İsrail in füzeleri de tükeniyor: ABD nin yardıma gelmesini bekliyorlar Dünya Haberleri
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Terör devleti İsrail, nükleer programını bahane ederek İran’a yönelik başlattığı saldırılarda mühimmat sorunu çekmeye başladı. İsrailli yetkililerin ilk günden beri dillendirdiği “İran’daki füze stokunun savaşı sürdürmesine yetmeyeceği” tezinin İsrail için de geçerli olduğu görülüyor. ABD merkezli Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, İsrail'in İran'dan gelen balistik füzelerini durdurmak için kullandığı Arrow hava savunma sistemindeki füzelerin tükenmek üzere olduğunu belirtti. İsrail ordusuna, İran tarafından düzenlenen sürü balistik füze ve drone saldırılarına karşı koyması için Demir Kubbe’ye ek olarak ABD tarafından gönderilen Arrow ve Thaad hava savunma sistemlerinin yanı sıra savaş uçakları da kullanılıyor. Ancak bu sistemlerin mühimmatlarının ne kadar dayanacağı tartışma konusu oluyor.
ANCAK 10-12 GÜN DAYANIR
WSJ’ye konuşan üst düzey ABD’li yetkililere göre, Arrow hava sistemlerinin İran saldırılarına karşı kullandığı önleyici füzeler, tükenmek üzere. Bu yüzden İsrail’in savaşı sürdürmesi için ABD’nin desteğine ihtiyaç duyduğu kesin. Washington Post (WP) gazetesine konuşan ABD’li yetkililer ise İran’ın saldırı temposunu sürdürmesi halinde İsrail’in Arrow önleyicilerinin yetersiz kalacağını belirterek, “Bu hafta sonuna doğru sistem, mühimmat paylaştırmak zorunda kalacak ve füzelerin yalnızca bir kısmını engelleyebilecek. Sistem zaten bunalmış durumda” dedi. Yetkililer ayrıca, ABD tarafından ikmal yapılmaması halinde İsrail’in elindeki önleyici füzelerin ancak 10-12 gün dayanabileceğini kaydetti.
HAVA SAVUNMASI YÜZDE 90’LA ÇALIŞIYOR
İsrail’de hâlihazırda İron Dome (Demir Kubbe) hava savunma sisteminin yanı sıra, SAHM-1,2,3 (Hits), Davut Rampası, Arrow ve THAAD hava savunma sistemleri aktif olarak çalışıyor. İsrail Hükümeti Basın Bürosu’nun verilerine göre, karşılıklı saldırıların başladığı 13 Haziran’dan beri İran tarafından İsrail’e 400’ü aşkın füze fırlatıldı. Bu füzelerin büyük kısmı hava savunma sistemleri tarafından imha edilirken 44’ü çeşitli noktalarda ciddi hasarlara sebep oldu. Yine İsrail Savunma Kurulu’nun tahminleri, SAHM-1,2,3, Demir Kubbe ve Arrow sistemlerinin yüzde 90, Thaad sistemleri ise yüzde 40 oranında faaliyet gösteriyor. Bu da, söz konusu sistemlerin hızla envanter tükettiği anlamına geliyor.
ABD DESTEĞİ SONSUZ DEĞİL
İşgal devletine hava savunma sistemleri sağlayan ABD yönetimi, bölgeye yığdığı gelişmiş savaş uçaklarıyla da İran ve Hamas gibi diğer bölgesel güçlerin muhtemel saldırılarına önleme yapıyor. İngiltere yönetimi de bölgeye önleyici uçaklar konuşlandırdığını bildirdi. Hem bu uçakların hem de günde onlarca kez uzun mesafe katederek İran’da bombardıman düzenleyen İsrail uçaklarının yakıt sorunu ise şimdilik ABD tarafından çözülüyor. ABD medyasına göre önceki gün Savunma Bakanlığı (Pentagon) tarafından bölgeye 30 adet ikmal uçağı gönderildi. Washington Post’a durumu değerlendiren ABD merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi Füze Savunma Projesi Direktörü Tom Karako ise “Ne ABD ne de İsrail, füzeleri engellemeye sonsuza dek devam edemez. İsrail ve müttefikleri, zaman kaybetmeden harekete geçmeli. Yakalamaca oynamak sürdürülebilir değil” uyarısında bulundu. Pentagon, haziran ayından bu yana bölgedeki füze savunma kapasitesini artırırken, ABD’nin kendi önleyici mühimmat stokları için de endişe duyduğu belirtiliyor.
HER FÜZE DALGASI 287 MİLYON DOLAR
Öte yandan, İran’ın gönderdiği yüzlerce füze vurulsa da hedefine ulaşsa da İsrail açısından ciddi maliyetlere sebep oluyor. Haaretz gazetesinde yer alan rapora göre, İran tarafından İsrail’e gerçekleştirilen her füze saldırısı dalgası ortalama bir milyar şekel (287 milyon dolar) maliyete sebep oldu. Raporda, düşen füzelerin İsrail’in çeşitli bölgelerindeki sivil binalar, askeri tesisler ya da enerji tesislerinde sebep olduğu hasardan ayrı olarak söz konusu savunma sistemleri tarafından füzelerin engellenmesi için yapılan her faaliyetin de ciddi bir maliyet getirdiği kaydedildi. Savunma sistemlerindeki maliyet probleminin stok konusundaki problemlerden daha büyük olduğuna işaret edilen raporda, Demir Kubbe’nin her faaliyetinin 30 bin dolara mal olduğu aktarıldı. Raporda ayrıca, Davud Rampası’nda faaliyet başına 700 bin dolar, SAHM-1,2,3 sistemlerinde ise yaklaşık 2 milyon dolarlık bir maliyetin söz konusu olduğu kaydedildi.


