İsmail Saymaz Cumhurbaşkanı nın iki tane amacı var dedi! Tüm süreci tek tek analiz etti
Halktv sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Gazeteci Fatih Altaylı, 22 Haziran'da 'Cumhurbaşkanı'na tehdit ve hakaret' iddiası ile tutuklandı.
Altaylı'nın tutuklanmasından bir gün sonra Youtube kanalında, "Fatih Altaylı Yorumlayamıyor" serisi başladı. İlk video iki milyona yakın izlendi.
Altayı'nın cezaevinden yazdığı yorumlar kanalda okunurken ona destek için kanala Halktv.com.tr Yazarı İsmail Saymaz konuk oldu. Saymaz'ın gündemi yorumladı.
Saymaz, “Bu dava günlerdir tartışılıyor. Bugün en önemli gündem maddesiydi. 8 Eylül'e kadar da aralıksız bu konunun tartışılması isteniyor iktidar tarafından. Özellikle bu amaçlanıyor” diyerek, sürecin gündemi meşgul etme amacı taşıdığını ifade etti.
"CUMHURBAŞKANI'NIN İKİ TANE AMACI VAR"Saymaz, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın yaşanan süreçlerde iki tane amacı olduğunu söyledi:
"Sayın Cumhurbaşkanı'nın iki tane amacı var. Bunlardan birincisi Sayın Cumhurbaşkanı bir kez daha aday olmak istiyor. Bir kez daha aday olmak istiyor ve bunu içeren bir paketi düşünüyorlar. O da mümkünse anayasa değişikliği yaparak Cumhurbaşkanına ömrünün sonu kadar ülkeyi yönetme imkanının verilmesi amaçlanıyor. Bu bakımdan, asgari 360, azami 401 oya ihtiyaç var. Cumhurbaşkanı meclisin Türkiye'yi erken seçime götürmesi kararıyla, bunun için 360 el lazım, tekrar adaylık kazanabilir ya da ola ki 400 oy, 400 artı bir oy elde eder. Bu durumda anayasayı değiştirir, sınırsızca Türkiye'yi yönetme hakkı kazanır. Bir tür Putin modeli diyebiliriz buna. Bu birincisi.İkincisi Sayın Cumhurbaşkanının bir kez daha aday olması onun tercihidir ancak bu kazanacağı anlamına gelmiyor. Sayın Cumhurbaşkanının bir de kazanması gerekiyor. Kazanmayı garanti altına alması gerekiyor.Bunun için de Türkiye'nin politik şartları yine iktidar tarafından oluşturuluyor, yaratılıyor ve düzenleniyor."Saymaz, bu stratejinin parçası olarak CHP içindeki bölünmenin teşvik edildiğini savundu.
"EN ÇOK OY ALACAK ADAYI HAPİSTE"Saymaz, İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturmayı da bu kapsamda değerlendirdi:
"Bu 100 gün içerisinde, şu an Cumhurbaşkanı potansiyel rakipleri arasında en çok oy alabilecek olanını Ekrem İmamoğlu'nu sahnenin dışına atmış görünüyor şimdilik. Şimdilik çünkü yarın bir yıl sonra Türkiye'de neler yaşayacağı yaşanacağını hiçbirimiz öngöremeyiz. Şuradan cesaret alarak söylüyorum. 1 Ekime kadar Devlet Bahçeli'nin meclisin açıldığı gün yerinden kalkıp DEM Partililerin sırasına gidip el uzatacağını öngörebilir miydi?Yarın Ekrem İmamoğlu'nun cezaevinden çıkıp bir Cumhurbaşkanı adayı olarak emin adımlarla yürüyebileceğini pekala söyleyebiliriz. Türkiye burası. Belli olmaz. Fakat şimdilik, Cumhurbaşkanının oy alabildiği her yerden oy alabilen hatta onun oy alamadığı yerlerden ciddi oranda oy alabilen potansiyel rakibi şimdilik sahnenin dışına itilmiş oldu."DERENİN TAŞIYLA DERENİN KUŞUNU VURMA DAVASI"Bu adımın da 'yetmeyeceğini' söyleyen Saymaz, ikinci safhanın CHP'yi tartıştırmak ve iç kavgada boğma olduğunu anlattı:
