SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Vodafone 5G için geri sayıma başladı Ekonomi Haberleri

Yolsuzluğu anlatana tahliye Gündem Haberleri

İşçi sendikaları Komisyon’da Gündem Haberleri

Nihat Özdemir e yine kötü haber geldi: Bir türlü olmadı

Avrupa kırmızı alarm verdi... Rus dronları NATO ülkesi Polonya’ya girdi

KFC ye ne oldu? Türkiye ye geri dönüyor!

Değişen havalar dudaklarınıza zarar vermesin! Dudak kuruluğunu gidermenin püf noktası açığa çıktı

Mert Hakan Yandaş sakatlığıyla ilgili çarpıcı gerçeği açıkladı: Bunu yaşayıp futbola dönen oyuncu sayısı 1 ya da 2

Dışişleri Bakanı Fidan: İsrail’in yayılmacı politikasının Katar’a kadar uzanması Netanyahu’ya göz yuman çevrelerin artık uyanmasını sağlamalı

Kaosu yaşayan Nepal de mahkumlardan akıl almaz firar girişimi! Bilanço ağır

Körfez’i İsrail bombasından önce o harita karıştırdı Yahya Bostan

Düzce’ye modern eğitim yuvası… Bakan Uraloğlu’nun katılımıyla açılış törenini gerçekleştirdi

İtalya Dışişleri Bakanı Tajani: Türkiye gibi önemli bir ülkeyle iş birliği, insan kaçakçılarına karşı mücadelemizi güçlendirecek

Hamas tan İslam dünyasına Gazze için dua ve namaz daveti Dünya Haberleri

İskendurun da 2 asker şehit düşmüştü! MSB kaynakları adli tıp raporunu açıkladı

Gaziantep FK, Kocaelispor maçının hazırlıklarını sürdürdü Gaziantep Haberleri

Hamas: İsrail in Doha saldırısının ardından taleplerimizde değişiklik yok

Mersin Balığı Üretimi Başlıyor

Altının kilogram fiyatı geriledi Ekonomi Haberleri

TÜGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım dan faiz kararı değerlendirmesi

Mafyalaşan Yargı Çürüyen Adalet

Mafyalaşan Yargı Çürüyen Adalet

Halktv sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.

Türkiye’de adaletin terazisi, artık haklı ile haksızı değil, güç ve imtiyazı tartar hale geldi. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in gündeme taşıdığı “yargı borsası” iddiası, yalnızca bir siyasi açıklama değil, Türkiye’nin anayasal düzenine dair hayati bir alarm zili işlevi gördü.

Bu iddia, sosyal medya polemiklerinden veya dedikodu mecralarından ibaret değildir; doğrudan doğruya anayasal devletin varlık sebebi olan yargı erkinin içten içe çürümesiyle ilgilidir. Ve bu çürümenin bedeli, yalnızca birkaç avukat ya da hâkim-savcıya değil, bütün bir topluma kesilmektedir.

SESSİZLİK EN BÜYÜK İTİRAF

Adaletin şaibeyle anılması, bir hukuk düzeni için en büyük tehditlerden biridir. Bugün adliye koridorlarında yalnızca müvekkillerin değil, “aracıların” ve “ayarlayıcıların” dolaştığı iddia ediliyorsa; ortada münferit bir çürük elma değil, bütün sepeti kokutan bir durum vardır.

Avukatların yaratılan kartlı sistem nedeniyle giremediği Yargıtay koridorlarına ‘takipçiler’in girebildiğinin konuşulduğu bir ortamda yargı bağımsızlığından söz edilebilir mi?

Avrupa Konseyi’nin yargı bağımsızlığına ilişkin standartları, yalnızca kararların adil olmasını değil, yargının aynı zamanda tarafsız görünmesini de şart koşar. Yargıcın tarafsız görünmediği bir yerde, adaletin varlığından da söz edilemez.

