“İsrail Lobisi”ni korkutan araştırma! Abdullah Muradoğlu
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
ABD Başkan Yardımcısı
J.D Vance
Salı günü İsrail’i ziyaret etmeyi plânlamıştı. ABD’de yayın yapan “
Axios
”ta Barak Ravid imzasıyla yer alan bir haberdeyse Vance’in İsrail’in Gazze’ye yönelik işgâl plânını genişletmesi sebebiyle seyahatini iptal ettiği belirtiliyordu. Buna göre Vance ABD'nin ateşkes ve rehine anlaşması için girişimlerde bulunduğu sırada Trump Yönetimi’nin İsrail'in işgâl plânını onayladığı izlenimi vermek istemedi. Hemen belirtelim İsrail’in bakış açısında Vance, Trump Yönetiminin “
daha izolasyonist
” kanadında yer alıyor.
Trump’ın Körfez gezisinde İsrail’i devre dışı bırakmasından sonra Vance’in bu iptal kararı da Netanyahu için ayrı bir darbe oldu. Ancak bütün bu gelişmeler İsrail’i caydıracak nitelikte değil. Nitekim Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi
Steve Witkoff
Gazze’deki İsrailli esirlerin aileleriyle yaptığı bir toplantıda kendisine “
Neden İsrail hükümetini savaşı durdurmaya zorlamıyorsunuz
” şeklinde bir soru yöneltilmişti. Witkoff ise bu soruya, "
Biz İsrail hükümeti değiliz. Aynı fikirde değiliz. İsrail hükümeti egemen bir hükümettir. Onlar bize ne yapacağımızı söyleyemez, biz de onlara ne yapacaklarını söyleyemeyiz”
diye cevap vermişti.
Bu yaklaşım gerçeği tümüyle açıklamıyor. Amerikalıların vergileriyle İsrail’i silahlandıran, BM Güvenlik Konseyi’nde koruyup kollayan ABD. Dolasıyla ABD, İsrail’i durduracak her türlü kaldıraca ziyadesiyle sahip. Trump Yönetimi de ABD’nin diğer ülkelere karşı rahatça kullandığı kaldıraçları İsrail için kullanmıyor. ABD’nin siyasî kurumları üzerindeki “
İsrail Lobisi”
nin etkisi ortadan kalkmadığı sürece İsrail’in zalîmâne davranışlarını değiştirmesinin kolay bir yolu yok.
Oysa Amerikan kamuoyundaki İsrail desteği giderek eriyor. PEW araştırma şirketinin Nisan’da açıkladığı ankete göre İsrail’e olumsuz bakan Amerikalıların oranı yüzde 53. Bu oran 2022'de Yüzde 42’ydi. Cumhuriyetçiler’in yüzde 37'si İsrail'e olumsuz bakıyor. Bu oran 2022'de yüzde 27’ydi. Demokratlarınsa yüzde 69'u İsrail'e olumsuz bakıyor. Bu oran 2022'de yüzde 53 imiş.
Genç seçmenlerde İsrail’e destek daha da azalıyor. 49 yaş altı Cumhuriyetçilerin yüzde 50'si ve bu yaş grubundaki Demokratlar’ın yüzde 71'i İsrail'e olumsuz bakıyor. Cumhuriyetçilerin yüzde 51'i, Demokratlar’ın yüzde 15’i Netanyahu'yu destekliyor. Amerikalı Yahudilerinse sadece yüzde 45’i Netanyahu'ya güveniyor. ABD’deki dinî gruplar arasında Netanyahu'ya en fazla güven duyan kesim ise “
Hıristiyan-Siyonistler
”, yani “
Beyaz- Evanjelik Protestanlar
”.
PEW anketinden çıkan sonuçlar Amerikan kamuoyunun İsrail'e bakışında bir dönüm noktası olarak görülüyor.
İsrail Lobisi
” kamuoyu desteğindeki erimenin farkında görünüyor. Lobi, iki partili siyaset kurumunun ileride tabandan gelecek etkiye cevap verebileceği korkusu yaşıyor.
Nitekim New York merkezli “
Amerikan-İsrail Yahudi Ağı
” başkanı Siyonist
Haham Elchanan Poupko
anket sonuçları için alarm düğmesine basıyordu. 15 Mayıs’ta “
Times of İsrael
” gazetesinde yer alan yazısında Poupko, “
Butik aktivizm ile Siyonistler kendilerini çok özel alanlara hapsediyor ve kamusal alandan vazgeçiyorlar. Bu İsrail'i tehlikeye atıyor
” diyordu.
İsrail'in kamuoyu önündeki konumunun “
beş alarmlı yangın
” olarak görülmesini isteyen Poupko sözlerine şöyle devam ediyordu: “
Pew araştırmasının tarihte ilk kez Amerikalıların çoğunluğunun İsrail'e olumsuz baktığını göstermesinin muazzam sonuçları var. Bundan 10 yıl sonra İsrail'in güvenliği için uzun vadeli sonuçlar varoluşsal olmaktan daha azı değildir
.”
“İsrail Lobisi”nin önde gelen kuruluşu “
Amerikan-İsrail Halkla İlişkiler Komitesi
”nin(AIPAC) siyasi bağışlara odaklanmasını eleştiren Poupko, “
butik Siyonizm'in ve çok sayıda kişi yerine az sayıda kişiyi etkilemeye çalışmanın bu düşüşten büyük ölçüde sorumlu olduğuna şüphe yoktur
” diyor. ABD’deki Filistin yanlısı gösterilerin çok etkili olduklarına dikkat çeken Haham Poupko “
İsrail'in düşmanları kamusal meydanları birbiri ardına fethederken, biz kendimizi fazlasıyla özel alanlara hapsettik ve bu işe yaramıyor
” diyerek yazısına devam ediyordu. .
Haham Poupko, seçmen baskısının etkisine örnek olarak Demokrat senatörlerden
Chris Murphy
’yü gösteriyordu. Poupko, Senatörün İsrail yanlısı iken İsrail’e silah satışını engelleme yönünde oy kullanmasının herkesi şok ettiğini belirtiyordu. Senatörün İsrail’i protesto eden yabancı öğrencilerin gözaltına alınmalarına tepki gösterdiğine de dikkat çeken Poupko’ya göre Senatörün siyasî davranış değişikliğinde seçmen tabanından gelen baskılar etkiliydi.


