İsrail Gazze de açlığı belgeleyen gazetecileri öldürdü: Büyük katliamın ön hazırlığı
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
İsrail ordusunun, Gazze kentindeki Şifa Hastanesi yakınlarında gazetecilerin bulunduğu çadıra düzenlediği saldırıda 2'si Al Jazeera muhabiri 5 gazeteci hayatını kaybetti.
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi, İsrail ordusunun Gazze kentinde Şifa Hastanesi çevresindeki gazeteci çadırını doğrudan hedef alan saldırısında aralarında Al Jazeera muhabirleri Enes eş-Şerif ile Muhammed Kurayka'nın bulunduğu 5 gazetecinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Saldırıda yaşamını yitiren diğer gazetecilerin foto muhabirler İbrahim Zahir, Mümin Alive ve Muhammed Nevfel adında olduğu belirtilen açıklamada, olayda çok sayıda gazetecinin de yaralandığı kaydedildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"İşgalci İsrail uçaklarının gazetecileri ve medya kuruluşlarını hedef alması, gerçeği susturmayı ve soykırım suçlarının izlerini silmeyi amaçlayan, geçmişte ve gelecekte Gazze Şeridi’nde gerçekleştirdiği ya da gerçekleştirmeyi planladığı vahşi katliamları örtbas etmeye yönelik, tamamen işlenmiş bir savaş suçudur."
İsrail ordusu ise yaptığı açıklamayla Enes es-Şerif'in öldürüldüğünü kabul etti. Açıklamada, "Şerif'in Hamas'ta hücre lideri olarak görev yaptığı ve İsrail'e roket saldırıları planladığı" gerekçesiyle hedef alındığı iddia edildi.
Medya Ofisi, saldırıyla birlikte İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi’nde öldürdüğü gazeteci sayısının 237’ye yükseldiğini bildirdi.
Gazetecilerin hedef alınan çadırı
AL JAZEERA'DEN TEPKİ
Katar merkezli Al Jazeera televizyonu, İsrail’in Gazze’de gazetecilerini planlı şekilde hedef alarak öldürmesini "Gazze işgali öncesi sesleri susturmaya yönelik umutsuz bir girişim" olarak nitelendirdi.
Al Jazeera televizyonundan yapılan açıklamada, "Gazetecilerin planlı şekilde hedef alınarak öldürülmesi, Gazze işgali öncesinde sesleri susturmaya yönelik umutsuz bir girişimdir. Saldırının sorumluluğu tamamen İsrail ordusu ve hükümetine aittir" denildi.
'AÇLIĞI BELGELEYEN EN CESUR GAZETECİLERDEN BİRİYDİ'
İsrail ordusunun birçok yetkilisinin, muhabirleri eş-Şerif ve ekip arkadaşlarını hedef almaya yönelik çağrıları ve kışkırtmaları sürekli tekrar ettiği vurgulanan açıklamada, söz konusu gazetecilerin öldürülmesi şiddetle kınanarak,, şu ifadelere yer verildi:
"Enes eş-Şerif, işgalci İsrail'in Gazze halkına dayattığı açlığı dünyaya belgeleyen en cesur gazetecilerden biriydi. Gazze'yi işgal planının bir parçası olarak seslerin susturulması umutsuz bir girişimdir."
İsrail hükümetinin Gazze'nin tamamını işgal etmeye yönelik planını resmen açıkladığı 22 aydır süren soykırım saldırılarının tam ortasında bu suikastın gerçekleştiğine dikkati çekilen açıklamada, İsrail'in saldırıyı "gazeteci çadırını doğrudan hedef alan alçakça ve kasıtlı bir eylem" olarak yaptığını kabul ettiği belirtildi.
Açıklamada, bu suikastın basın özgürlüğüne yönelik yeni, aleni ve planlı bir saldırı olduğuna işaret edilerek, "Gazze’de son kalan seslerin dünya ile gerçek trajediyi paylaşmasının engellenmesi hedefleniyor" ifadeleri kullanıldı.
"AÇLIKLA MÜCADELE EDEN GAZZE'DE GERÇEĞİ İFADE ETMEK İSRAİL'İN GÖZÜNDE TEHDİT"
Açıklamada, İsrail ordusunun suçunu örtbas etmek için yaptığı açıklamalar ve iddiaların gerçek dışı olduğunun altı çizilerek, İsrail’in Enes eş-Şerif’i "Hamas’ın hücre lideri" ve "İsrail'e roket saldırıları planlamakla" suçlaması reddedildi.