Ne var ki, Türkiye’de artık kimi kararların kendisinden çok, o kararların hangi avukat veya hangi “ilişki ağı” üzerinden etkilendiği konuşulmaktadır. Bu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin birçok kararında işaret ettiği üzere, bireysel güven kaybını aşan, kurumsal bir çürümenin ifadesidir.

Sessiz kalan kurumlar –barolar, Hâkimler ve Savcılar Kurulu, hatta Yargıtay ve Danıştay– bu güven kaybının hızla derinleşmesine seyirci olmaktadır. Danıştay, Avukatların giremediği koridorlarla anılmaktadır. Oysa susmak, en büyük itiraf biçimidir.

BU NOKTAYA TESADÜFEN GELİNMEDİ

Türkiye’nin bugün geldiği bu tablo, bir anda ortaya çıkmış değildir. Yargı, önce cemaat kadrolarına teslim edildi. Devletin en köklü kurumlarından biri olan yargının 100 yıllık birikimi, liyakat düzeni ve teamülleri, cemaatçi yapılanma eliyle bozuldu.

Ardından 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bu yapı tasfiye edildiğinde, boşalan yargı kadroları bu kez AKP’nin il, ilçe teşkilatlarından devşirilmiş, liyakatsiz isimlerle dolduruldu.

Bununla da kalınmadı; iktidar yargı içinde “kendi yanlısı” hâkim ve savcıları yaratırken, baroları da bölerek kendisine yakın yapılar inşa etti. “Numaracı baro” uygulaması, yalnızca mesleki bir düzenleme değil, siyasal iktidarın yargı üzerinde yeni bir denetim mekanizması kurma girişimiydi.

Bugün ortaya çıkan “yargı borsası” iddialarının, bu uzun süreli tasfiye ve yeniden yapılanma sürecinin doğal sonucu olduğu söylenebilir. Kendilerinden olmayan Baro üyelerini sistemin dışına iten bir sistemin adil yargı olarak yansıtılmasına inanacak mıyız?

AVUKATI VE HAKİMİ AYRI AYRI DEĞİL, ADALETİ KORUMAK GEREKİR

Bu noktada elbette tüm hâkim ve savcıların ya da tüm avukatların zan altında bırakılması doğru değildir. Türkiye’nin vicdanıyla karar veren hâkimleri de vardır, meslek onuruyla gece yarılarına kadar çalışan binlerce avukatı da. Ancak sessizlik, çürümeye ortak olmaktır. Bu bir meslek içi tartışma değil, doğrudan doğruya kamusal güvenlik meselesidir.

Baroların ve Hâkimler Savcılar Kurulu’nun bu iddialara karşı acilen tavır alması gerekmektedir. İzlemek, geçiştirmek ya da dosyaları raflara kaldırmak; adaleti geri dönülmez biçimde çökertir. Bugün Türkiye’de adalet sistemine güvenin yüzde 20’nin altına inmesi, yalnızca bireysel hataların değil, sistematik çürümenin ve kurumsal sessizliğin sonucudur.

AVRUPA NE YAPIYOR?

Almanya’da bir hâkim ya da savcının, dosya dışında bir avukatla özel ilişki kurması, başlı başına disiplin ve hatta görevden alınma nedenidir. Fransa’da benzer iddialar yargı etiği komisyonları tarafından şeffaf biçimde soruşturulur. Avrupa Birliği ülkelerinde yargı etiği kurulları, yalnızca meslek içi denetim değil, aynı zamanda kamuoyunu bilgilendiren güven mekanizmaları olarak çalışır.

Peki, bizde durum ne? Türkiye’de avukatlarla hâkim-savcıların etik dışı görüntüleri ve ilişkileri, yalnızca avukat-hâkim bağını değil, yurttaşla adalet arasındaki köprüyü de çürütmektedir. Çünkü yurttaş artık, mahkeme kararının delillere mi yoksa pazarlıklara mı dayandığını sorgulamaya başlamıştır.

