Kanadalı şirketin altın madeni bir kenti susuz bıraktı!
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Türkiye'nin birçok noktası yerli ve yabancı maden şirketleri tarafından tahrip ediliyor. Bu kapsamda su politikaları ve iklim krizi de tartışılmaya devam ediyor. Uşak’a içme suyu sağlayan Küçükler Barajı'ndaki su tamamen bitti. Depolardaki suyun sadece kuyular tarafından beslenmek zorunda kalması nedeniyle şehir genelinde su kesintisi yaşanıyor. Uşak Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, kente sadece saat 16.00 ile 22.00 saatleri arasında su verileceği belirtildi.
Su krizinin ardından gözler maden projelerine çevrildi. Tehlikeli kimyasal kullanan, ormanları yok eden, dinamit patlatan onlarca proje kısa sürede hayata geçti. Aralarında kapasite artışı, tesis ve yeni madenler olmak üzere toplam 135 projeye ÇED onayı verildi.
Uşak Eşme’nin Kışladağ bölgesinde, TÜPRAG şirketine ait olan ve yaklaşık 20 yıldır faaliyet gösteren altın madeninin doğaya verdiği zarar korkunç boyutta. Avrupa'nın birinci, dünyanın ikinci en büyük altın madeni olarak gösterilen Kışladağ Altın Madeni, Kanada menşeili Eldorado’ya ait.
Madencilik faaliyetleri hakkında bölge halkının avukatları Uşak İdare Mahkemesi’ne verdiği dilekçede, arsenik, mangan ve demir seviyelerindeki artışların altın madeni faaliyetlerinin su kaynakları üzerinde giderek artan etkisini gösterdiğini belirtti.
GEDİKLER KÖYÜ SUSUZ KALMIŞTIMadene dört kilometre uzaklıkta bulunan Gedikler köyünde, şirketin hammaddeye ulaşmak için yaptığı ‘dinamitli patlatmalar’ sonrasında yeraltı su kaynağının önce yönü değişti, ardından da kurudu. Bu yüzden artık köye günde yalnızca iki saat su veriliyor. Geri kalan saatlerde ise su bulmak imkânsız. 100 haneden oluşan ve 400 yurttaşın yaşadığı köyün sakinleri, aylar boyunca bu durumdan mustaripti.
MURAT DAĞI DA HEDEFTEKent bu şekilde susuzluk yaşarken, Uşak ve Kütahya sınırlarında kalan ve başta Uşak olmak üzere tüm Ege Bölgesi’nin su kaynaklarından biri olan Murat Dağı’nda da yıllardır altın madeni açılmak isteniyor. Murat Dağı’nda da altın madeni açılması durumunda Uşak artık yılın tamamında susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya.
Anadolu Export, açmak istediği altın madeninde 212 bin ağacın kesileceği, günde 7 ton dinamit patlatılacağı ve 475 ton yeraltı suyu çekileceği belirtilmişti. Bakanlık bu başvuruya ÇED olumsuz kararı vermiş ancak şirket bu kararı yargıya taşımış ve Bakanlığın kamuoyu baskısıyla karar verdiğini ileri sürmüştü. Dava kapsamında geçen ay Danıştay kararı ile bilirkişi keşfi gerçekleştirildi.
Uşak’ın tek sorunu altın madenleri değil. Sivaslı ilçesine bağlı Pınarbaşı beldesinde yaklaşık 6 adet taşocağı bulunuyor. Faaliyette olan taşocakları dinamitle patlatma yapıldığı için bölgede hem su kaynaklarının yeri değişiyor hem de tarım ve hayvancılık zarar görüyor.
Bölge halkı 1990’lı yıllarda 15-20 metreden su çıkarken şu anda 200 metreden su çıktığını ve suyla yetiştirilen fasulyelerin veriminin de düştüğünü söylüyor. Tüm bu yaşananlara rağmen beldede Yediahar Üstü mevkiinde bir taşocağı daha açılmak isteniyor.
BirGün'den Berkay Sağol'a konuşan Ulubey Doğal Üretim Çevre ve Dayanışma Derneği (ÇEDAY) Başkanı Arslan Civan, “Murat Dağı en çok yağış alan bölgelerden biri ve civarında yer altı suları ile dereleri besliyor. Aslında Uşak'ta su sıkıntısı yaşanması için hiçbir sebep yok. 2010'lu yıllara kadar Uşak'ta ciddi su sıkıntısı yaşanmadı. 20-30 metrelerde yer altı suyu çıkıyordu. Şu anda Ulubey'de açılan en son kuyuda 230 metreden su çıktı. Uşak'taki su sıkıntısının kuraklıktan dolayı olduğu söylemek yetersiz” dedi.
"SANİYEDE 700 LİTRE SU TÜKETİYORLAR"Civan, “Kışladağ Altın Madeninin faaliyete geçmesiyle beraber 7 tane sondaj kuyusu açıldı. Bu kuyuların tüketimi saniyede 700 litre civarında. Bu korkunç bir rakam. Sadece kuyular değil dağ tamamen yok edildi ve 400 metre derinliğe inildi. En başta yapılması gereken işlerden biri madenin kapanması gerekiyor. Büyük Menderes Havzasının ana kaynağı Murat Dağı'dır. Buralarda önlem alınmazsa diğer il ilçelerde su sıkıntısı yaşanacaktır. Bu yaşanan sorunlarda belediyenin de sorumluluğu var. Altyapı hizmetlerinin sağlıklı olması temel hizmettir. Bunu yapamayan bir belediye yönetimi sınıfta kalır. Bu sorunlar Uşak'ta hiçbir şekilde ele alınmıyor” ifadelerini kullandı.


