İşte kediler ve kadınların ortak özellikleri Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Hem popüler kültür hem edebiyat kedilerle kadınları sık sık yan yana getirir. Benzetmeler biyolojik olmasa da sembolik ortaklıklar barındırıyor. Peki kediler ve kadınlar neden bu kadar benzer görülüyor? İşte uzmanlara ve kültürel gözlemlere göre öne çıkan bazı çarpıcı benzerlikler…
İlk sırada bağımsız olmaları yer alıyor. Kedilerin en dikkat çeken özelliklerinden biri bağımsız ve özgür olmaları. Sahiplerine ne kadar bağlı olsalar da kendi sınırlarını çizmeyi bilirler. Aynı şekilde kadınlar da modern toplumda bireysel özgürlüklerine önem verirler.
Kediler tarih boyunca gizemli hayvanlar arasında yerini aldı. Kadınlar da duygusal açıdan sezgisel yapılarıyla dikkat çekiyor. Ne kediler ne kadınlar kolay kolay çözülür. Bu onları hem ilgi çekici yapıyor hem etkileyici.
SEZGİLERİ KUVVETLİDİRKediler sezgileriyle hareket eden canlılardır. Kadınlar da yüksek duygusal zekaları ve empati becerileriyle benzer içgüdüsel güce sahiplerdir. İkisi de girdikleri ortamların enerjisini hızlıca kavratabiliyorlar.
Kediler zarif yürüyüşleri ve naif bakışlarıyla dikkat çeker. Kadınlar da tarih boyunca zarafetle özdeşleştirilmiş. Giyimleri, duruşları ve ifadeleriyle estetik bir bütün oluşturmuştur. Her iki varlık da bulundukları ortama kendiliğinden bir zarafet katar.
Kediler uzun süre sessizce bekleyebilir ama tehlike ya da fırsat anında hızla harekete geçerler. Kadınlar da sabırlı ve dirençli varlıklardır. Fakat gerektiğinde duygularını açıkça ortaya koymaktan çekinmez. Bu yönleriyle zamanı ve enerjiyi verimli kullanmada ustadırlar.
KADINLARI VE KEDİLERİ ANLAMAK ZORKediler bazen sevecen, bazen mesafelidir. Kadınların da zaman zaman değişken ruh hallerine sahip olurlar. Ancak bu değişkenlik, onların zengin ve derin bir iç dünyaya sahip olduklarının gösteriyor.
Kediler güvende hissettikleri alanı kolay kolay terk etmez. Kadınlar da ailelerine, yaşam alanlarına ve sevdiklerine duydukları bağlılıkla bilinir. Yuvayı güzelleştirme, koruma ve sahiplenme her ikisi için de doğal bir içgüdüdür.
Antik Mısır'da kedi tanrıçası Bastet, doğurganlığı ve dişil gücü temsil ederken Orta Çağ Avrupası'nda kedilerle birlikte yaşayan kadınlar cadılıkla suçlanırdı. Bu tarihsel arka plan, kadın ve kedinin özgürlük, bilgi ve sezgi gibi ortak temalarla özdeşleştirilmesinin temelini oluşturuyor.