"Cumhurbaşkanını rakipsiz bırakma operasyonu kısmen başarılı olmuş olabilir fakat ikinci safha var. Bir diğer ayak var. O da AK Parti'yi seçeneksiz bırakma operasyonu. O da nasıl gelişiyor? AK Parti'nin karşısındaki şu an en güçlü iktidar alternatifi ne? Ya CHP ya CHP'nin merkezinde bulunduğu bir koalisyon bloku. Şu an merkezi iktidar AK Parti'nin elindeyken yerel iktidarların tümü CHP'nin elinde ve doğrusu iyi yönetiyorlar.Kendisiyle kavgalı hale getirmek lazım. Bütün enerjisini AK Parti yerine kendisine harcamasını pekala sağlamak lazım. Bunun yolu da ne? Kurultay davasından geçiyor. Kurultay davası baştan bu amaçla tasarlanmış yalancı tanıkların ipe sapa gelmez ifadeleriyle oluşturulmuş bir iddianame vesilesiyle CHP'yi takattan düşürme.Derenin taşıyla derenin kuşunu vurma, vurma davası.""EKONOMİ KONUŞULMASIN İSTİYORLAR"Saymaz, davanın ertelenmesinin iktidar tarafından bir “oyuncak” olarak kullanılacağını ifade etti:
"Şimdi 8 Eylüle bıraktılar. Bazı CHP'liler seviniyorlar. Bak işte gördün mü Kılıçdaroğlu aradığını bulamadı falan. Arkadaş AK Parti'nin eline bir oyuncak geçmiş, 8 Eylüle kadar oynamak istiyor. Görmüyor musunuz?Kedinin yün topla oynaması misali CHP ile oynamak istiyorlar. Yaz boyunca ekonomi unutulsun, enflasyon unutulsun, bak emekli maaşları geliyor unutulsun. Zam meselesi asgari ücrete zam meselesi unutulsun. Ne olsun? CHP konuşulsun. Her akşam zırt kanallarında CHP'nin mahalle delegelerinin isimlerinin havada uçuştuğu, yalancı şahitlerin ipe sapa gelmez iddialarının tartışıldığı programlar olsun.""BU KURALI BOZARSAN BÜTÜN SEÇİMLERİ.."Saymaz, ilk derece mahkemelerin seçimlerde yetkili olmadığını dile getirdi. Saymaz, mahkemenin yetkisizlikle davayı reddetmemesini eleştirdi. Saymaz, olası bir butlan kararında Türkiye'deki tüm seçimlerin iptaline yol açabileceğini dile getirdi:
"Halbuki, halbuki mahkemenin yapması gereken bu değildi. Bir kere sen yetkisizsin kardeşim. Sen bu davaya bakmamalısın. Çünkü burada yetki sahibi olan Yüksek Seçim Kuruludur ve onun kararları ilgili süreden sonra itiraza kapalıdır.Eğer sen bu genel kuralı bozarsan bundan sonra 1946, 1950, 1973 seçimlerinin hepsine itiraz edersin kardeşim.Bugünden geriye doğru yapılmış olan bütün seçimlere "Vay ben 50 yıl sonra şaibe buldum." diye delil buldum diye, gizli tanık buldum diye kalkar itiraz edersin"Öte yandan Saymaz, Kılıçdaroğlu’nun tutumunu hakkında konuştu. Saymaz, CHP içi tartışmaları bir tek Kılıçdaroğlu'nun bitirebileceğini ifade etti. Saymaz, Kılıçdaroğlu'nun hızla CHP tabanından uzaklaştığını ve bunu görmesi gerektiğini dile getirdi.
Kılıçdaroğlu'nu destekleyen iktidar medyasının geçmişte attığı manşetleri ve söylemleri de hatırlatan Saymaz şöyle konuştu:


