Kulak kiri, artık parkinson için bir umut! Pahalı beyin taramalarına son... Sözcü Gazetesi

Tıp dünyasında heyecan yaratan yeni bir gelişme, Parkinson gibi nörolojik bir hastalığın teşhis yöntemlerini kökten değiştirebilir. Genellikle bir tür vücut atığı olarak görülen kulak kiri (serumen), artık biyomedikal bir bilgi kaynağı haline gelme potansiyeli taşıyor.

Analytical Chemistry dergisinde 28 Mayıs 2025 tarihinde yayımlanan bir araştırmaya göre, Çin'deki Zhejiang Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden bir ekip, kulak kirindeki belirli kimyasal bileşikleri analiz ederek Parkinson hastalığını yüksek bir doğruluk oranıyla tespit etmeyi başardı.

Araştırma kapsamında, 108'i Parkinson hastası olan toplam 209 kişiden kulak kiri örnekleri analiz edildi. Uzmanlar, Parkinson hastalarının kulak kirinde sağlıklı bireylerde bulunmayan dört spesifik uçucu organik bileşik (VOC) keşfetti: etilbenzen, 4-etiltoluen, pentanal ve 2-pentadesil-1,3-dioksolan. Bu bileşiklerin, hastalığın yeni ve güvenilir biyobelirteçleri olduğuna inanılıyor.

Bu keşif, mevcut tarama yöntemleri olan nörolojik testler ve beyin taramaları gibi hem uzun süren hem de oldukça pahalı olan prosedürlere hızlı, ucuz ve kolay erişilebilir bir alternatif sunabilir.

Araştırmacılar, bu kimyasal analiz yöntemini bir adım öteye taşıyarak yapay zekâyı devreye soktu. Gönüllülerden elde edilen veriler, Parkinson ile ilişkili bu dört özel VOC'yi tespit edebilen bir yapay zekâ modelini eğitmek için kullanıldı. Çalışmanın yazarlarına göre geliştirilen bu sistem, Parkinson vakalarını %94 gibi etkileyici bir başarı oranıyla tespit edebiliyor.

Yapılan açıklamada, "Bu sistem, Parkinson hastalığının tespiti için birinci basamak bir tarama aracı olarak kullanılabilir. Bu da erken tıbbi müdahalenin önünü açarak hasta bakımını önemli ölçüde iyileştirecektir," ifadelerine yer verildi.

Bu çığır açan gelişmeye rağmen araştırmacılar, temkinli olunması gerektiğini vurguluyor. Çalışma, şimdilik tek bir kurumda ve yalnızca Çin'deki bir popülasyon üzerinde gerçekleştirildi. Bilim insanları, tekniğin küresel ölçekte doğrulanması için daha fazla katılımcıyla, farklı etnik grupları kapsayan ve hastalığın çeşitli evrelerini içeren daha kapsamlı testlerin yapılması gerektiğini belirtiyor.

Yine de bu çalışma, kulak kiri gibi basit bir örneğin, gelecekte karmaşık hastalıkların teşhisinde ne kadar değerli bir araç olabileceğinin güçlü bir kanıtı olarak kabul ediliyor.