İzmir 90’lara döndü: Susuz yaz Yerel Gündem Haberleri

Türkiye’nin turizm kenti İzmir’deki su kesintileri, vatandaşı ve esnafı perişan ediyor. Bulaşıklarını dahi yıkayamayan lokantalar isyanda. Birçok otel ve turizm tesisi rezervasyon iptalleri yaşıyor. Şehri karış karış gezen muhabirimiz susuzluğun nabzını tuttu.

Türkiye’nin incisi İzmir’deki su kesintileri vatandaşı canından bezdirdi. İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) Genel Müdürlüğü Su Kurulu, 6 Ağustos’tan bu yana şehri 5 farklı bölgeye bölerek kademeli kesinti yapma kararı aldı. Dün gece 23.00-05.00 saatleri arasında Buca, Karabağlar, Bornova ve Karşıyaka’da sular kesildi. Bölgenin nabzını tutan Yeni Şafak, Karabağlar’a bağlı Özgür Mahallesi’nde suların kesileceği dakikalarda Ferruh Karataş’ın evine misafir oldu.

Ferruh Karataş

SANKİ TAŞ DEVRİ'NDE YAŞIYORUZ

1985’ten beri İzmir’de yaşayan 50 yaşındaki Karataş, ev ve iş yerindeki su kesintileri sebebiyle büyük zorluk yaşadıklarını söyledi. Boş bidon ve şişe topladıklarını, kesinti öncesi hepsini doldurup stok yaptıklarını anlatan Karataş, “Bir bardak su bulamaz hale geldik. Sular kesiliyor, ellerimizi yıkayamıyoruz, banyo yapamıyoruz, sanki Taş Devri'nde yaşıyoruz. Çoluk çocuk susuzluktan ne yapalım?” sözleriyle duruma tepki gösterdi.

BİDON DOLDURMA MESAİSİ

Su kesilmeden önce bidon ve şişeleri doldurduğunu söyleyen Karataş, “İzmir’e bu görüntüler yakışmıyor. Tuvalete kalksak, duş almak istesek su yok. Sabah namazına kalksak teyemmüm mü alacağız? Hangi çağda yaşıyoruz? İzmir 1980’lere, 90’lara döndü. CHP belediyeciliği neredeyse, orada sıkıntı var” dedi. İzmir’in su probleminin yeni olmadığını kaydeden Karataş, “Çözüm yollarının aranması gerekiyordu ama insana değer verilmiyor. Bize sadece seçim zamanı değer veriyorlar. Çay demleyecek su bulamıyorsak bize yazık” diye konuştu.

Kuyular bakımsız

Çeşme Belediyesi’nin su işlerinde çalışan H.Y.D., bölgeye su sağlayan su kuyularına yeterli bakım yapılmadığını söyledi. Yeni Şafak ekibiyle birlikte su kuyularına giden H.Y.D., “Uzun yıllardır buraya gelmemiştim. Kuyu son derece bakımsız kalmış. Bir dönem içme suyunu bu kuyudan karşılardık. Şu an faaliyette, su var ama oldukça bakımsız” dedi.

Çeşme’ye müjde

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün hayata geçirdiği Karareis Barajı ve Salman Barajı Ortak Deposu, İletim Hattı ve Arıtma Tesisi Projesi'nin hizmete alındığını duyurdu. Yumaklı, sosyal medya hesabından şu mesajı paylaştı: “Çeşme'nin su hasreti bitiyor. DSİ olarak 1,7 milyar lira yatırımla hayata geçirdiğimiz Karareis Barajı ve Salman Barajı Ortak Deposu, İletim Hattı ve Arıtma Tesisi projesini hizmete alıyoruz. Proje ile bugünden itibaren 3,7 milyon metreküp arıtılmış su artık Çeşme'ye ulaşacak. Yaz-kış içme suyu ihtiyacı güvence altına alınmış olacak. İzmir'e ve Çeşme'ye hayırlı olsun.”

Nuri Ertan

25 yıl önceki başkan konuştu

Zengin su kaynakları sebebiyle Çeşme adını alan ilçede 25 yıl önce Belediye Başkanlığı yapan Nuri Ertan, eskiden her mahallede bir kuyu olduğu, bu kuyuların başına sorumlu kişiler atandığı bilgisini verdi. O yıllarda doğal kaynak sularının aktif biçimde kullanıldığını anlatan Ertan, “Kuyulara düzenli bakım yapardık. Şimdi ise birçok kuyu bakımsızlıktan kullanılamaz halde” dedi. İzmir’de su ve altyapı konusunda hiçbir ilerleme kaydedilmediğini söyleyen Ertan, bu süreçte ne İZSU ne de belediye tarafından çalışma yapılmadığını vurguladı.

Esnafın çözümü su deposu

Karabağlar’da döner ve kebap dükkanı işleten Samet Can Zengin, su kesintileri nedeniyle depo aldıklarını ifade etti. Zengin, “Asansör tuttuk, depoyu çatıya koyduracağız. Su olmazsa iş yapamayız. Açıkçası su kesintileri devam ederse ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Bulaşıklar kalır, perişan oluruz” dedi. Hizmet sektöründeki Abdurrahman Akkaya da şehrin altyapısının çok kötü durumda olduğuna dikkat çekti. Akkaya, “Sürekli su patlakları oluyor, su boşa akıyor” diye konuştu. İşletme sahibi Ali K. ise su kesintisi nedeniyle tatilciler akşam dışarı çıkmadığı için bundan olumsuz etkilendiklerini söyledi.

Balıkçıların hali perişan

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait Buca’daki balık hali de perişan halde. Tam suyun kesildiği saatlerde çalışan hal esnafı, susuzluğun yol açtığı kötü kokuyu bastırması için rögarlara deterjan döküyor. Bir hal esnafı yaşadıkları sıkıntıyı şu sözlerle anlattı: “Gece 01.30’da işe gidip sabah 09.00’da çıkıyoruz. İş başladı, tam suyun lazım olacağı zaman su yok. Rögar yıkanmadığı için yoğun koku oluyor. Yetkililere durumu ilettik, onlar da 5 litrelik su bidonlarıyla deterjan gönderdi dökelim diye. Su yokken sabunla nasıl temizlik yapalım? Balık halinin durumu çok kötü. Her taraf pislik içinde.”

Rezervasyonlar iptal

Ciddi turist akınının yaşandığı Çeşme’deki su kesintileri, özellikle restoran ve kafelerde hijyen sorununa yol açıyor. Birçok işletme, tuvaletlerini kullanıma kapatmak zorunda kalmış. İlçedeki ücretli umumi tuvaletler bile susuzluktan kapalı. Bazı tatilciler ve yerel halk, camilerin şadırvanlarından su taşıyıp günlük ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor. Susuzluk turizmi de vurdu. Pek çok otel ve tesis, rezervasyon iptalleriyle karşı karşıya. Kimi oteller kendi su depolarını doldurarak müşterilerine su sağlamaya çalışsa da bu çözüm sınırlı ve geçici. Otellerdeki durum haliyle esnafa da yansıyor. Alışverişe gelen müşteri sayısında gözle görülür bir azalma var.

Eski altyapı bu yükü taşıyamıyor

Karabağlar Özgür Mahallesi Muhtarı Resul Akpınar da İzmir’in en büyük sorunlarından birinin altyapı olduğunu ifade etti: “Günde ortalama 40 civarında su patlağı bildiriliyor. Bir arızaya müdahale edilmesi bazen 4-5 günü, hatta 1 haftayı buluyor. Ekipler yetişemiyor. Altyapı çok eski, bugünkü sistem 40 yıl öncesine ait. O dönem yapılan hatlar kullanılıyor ve artık bu yükü taşıyamıyor. Bu işin geçici çözümle sürdürülemeyeceği ortada. İzmir’in altyapısı bir an önce köklü şekilde yenilenmeli.”