Kadın tiyatrocular Gazze için sahnede Kültür Sanat Haberleri

Volver Tiyatro’nun eğitimlerine katılan kadınlar, geçtiğimiz akşam sahne aldı. Ayşe Şahinboy Doğan’ın yazıp yönettiği 4 kısa oyunu kadınlara özel sergileyen oyuncular, gösterilerin tüm gelirini Filistin’e bağışladı. Yeni Şafak’a konuşan Yönetmen Doğan, kadınlarla çalışmanın ihtiyaçtan kaynaklandığını ifade ederek, iki dönemdir Gazzeli kadın karakterleri sahneye taşıdıklarını söyledi.

Tiyatroya gönül veren 26 kadın, geçtiğimiz akşam sahneye ilk adımlarını attı. Ayşe Şahinboy Doğan’ın yazıp yönettiği 4 kısa oyundan oluşan tek perdelik özel gösteri, Avrupa Yakası’ndan sonra Anadolu Yakası Ümraniye Cemil Meriç Kültür Merkezi’nde izleyiciyle buluştu. Volver Tiyatro’nun 12 haftalık temel oyunculuk eğitiminin ardından; Karbonhidrat, Davacıyım, Gece Gelen Misafir ve Uyanışa 5 Kala oyunları sahnelendi. Sadece kadın izleyicilere özel olan bu gösterimin tüm geliri, Filistin’e bağışlandı.

2013 yılından beri kadınlarla çalıştığını söyleyen Volver Tiyatro’nun kurucusu Ayşe Şahinboy Doğan, bu tercihin ihtiyaçtan doğduğunu ifade etti. Doğan, “2013’te tiyatro eğitimi almak isteyen ama ‘Başörtülü olduğum için sahneye çıkabilir miyim, bana uygun bir yer var mı’ diye soran kadınlarla karşılaştım. O dönem böyle bir alan neredeyse yoktu. Küçük bir grupla başladık. Zamanla bunun sadece bir sahne meselesi olmadığını fark ettik. Kadınlar bir araya gelip konuşmaya, anlatmaya, kendini ifade etmeye öylesine aç kaldı ki… Sahne bizim için bir özgürlük alanına dönüştü” dedi.

SAVAŞIN GÖLGESİNDEKİ KADINLARI UNUTMADIK

Bu sezon hem Avrupa hem de Anadolu Yakası’nda yapılan gösterilerin tüm gelirini Filistin’e bağışladıklarını aktaran Doğan, şöyle konuştu: “Toplamda 250 bin TL bağış toplandı. En çarpıcı yanı ise sadece oyuna gelenlerden değil, oyuna gelemeyip sırf Filistin’e destek olmak için bağış yapan kadınlardan da destek geldi. Bu bizim için çok onur verici. Tiyatro sadece sahnede değil, hayatın içinde de bir duruş olmalı. Geçen yıl sahnelediğimiz ‘Begonyalar’ adlı oyunda, Gazze’de bir sığınakta kalan 6 kadının hikâyesini yazmıştım. Bu sene ise ‘Gece Gelen Misafir’ adlı oyunda, Raina adında Filistinli bir kadın karakteri sahneye taşıdık. Çünkü kadınların yaşadıklarını, savaşın gölgesinde kalan hikâyelerini unutmamak, unutturmamak istiyorum.”

HAYATIMDA İLK DEFA ALKIŞLANDIM

12 yılda yurt içi ve yurt dışında onlarca şehirde yüzlerce kadınla çalıştığını söyleyen Doğan, bu sezon sahneye çıkan kadınlarla ikinci seviye çalışmalara devam edeceğini dile getirdi. Aynı zamanda yeni kayıtlar da alacaklarını aktaran Doğan, “Sahneye ilk kez çıkan kadınların gözündeki ışıltıyı anlatmak zor. Kimisi terapi gibi geldiğini söylüyor. Hatta bazıları ‘Hayatımda ilk defa alkışlandım’ diyor. Bu sadece tiyatro değil, bir özsaygı meselesi. Kadın seyircilerimiz çok sahiplendi. Oyunlardan sonra ‘Bizi anlattınız’ diyerek gelenler oluyor” diyerek kadınların memnuniyetinden bahsetti.

SAHNEDE BAŞÖRTÜSÜYLE HİÇBİR SORUN YAŞAMADIK

Oyunculardan Rümeysa Eraslan, öğretmenlik yaptığını ve tiyatroya ilgisi olduğu için eğitimlere katıldığını belirterek şunları söyledi: “Oyunculuk eğitiminin yanı sıra kişisel olarak da gelişim sağlıyoruz. Oyna-yacağımız role hazırlanırken kendimizi de tanıyoruz. O yüzden hem keyifli hem de öğreticiydi. Başörtülüler için diğer tiyatro grupları biraz daha zorlayıcı olabiliyor. Ama bu grupla sahneye çıktığımızda tesettürle alakalı hiçbir sorun yaşamadık. Kendimizi daha iyi ifade edebileceğimiz bir ortam vardı, çok rahattık.”

KENDİMİZİ İFADE ETME ŞANSI BULDUK

ki çocuk annesi ev hanımı Emine Muş da tiyatro eğitiminin kadınlar arasında yapılıyor olması sebebiyle kaydol-duğunu dile getirerek şöyle konuştu: “Genel olarak sahne sanatlarına ilgim vardı. Öfke veya kırgınlık gibi duygularımızı bastırmaya meyilli olduğumuz için burada biraz da olsa roller aracılığıyla bunları ifade edebilme şansı bulduk. Normal hayatımızda da duygularımızı ifade edebilme cesareti verdi. Çocuklarıma karşı daha rahat, mutlu bir anne profili çizmiş oldum. İmkân olduğu sürece devam etmek istiyorum.”