Menajerinden, Rapçi Blok3 ile yapımcısı hakkında ağır suçlama!
Halktv sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
halktv.com.tr / ÖZEL HABER
Blok3 sahne adını kullanan Hakan Aydın hakkında, organizasyon firması Ahmet Yücel, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştu. Savcılık başvurusunda, Aydın ve beraberindeki bir dizi şüpheliye ‘yağma’ ve ‘tehdit’ suçlamaları yöneltildi.
Anılan soruşturma devam ederken benzer bir dizi suçlamada bulunan bir başka isim ise Menajer Ferhat Karagöz oldu. Hastaneden darp raporu da alan Karagöz, yaşadıklarına ilişkin çektiği videoda sarsıcı bir dizi iddiada bulundu.
‘SİLAHA SUSTURUCU TAKIP BAŞIMA DAYADILAR’Blok3 ve yapımcısı Maruf Y. tarafından alıkonularak darp edildiğini kaydeden Karagöz, yapımcı tarafından beyzbol sopası ile darp edildiğini belirterek şunları ifade etti: “Ben ne olduğunu anlamadım. Sonra beni darp etmeye başladı. Daha sonra Blok3 de geldi. Beni darp ettiler. Alıkoydular; tehditler ettiler. Silah getirdi içeriden. Silaha susturucu taktılar. ‘Seni öldürürüz bu piyasada yaşatmayız. İstanbul’da yaşayamazsın. Anneni öldürürüz... Ki benim babam yeni vefat etti. Onlar da biliyor. Anneni öldürürüz. Yakınlarını öldürürüz. Dünyanın neresine gidersen git seni değil yakınlarını vururum. Yakınlarını öldürürüm. Seni sakat bırakırım’ diyerek darp etmeye devam ettiler. 2.5-3 saat boyunca alıkoydular. Bilardo sopası kırıldı. Zaten darp raporum da var.”
Silaha susturucu taktıktan sonra para istemeye başladıklarını kaydeden Ferhat Karagöz anlatımının devamında “İşte ‘bu kadar parayı bul’ dediler. Hesabımı açtılar. Hesapta çok para olmadığını görünce, ‘para bul’ diye susturucu takılmış silah dayattılar. Ve o sırada ben de mesaj attım, rehberimdeki birçok numaraya. O mesajlar da duruyor. ‘Namlunun ucundayım işte bu kadar para gönderir misiniz’ diye. Birkaç kişi tabii o noktada işte mesajlar attı... Ne oluyor diye. Sonrası işte beni bıraktılar. Yarın parayı getireceksin. ‘Şimdi seni bırakıyoruz. Seni sakat bırakacaktık; sakat bırakmadım’ dediler.”

Yaşananlara ilişkin tüm kamera kayıtları ve yazışmaların elinde olduğuna işaret eden Karagöz, can güvenliğinin olmadığını kaydetti.




