşı aldığı zaferden övgüyle bahsedildi.
Ancak dört İranlı yetkilinin dediğine göre, perde arkasında İranlı liderler bu sınırlı saldırının ve önceden yapılmış olan uyarının Başkan Trump'ı geri adım atmaya ikna edeceğini umuyordu. Zira Trump'ın geri adım atması halinde İran da aynısını yapabilecekti.
İranlı yetkililer ayrıca Washington'ın İsrail'e İran'a yönelik saldırılarını sonlandırma baskısı yapabileceğini de ümit ediyordu. (Tahran halkından alınan bilgiye göre, İsrail saldırıları dün gece devam ediyordu.)
Bu arşiv görüntüsü İsrail'in 18 Haziran'da Tahran'a düzenlediği saldırının sonrasına ait
TRUMP'TAN İRAN'A TEŞEKKÜR
Yetkililerden biri, Katar'daki Amerikan üssüne saldırı öncesinde planın, hiçbir Amerikan askerinin öldürülmemesi olduğunu vurguladı. Zira üste yaşanacak herhangi bir can kaybının Amerikalıların da karşılık vermesine yol açarak yeni bir saldırı döngüsünü başlatabileceğinden endişeleniliyordu.
Görünen o ki planlar işledi. Saldırının ardından Trump'ın yaptığı açıklamada İran'ın ateşlediği 14 füzeden 13'ünün düşürüldüğü, herhangi bir can kaybı ya da yaralanma olayı yaşanmadığı ve hasarın minimumda olduğu vurgulandı.
Hatta Trump, dikkat çeken bir açıklama yaparak İran'a "erken uyarı verdikleri için" teşekkür etti ve bu sayede can kaybı yaşanmadığını belirtti. Trump, "'Sistem'lerindeki her şeyi attılar ve umuyorum bundan sonra NEFRET olmayacak" ifadelerini kullandı. Kısa süre sonra da Trump, İran ve İsrail arasında bir ateşkesin yakın olduğunu duyurdu.
HERKESİN ZAFERİ Mİ OLACAK?
Uluslararası Kriz Grubu'nun İran biriminin direktörü Ali Vaez, ateşkesin etkin bir biçimde hayata geçirilmesinin üç taraf için de zafer ilan etme ve hem bölge hem de ötesi için ağır sonuçlar doğurabilecek daha büyük bir çatışmanın içine düşme riskini ortadan kaldırabileceğini vurguladı.
Vaez, "ABD İran'ın nükleer programına sekte vurduğunu söyleyebilir. İsrail, bölgedeki düşmanı İran'ı zayıflattığını söyleyebilir. İran da savaştan sağ çıktığını ve çok daha kuvvetli askeri güçlere karşı direnebildiğini söyleyebilir" ifadelerini kullandı.
İRANLILAR SAVAŞI UZATMAK İSTEMİYORDU
İsrail-İran savaşı geçmişte kırmızı çizgi olarak kabul edilen birçok şeyin yaşanmasına sahne oldu. Ancak The New York Times'a göre, İran savaşın daha fazla uzamasını istemiyordu.
İranlıların çoğu savaşı ülkelerine yönelik bir saldırı olarak kınarken savaşın ekonomik etkileri de ülkede hayatı olumsuz etkilemeye başladı. Ulusal Kalkınma Partisi'nin başkanı Sadık Nevruzi, geçtiğimiz günlerde Tahran'da yaptığı açıklamada, "Ülkemizin bu savaşı sürdürecek kapasitesi yok. Ekonomide sorunlarımız var, kamuoyunun desteğini sürdürmekte sorunlarımız var. İsrail ve İran'ın sahip olduğu askeri ve teknolojik kapasiteye sahip değiliz" sözleriyle bu duruma dikkat çekti.
Devrim Muhafızları'na yakın isimlerden bile savaşı sonlandırma çağrıları gelmeye başladı. Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla bilinen siyasi analist Kerim Caferi, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İran'ın İsrail'le savaşına odaklanması ABD'yle savaşa girmemesi gerektiğini yazdı. Caferi "İran'ın şu an istemediği tek şey sonuçları göz önüne alınmadan geniş çaplı çok cepheli bir savaşa girilmesidir" dedi.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Peki bundan sonra ne olacak? Dünya rahat bir nefes alabilecek mi?
ABD'nin B-2'lerle tesisleri vurmasına karşın Batılı yetkililer, İran'ın uranyum stoklarının akıbetinin ne olduğundan emin değil. "İran'ın uranyumu daha fazla zenginleştirme kapasitesi var mı? Çatışmalar devam edecek mi yoksa taraflar müzakere masasına dönecek mi?" gibi sorular da henüz cevapsız.
Son olarak dün akşam İran'ın El Udeyd Hava Üssü'nü vurmasının ardından konuşan Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, ülkesine karşı yürütülen savaşın hedeflerine ulaşamadığını belirtti. Erakçi, "Hasar vermediler demiyorum, evet, hasar verdiler. Ama bizi tüm nükleer kapasitemizden mahrum bırakma amaçlarına veya başka amaçlarına ulaşamadılar" dedi.


