İsrail’den Gazze’ye zoraki yardım... Netanyahu’dan skandal açıklama: Mecbur kaldık
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
GAZZE Şeridi’nin tamamının işgalini öngören “Gideon’un Savaş Arabaları” isimli harekâtla bölgeyi yoğun bombardımana tutan ve bir yandan da kara harekâtını başlatan İsrail, 2 Mart’tan bu yana insani yardımların girişine izin vermediği Gazze’ye gıda ve ilaç yardımının sokulacağını açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu kararı, itiraz eden aşırılıkçılara karşı skandal bir açıklamayla savunarak, “uluslararası desteği kaybetmemek için gıda yardımına izin vermeleri gerektiğini” söyledi.
HAMAS’LI ÖLDÜRÜLDÜ
İsrail ordusunun hava saldırıları dün sabah saatlerinden itibaren Gazze’nin tüm bölgelerinde devam etti. Gazze’nin birçok bölgesi hava saldırılarının hedefi olurken, Şeridin güneyindeki Han Yunus ve çevresi ise tam bir cehenneme döndü. Sabah saatlerinde bir saat gibi kısa bir sürede 30 hava saldırısı düzenlenen Han Yunus bölgesi için İsrail ordusu öğleden sonra da tahliye emri yayınladı. İsrail ordu sözcülerinden Avichay Adraee tarafından yayınlanan metinde, bölgeye “emsalsiz bir saldırı düzenleneceği” uyarısıyla sivillere “acil olarak tahliye” çağrısı yapıldı. Gazze’deki Sağlık Bakanlığı saldırılarda en az 52 kişinin öldüğünü duyurdu. Han Yunus’a yapılan yoğun hava saldırıları sırasında bölgeye kılık değiştirerek giren bir İsrail birliğinin, Hamas’a bağlı olarak faaliyet gösteren Halk Direniş Komitesi yetkililerinden Ahmad Sarhan’a evinde suikast düzenlediği ve karısıyla çocuğunu kaçırdığı bildiriliyor.
‘Baskıyı azaltmak’ içinmiş
İsrail’in Gazze’ye saldırılarına ek olarak dikkat çeken bir diğer gelişme, yardım malzemelerinin girişine izin verileceği duyurusu oldu. İsrail Güvenlik Kabinesi’nin kararına aşırı sağcı isimlerden tepki gelirken, İsrail Başbakanı Netanyahu insani yardım akışına izin verme sebeplerinin “İsrail üzerindeki baskıyı azaltmak” olduğu açıklamasını yaptı. Sosyal medya hesabından bir video paylaşan Netanyahu, “İsrail destekçisi olduğunu bildiğim bazı senatörler bana gelip ‘Size savaşı kazanmak için gereken tüm desteği vereceğiz ama bunu Gazze’den açlık fotoğrafları gelirken yapamayız’ dediler” ifadelerini kullandı. “Tam zafer hedefine ulaşabilmek için Gazze’de açlık yaşanmasını önlemeleri gerektiğini” söyleyen Netanyahu, savaş hedeflerinin değişmediğini vurgulayarak, “Gazze’nin tamamını kontrol altına alacağız” dedi. Netanyahu hükümetinin aşırılıkçı ortaklarından ve bölgeye yardımların durdurulmasını savunan Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de Gazzelilere sağlanacak “günde bir pide ve bir kap yemeğin” İsrail’e “uluslararası güvenlik şemsiyesi sağlayacağını” söyledi.
BM VE İSRAİL TEMASTA
Öte yandan İsrail’in yardımların akışına izin vermesi kısa süreli ve sınırlı bir şekilde gerçekleşecek. İsrail basınına konuşan bir Birleşmiş Milletler yetkilisi ilk gün sadece 20 yardım tırının bölgeye gireceğini aktarırken, BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi, yardımların girişiyle ilgili İsrailli yetkililerle temas halinde olduklarını açıkladı. İsrail daha önce BM dahil tüm uluslararası yardım kuruluşlarını dışarıda bırakarak, İsrail ordusu tarafından kurulacak merkezler aracılığıyla Gazze’de temel yaşam malzemelerinin dağıtılacağını açıklamıştı. İsrail’in 2 Mart’tan beri insani yardımların girişini engellediği Gazze’de temel gıda ve tıbbi malzemelere erişim neredeyse tamamen tükenmiş durumda. Dünya Sağlık Örgütü de dün yaptığı açıklamada Gazze’de “2 milyon insanın açlık çektiğini” belirterek yardımlara izin verilmesi çağrısı yaptı.
WİTKOFF’TAN YENİ ANLAŞMA ÖNERİSİ
İSRAİL Başbakanı Netanyahu’nun açıklamasında da işaret ettiği gibi İsrail kabinesinin yardım kararında ABD baskısının etkili olduğu belirtiliyor. ABD, Hamas’la yapılan doğrudan görüşmelerde ABD-İsrail çifte vatandaşı rehine Edan Alexander’ın serbest bırakılması karşılığında bölgeye yardım akışı ve ateşkes çağrısı sözü vermiş, bu gerçekleşmeyince Hamas’tan Washington’a tepki gelmişti. ABD’nin yardım girişine ek olarak ateşkes için de yeni bir teklifi masaya getirdiği belirtiliyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın Ortadoğu Temsilcisi Steve Witkoff’un 10 İsrailli rehinenin serbest bırakılmasına karşılık 45 ila 60 günlük bir ateşkes ve Filistinli tutukluların serbest bırakılmasını öngören bir anlaşma önerdiği ve Katar’ın başkenti Doha’da görüşmelerin sürdüğü aktarılıyor.


