Merkez enflasyon hedefini yoksullaşmaya bağladı Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Merkez Bankası dün açıkladığı Enflasyon Raporu’nda bu yıl, hatta gelecek iki yıla ilişkin enflasyon hedeflerini değiştirmediğini açıkladı. Merkez’in risklerin farkında olduğu ama hedefin tutması için iç talebin iyice daralmasına bel bağladığı görülüyor. Bunun anlamı “Zaten yoksullaşan kesimlerin talebinin boğulması, yani yoksullaşmanın derinleşmesi” demek.
Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, 2025 yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 24 seviyesinde korunduğunu duyurdu. 2026 ve 2027 enflasyon tahminleri ise yüzde 12 ve yüzde 8 olarak korundu. Bu yılki enflasyon tahmini aralığı yüzde 19 ile yüzde 29 arasında tutuldu. Başkan, “zaten ilk 4 ayda yüzde 13.6’ya ulaşan enflasyon hedefi için alt sınır yüzde 19’un nasıl olup da hala korunduğu” sorularını ise geçiştirdi.
Enflasyon hedeflerinde değişiklik yapılmaması başlı başına güven problemi yaratırken, Karahan’ın sorulara verdiği yanıtlar da, “aslında tutmayacağı bilindiği halde hedeflerin değiştirilmediği” izlenimini pekiştirdi. Karahan kendi sunumunda yıl sonu enflasyonu için mevcut görünümünün yüzde 31 civarında olduğunu ve artırıcı yönde risklerin bulunduğunu da söyledi.
Buna karşılık talebin iyice daralmasını beklediklerini, kur geçişkenliğinin azaldığını, bunlara bakarak yıl sonunda hedef aralığının içinde bir noktaya inilebileceğini kaydetti. Bunu inanarak mı söyledi bilmiyoruz ama izleyenler ve piyasa, yüzde 29 veya altına inilebileceğine inanmıyor.
Başkan talebin çok keskin biçimde azalmasının beklendiğini belirtirken, yıl ortası asgari ücret zammıyla ilgili sorulara “bizim işimiz değil” yanıtını verdi. Ayrıca temmuzda ve 2026 başındaki kamu zamları için de yine belirsiz konuştu. Bu artışlar yaşanmasa bile, hedefe inemeyeceği belli enflasyonun, kamu zamları yapıldığı takdirde, artık hayal olacağı da unutulmamalı.
HESAP YAPMAK İYİCE ZORLAŞTI
Başkan Karahan bir yandan asgari ücret bizim işimiz değil diyor ama talep tahminleriyle, yıl ortası asgari ücret zammı beklemediği ortada. Memur ve emeklilerin yarıyıl zamları için yasal olarak yapılmak zorunda ve talep daralmasında bunu hesaba kattılar mı, bilmiyoruz.
Bu arada bütçe disiplini gibi, para politikası dışındaki konularda da önemli bir düzelme beklenmediği izlenimini aldık. OVP’deki bütçe açıkları hedeflerinin tutacağına göre hesap yaptıklarını söylüyorlar ama faiz harcamalarındaki artış başta olmak üzere bütçe açıklarındaki hesap da tutacak gibi gözükmüyor. Zaten faizlerle iyice daraltılması planlanan talep, bütçe açıkları daraltılırsa bir kez daha boğulacak anlamına gelir. Bu da talebin yani yoksullaşmanın derinleşmesinden başka bir sonuç getirmez.
Merkez Bankası’nın daha önce enflasyonda baz aldığı bazı hesaplamaları “etkisi fazla değil”, “beklentileri olumsuz etkiliyor” gibi gerekçelerle artık açıklamayacağı anlaşıldı. Bu, şeffaflığın azaltılması, piyasanın önünü görebilmesi ve hesap yapmasının iyice bulanıklaşması anlamına geliyor. Merkez aylık ve çeyreklik enflasyon beklentilerini paylaşmama kararı alırken, “tahmin patikasının piyasaca doğru okunamadığı” iddiasında bulundu.
Özetle; Merkez Bankası’nın “Belki mucize olur da enflasyon hedef aralığına düşer” hayalinde olduğu sonucu çıkıyor. Ya da “bu toplantıyı atlatalım, bir dahaki enflasyon raporunda değiştiririz” mi demek istedi bilmiyoruz. Görülen o ki; hatalar devam ediyor, var olan güvensizlik büyüyor.