Enes eş-Şerif’in daha önce yaptığı açıklamalarda herhangi bir siyasi bağlantısı olmadığını, sadece gerçeği tarafsız ve olduğu gibi aktaran bir gazeteci olduğunu belirttiği hatırlatılan açıklamada, İsrail’in gazetecilere yönelik sürekli tehdidi ve onları hedef göstermesi kınandı.
"Açlıkla mücadele eden Gazze'de gerçeği ifade etmek İsrail'in gözünde bir tehdit haline gelmiştir" ifadesine yer verilen açıklamada, İsrail'in bu suçlarının cezasız kalmasının, işgalin daha fazla katliam yapması için teşvik edici olduğu ve uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiği vurgulandı.
FİLİSTİNLİ GAZETECİLER SENDİKASI'NDAN KINAMA
Filistinli Gazeteciler Sendikası, yaptığı yazılı açıklamada İsrail ordusunun Gazze’de 5 gazeteciyi öldürmesini şiddetle kınayarak, saldırının, İsrail'in Gazze Şeridi'ni işgal etmek için onayladığı kademeli planın bir parçası olarak görüldüğünü belirtti.
Açıklamada, "Gazeteci meslektaşlarımız Enes eş-Şerif ve Muhammed Kurayka’nın yanı sıra 3 meslektaşımızın daha hayatını kaybettiği bu saldırı, Şifa Hastanesi yakınlarındaki gazeteci çadırının hedef alınması sonucu gerçekleşti. Bu saldırı İsrail'in Gazze kentindeki gazetecileri, kentin işgali öncesinde sistematik şekilde ortadan kaldırma niyetini yansıtıyor" ifadeleri kullanıldı.
'BÜYÜK KATLİAMIN ÖN HAZIRLIĞI'
Hamas, 5 gazeteciyi doğrudan hedef alarak katletmesini "faşist işgal ordusunun cani bir suikastı" olarak nitelendirdi.
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, "İşgalci faşist ordunun Al Jazeera muhabirleri Enes eş-Şerif ve Muhammed Kurayka ile foto muhabirleri İbrahim Zahir, Mümin Alive ve Muhammed Nevfel'i hedef alarak katletmesi faşizm ve suç sınırlarını aşan bir vahşettir" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, 7 Ekim 2023'ten bu yana işgalci Nazi ordusunun soğukkanlılıkla öldürdüğü gazetecilerin sayısının 232’ye yükseldiği, bunun, dünyada herhangi bir savaşta gazetecilere yönelik en geniş çaplı hedef alınma olduğu belirtildi.
Eş-Şerif'in, özgür gazetecilik anlayışının ve işgalin dayattığı açlık politikasını dünyaya belgeleyen önemli simgelerinden biri olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Gazze'de gazetecilerin sürekli hedef alınması, dünyaya gönderilen bir terör mesajıdır. Uluslararası değerler ve hukuk sisteminin çöküşünün işaretidir. Uluslararası sessizlik ise işgali gazetecileri öldürmeye teşvik etmektedir."
AMAÇ MESLEKİ GÖREVLERİNİ YAPMALARINI ENGELLEMEK
Açıklamada, İsrail ordusu sözcülerinin gazetecilere yönelik sürekli tehditlerinin, özellikle eş-Şerif ve Kurayka'nın hedef alınmasının, mesleki görevlerini yapmalarını engellemek amacıyla yapıldığına dikkati çekildi.
Söz konusu tehditlerin korkunç bir katliama dönüştüğüne işaret edilen açıklamada, "Bu, faşist işgal ordusunun cani bir suikastıdır. Bu durum terörist işgalci yapının faşist karakterini ortaya koyuyor" ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, başta Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi olmak üzere uluslararası topluma bu insanlık dışı suçları kınama çağrısında bulunuldu ve İsrail’in uluslararası hukuk ile insan hakları ihlallerine derhal son vermesi istendi.
GAZZE'DE İNSANLAR AÇLIKTAN ÖLÜYOR
İsrail’in Gazze Şeridi’ne uyguladığı sistematik aç bırakma politikasının sonucu olarak Filistinli bir çocuk daha yaşamını yitirdi. Yetersiz beslenme ve açlık nedeniyle yaşamını yitiren 5 yaşındaki Filistinli Seyf Muhammed Hillis'in cenazesi Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki El-Ehli Baptist Hastanesi'ne getirildi.
Hillis'in babası, oğlunun hasta olduğu için özel gıdaya ve ilaca ihtiyacı olduğunu ancak yaklaşık 2 yıldır özel gıda ve ilaca ulaşamadığını söyledi. Acılı baba, sınır kapılarının açılması, Gazze'ye gıda ve ilaç gönderilmesi çağrısı yaptı.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının 100'ü çocuk olmak üzere 217'ye çıktığını duyurmuştu.