SONUÇ: BU BORSA DAĞILMADAN DEVLET AYAĞA KALKAMAZ

“Yargıdaki borsa” tabiri, ağır bir itham değil; ağırlaşan gerçeğin acı ifadesidir. Bu gerçekle yüzleşmek artık bir siyasi tercih değil, bir hukuki zorunluluktur. Her yurttaş bilmelidir ki adaletin pazarı kurulursa, orada hukuk değil, hüküm satılır. Ve o pazarda ne hak aranır, ne hakikat yaşar.

Adaletin onuru yalnızca hâkimlerin ve avukatların değil, bir milletin kendi kendine güvenme yetisinin temelidir. O nedenle bu çürümeye sessiz kalmak, yalnızca bugünü değil, geleceği de yitirmek anlamına gelir. Eğer yargıdaki bu borsa dağılmazsa, devletin ayağa kalkması da mümkün değildir.

Çünkü devletin temeli, adalettir; adaletin temeli ise güvenilir, tarafsız ve şeffaf bir yargıdır. Barolar ve Avukatlar tarafsız ve şeffaf yargının teminatı ve güvencesidir. Çünkü Avukatlar bağımsız ve özgürdür.

Daha fazla bilgi ve son haberler için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:53
embedKaynak:https://halktv.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 23 Ağustos 2025 10:44 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Vodafone 5G için geri sayıma başladı Ekonomi Haberleri

12 Eylül 2025 04:06see182

Yolsuzluğu anlatana tahliye Gündem Haberleri

11 Eylül 2025 08:46see174

İşçi sendikaları Komisyon’da Gündem Haberleri

11 Eylül 2025 08:47see172

Nihat Özdemir e yine kötü haber geldi: Bir türlü olmadı

11 Eylül 2025 19:56see171

Avrupa kırmızı alarm verdi... Rus dronları NATO ülkesi Polonya’ya girdi

11 Eylül 2025 07:23see170

KFC ye ne oldu? Türkiye ye geri dönüyor!

11 Eylül 2025 17:01see164

Değişen havalar dudaklarınıza zarar vermesin! Dudak kuruluğunu gidermenin püf noktası açığa çıktı

11 Eylül 2025 16:17see161

Mert Hakan Yandaş sakatlığıyla ilgili çarpıcı gerçeği açıkladı: Bunu yaşayıp futbola dönen oyuncu sayısı 1 ya da 2

11 Eylül 2025 13:27see156

Dışişleri Bakanı Fidan: İsrail’in yayılmacı politikasının Katar’a kadar uzanması Netanyahu’ya göz yuman çevrelerin artık uyanmasını sağlamalı

12 Eylül 2025 00:19see156

Kaosu yaşayan Nepal de mahkumlardan akıl almaz firar girişimi! Bilanço ağır

11 Eylül 2025 20:13see153

Körfez’i İsrail bombasından önce o harita karıştırdı Yahya Bostan

12 Eylül 2025 04:14see146

Düzce’ye modern eğitim yuvası… Bakan Uraloğlu’nun katılımıyla açılış törenini gerçekleştirdi

11 Eylül 2025 12:49see129

İtalya Dışişleri Bakanı Tajani: Türkiye gibi önemli bir ülkeyle iş birliği, insan kaçakçılarına karşı mücadelemizi güçlendirecek

12 Eylül 2025 01:40see124

Hamas tan İslam dünyasına Gazze için dua ve namaz daveti Dünya Haberleri

11 Eylül 2025 19:20see122

İskendurun da 2 asker şehit düşmüştü! MSB kaynakları adli tıp raporunu açıkladı

11 Eylül 2025 12:20see121

Gaziantep FK, Kocaelispor maçının hazırlıklarını sürdürdü Gaziantep Haberleri

11 Eylül 2025 20:02see120

Hamas: İsrail in Doha saldırısının ardından taleplerimizde değişiklik yok

11 Eylül 2025 18:37see119

Mersin Balığı Üretimi Başlıyor

11 Eylül 2025 11:14see119

Altının kilogram fiyatı geriledi Ekonomi Haberleri

11 Eylül 2025 17:49see116

TÜGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım dan faiz kararı değerlendirmesi

11 Eylül 2025 17:38see115
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları