SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Yoldan çekilin düşes geliyor! İlk kez gittiği yerde herkes ona bakıp kaldı: İstese podyuma bile çıkarmış

Murat Ülker yazdı: Doppelganger: Ayna Dünyaya Yolculuk Aktüel Haberleri

Telefonlarımız İsrail’in işgali altında

Derbide kapris yapan Galatasaraylı futbolcuyu açıkladı

ABD li sunucu Gazzeli çocukların öldürülmesiyle dalga geçti: Özür dilemeyi de beceremedi

Başkentte kan donduran olay: Otomobilin içinde katledildi

İBB de yeni skandal ortaya çıktı! Bomba ifade! Takı tezgâhı ispatlandı

Türkiye dahil 8 İslam ülkesinden son dakika Gazze açıklaması! Dünyaya ilane dildi

Şakayla bile söylemeyin! İşte Yargıtay kararına göre hakaret sayılan kelimeler!

Beyoğlu nun Bastonlu Dedesi nin termosundan çıkanlar polisleri şoke etti Sözcü Gazetesi

Bakan Yumaklı: İşletmelere toplam 168 milyon lira idari para cezası kesildi

‘Kapalı reflü ameliyatı ile şikayetlerin yüzde 90’ı ortadan kalkabiliyor’

CHP de istifalar sürüyor

Sumud aktivisti gözaltına alındı iddiasına valilikten açıklama

Kamu Denetçiliği Kurumu ndan çarpıcı rapor: İsrail, bir halkı yeryüzünden silmeye çalışıyor

Bakanlık listeyi yayınladı! Adana kebap, sucuk ve pekmezin içinden çıkanlar şoke etti!

Şırnak ta aracında uyuşturucu bulunan sürücü gözaltına alındı Şırnak Haberleri

Etkili, odaklı, kesintisiz boykot İsmail Kılıçarslan

2026 da saatler 1 saat geri alınacak mı? 9 yıldan beri Türkiye de yoktu!

Giresun’da kapatılan 9 belde için emsal karar Giresun Haberleri

Milli Eğitim Akademisi yeni bir proje mi?

Milli Eğitim Akademisi yeni bir proje mi?

Halktv sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com haber yayımlıyor.

“Akademi projesi ile öğretmen yetiştirmede karanlık bir döneme girilmesinden, bunun sonucunda da eğitimde daha derin sorunlarla yüz yüze gelebileceğimizden büyük kaygı duyuyorum.”

Prof. Dr. İsa Eşme tüm yönleri ile Milli Eğitim Akademisini konuştuk.

Hocam, geçtiğimiz yıl Temmuz ayında yürürlüğe giren Öğretmenlik Mesleği Kanunu ile Milli Eğitim Akademisi kuruldu. Bu düzenleme için ne düşünüyorsunuz?

Milli Eğitim Akademisinin kurulması, öğretmen yetiştirme açısından radikal bir düzenleme. Türkiye’de siyasi ve ekonomik açıdan yaşanan yoğun gündem nedeniyle, bu konu gerek kamuoyunda gerekse eğitim camiasında yeterince tartışılmadı.

Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmen yetiştirmede böyle bir düzenlemeye neden gitti? Amaç acaba nitelikli öğretmen yetiştirmek mi, yoksa başka hedefler mi var? Bakanlığın bu yeni girişimini anlayabilmek için son 10-15 yılda eğitim alanında yapılan düzenlemelerin bütününe bakmak gerekir. İşte o düzenlemeler:

2012’de gerçekleştirilen (4+4+4) düzenlemesi ve bu düzenlemeyle, 1998’de 8 yıllık kesintisiz eğitime geçilmesi nedeniyle kapatılan imam hatip ortaokullarının yeniden açılması,

İmam hatip okullarının sayı ve kapasitelerinin ölçüsüzce arttırılması,

İlk ve ortaöğretim programlarda, din derslerinin1 saatten, 2 saati zorunlu, 2 saati zorunlu-seçmeli olmak üzere 4 saate çıkarılması,

KPSS’ye girenlere 2021 yılında mülakat uygulaması getirilerek öğretmen atamalarında başarı yerine “bizden mi, değil mi” tespitinin dikkate alınması,

2023’te başlatılan ÇEDES projesi ile dini oluşumlara eğitimde rol verilmesi,

Temel eğitim ve ortaöğretim müfredat programlarının, Haziran 2024’te getirilen “Türkiye Maarif Modeli” adı altında tümüyle değiştirilmesi.

Milli Eğitim Akademisi, bence nitelikli öğretmen yetiştirme hedefinden çok, siyasi iktidarın bu adımlarının yeni ve önemli bir halkasını oluşturuyor.

Akademide kimler eğitim görecek, nasıl bir eğitim uygulanacak?

Yasa hükümleri ve çıkarılan yönetmeliğe göre her yıl merkezi sınavla, 500 binin üzerindeki öğretmen adayı arasından 10-15 bin kadar öğrenci seçilecek. Sınavı kazananlara 1,5-2 yıllık sürede öğretmenlik meslek bilgisi dersleri verilecek ayrıca okullarda öğretmenlik uygulaması yaptırılacak. Diyeceksiniz ki Eğitim Fakültelerinde bu dersler zaten verilmiyor mu? Elbette veriliyor, uygulamanın ilk büyük zayıf halkası da bu zaten. Bu durum, Eğitim Fakültelerinden dört yıllık eğitim sonunda alınan diplomaların yok sayılması anlamı taşıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı bu yükün altından kalkabilecek mi, kadroları var mı, okulları ve fiziki altyapıları var mı?

Şahin Bey, siz eğitimdeki gelişmeleri yakından izleyen bir araştırmacı yazarsınız. Bildiğiniz gibi, Gerek PISA ve TIMSS gibi uluslararası göstergeler gerekse YKS ve LGS gibi ulusal göstergeler, temel eğitim ve ortaöğretimde eğitimin nitelikte dibe vurduğunu açıkça gösteriyor. Bu sonuçtan birinci derecede sorumlu olan Milli Eğitim Bakanlığı değil mi? 20 milyon civarında öğrencisi, 1 milyonun üzerinde öğretmeni olan MEB mevcut yükünü taşıyamazken, 43 yıldır üniversite bünyesinde yapılan öğretmen yetiştirme işini nasıl yürütecek? Hangi kadroyla, hangi okullarla?

2024-2025 öğretim yılında Akademinin İstanbul, Ankara, Erzurum, Mersin, Rize, Aksaray ve Tokat illerinde faaliyete başlayacağı açıklandı. Bildiğim kadarıyla, üniversitelerde görevli öğretim üyelerinden çoğu yarı zamanlı olan kadrolar oluşturuluyor. Bir şeffaflık olmadığı için kimlerin hangi kriterlere göre seçildiği, eğitimin hangi ortamlarda yapılacağı konularında bilgimiz yok. Siyasi iradenin bugüne kadarki uygulamaları akademik ve idari kadronun oluşturulmasında liyakat yerine siyasi tercihlerin öne çıkacağını gösteriyor.

Hocam Akademi düzenlemesinden kaygılarınız var mı, bu kaygılarınız nereden kaynaklanıyor?

Ben getirilen düzenlemeden iki açıdan kaygı duyuyorum. Birincisi öğretmen yetiştirme sistemine vereceği zarar. Bildiğiniz gibi Cumhuriyetin başından beri öğretmen yetiştiren tüm okullar Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeydi. Bakanlık ilk 50 yılda bunu başarıyla yürüttü. Bizim kuşak iyi bilir, 1970’li yıllarda yaşanan siyasi kaos, öğrenciler arasındaki kutuplaşma en büyük hasarı bu okullara verdi. Öğretmen kadroları, yöneticiler hatta öğrenciler “sağcı mı solcu mu?” anlayışıyla seçildi. Sonuçta bu okullar, iktidara gelen partilerin militan yuvaları oldu. Tek çıkış yolu bu okulların üniversite bünyesine alınmasıydı. 1982’de bu yola gidildi. 43 yıldır öğretmen yetiştirme işi üniversite bünyesinde Eğitim Fakültelerinde yapılıyor. Bu düzenleme ile öğretmen yetiştirme dolaylı yolla yeniden Milli Eğitim Bakanlığına devredilmiş oldu. Bu durumda 4-5 yıllık öğretmen yetiştirme işi 3-4 yarıyıllık formasyon eğitimine indirgendi. Eğitim Fakülteleri akademiye öğrenci hazırlayan dershanelere dönüştürülmüş oldu. Elbette bu durum Eğitim Fakültelerinin işlevini kaybederek kapanma sürecine girmesine yol açacaktır.

II. Meşrutiyet Döneminde Kastamonu Mebusu İsmail Mahir Efendi Mecliste yaptığı bir konuşmasında “Maarif demek muallim demektir” demişti. Bu tespit bugün de geçerlidir, yarın da geçerli olacaktır. Peki, 3-4 yarıyıllık formasyon eğitimi ile nitelikli öğretmen yetiştirilebilir mi? Elbette hayır. Şüphesiz, nitelikli öğretmen olmayınca, eğitimde de nitelik olmayacaktır.

İkinci kaygım, Akademide yetiştirilecek öğretmen adaylarıyla ilgili. Akademide verilecek hazırlık eğitimi sırasında yapılacak sınavların 2021’de getirilen mülakat uygulamasında olduğu gibi “bizden mi, değil mi?” sorgulamasına dönüştürülme olasılığı bulunmaktadır. Şurası da çok önemli. Akademinin, akademik ve idari kadrolarının oluşturulmasında liyakat yerine siyasi tercihlerin öne çıkacak olması, Akademiyi, siyasi iktidarın ocakları haline getirecek, 1970’li yıllarda Eğitim Enstitülerin başına gelenler tekrar yaşanacaktır.

Yasada en dikkat çekici bir diğer husus, disiplin cezalarına ilişkin hükümler. 14 sayfadan oluşan yasa metninde Akademide verilecek eğitime 1,5 sayfa yer ayrılırken, öğrencilere uygulanacak disiplin hükümlerine 4 sayfa ayrılmış. Yasa adeta bir disiplin yönetmeliği niteliğinde. Peki, bu şaşırtıcı değil mi?

Yasada yer alan disiplin maddelerini okuduğumuza şu soru akla geliyor: Akademide verilen eğitim sırasında, ilk ve ortaöğretimdeki gibi ÇEDES benzeri bir uygulama ile karşılaşıldığında buna itiraz eden öğretmen adaylarına acaba hangi ceza verilecek? Bu adayların Akademiyi bitirerek öğretmen olmalarına izin verilecek mi? Sonuç olarak şunu söylemek istiyorum. 1970’li yılları öğretmen, öğretim üyesi olarak yaşayan biri olarak Akademi projesi ile öğretmen yetiştirmede karanlık bir döneme girilmesinden, bunun sonucunda da eğitimde daha derin sorunlarla yüz yüze gelebileceğimizden büyük kaygı duyuyorum.

Akademinin kuruluşuyla Eğitim Fakültelerinin işlevini kaybedeceğini söylediniz. Peki, Eğitim Fakültelerinden bu düzenlemeye bir tepki gelmedi mi?

Maalesef gelmedi. 2025 yılı itibarıyla Türkiye’de 97 Eğitim Fakültesi var. Bunların dördünün adı “Eğitim Bilimleri Fakültesi.” Bu fakültelerde 1600 kadarı Prof. ünvanlı on bine yakın akademisyen görev yapıyor. Tamamı öğretmen adayı olan 200 bine yakın öğrenci eğitim görüyor. Ayrıca Eğitim Fakültelerinin bitip atama bekleyen bir milyona yakın öğretmen adayı var. Maalesef bu büyük kitleden en küçük bir tepki gelmedi. Yalnız onlardan mı? Bünyesinde öğretmen yetiştiren fakülteleri bulunan 97 üniversitenin rektörleri de suskun kaldı. Dahası, öğretmen yetiştirmeden birinci derecede sorumlu olan YÖK’ten tek bir açıklama gelmedi. Sanıyorum bu suskunluk eğitim tarihinde acı ve düşündürücü bir gerçek olarak yerini alacaktır. Bizim tesellimiz, başta Eğitim-İş olmak üzere 1-2 Sendikanın tepki göstermesi ve CHP’nin Yasayı Anayasa Mahkemesine taşımış olması.

Sevgili hocam değerli bilgileriniz için size teşekkür ediyorum. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin...

Önemli haberleri ve güncellemeleri kaçırmamak için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:96
embedKaynak:https://halktv.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 07 Ekim 2025 05:02 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Yoldan çekilin düşes geliyor! İlk kez gittiği yerde herkes ona bakıp kaldı: İstese podyuma bile çıkarmış

05 Ekim 2025 12:29see348

Murat Ülker yazdı: Doppelganger: Ayna Dünyaya Yolculuk Aktüel Haberleri

05 Ekim 2025 11:53see240

Telefonlarımız İsrail’in işgali altında

05 Ekim 2025 07:07see232

Derbide kapris yapan Galatasaraylı futbolcuyu açıkladı

05 Ekim 2025 11:48see213

ABD li sunucu Gazzeli çocukların öldürülmesiyle dalga geçti: Özür dilemeyi de beceremedi

05 Ekim 2025 11:31see202

Başkentte kan donduran olay: Otomobilin içinde katledildi

06 Ekim 2025 08:06see200

İBB de yeni skandal ortaya çıktı! Bomba ifade! Takı tezgâhı ispatlandı

05 Ekim 2025 07:33see197

Türkiye dahil 8 İslam ülkesinden son dakika Gazze açıklaması! Dünyaya ilane dildi

05 Ekim 2025 11:42see190

Şakayla bile söylemeyin! İşte Yargıtay kararına göre hakaret sayılan kelimeler!

05 Ekim 2025 11:46see189

Beyoğlu nun Bastonlu Dedesi nin termosundan çıkanlar polisleri şoke etti Sözcü Gazetesi

05 Ekim 2025 12:07see189

Bakan Yumaklı: İşletmelere toplam 168 milyon lira idari para cezası kesildi

05 Ekim 2025 12:17see186

‘Kapalı reflü ameliyatı ile şikayetlerin yüzde 90’ı ortadan kalkabiliyor’

06 Ekim 2025 09:42see185

CHP de istifalar sürüyor

06 Ekim 2025 11:43see182

Sumud aktivisti gözaltına alındı iddiasına valilikten açıklama

05 Ekim 2025 12:31see178

Kamu Denetçiliği Kurumu ndan çarpıcı rapor: İsrail, bir halkı yeryüzünden silmeye çalışıyor

06 Ekim 2025 16:36see162

Bakanlık listeyi yayınladı! Adana kebap, sucuk ve pekmezin içinden çıkanlar şoke etti!

05 Ekim 2025 12:34see158

Şırnak ta aracında uyuşturucu bulunan sürücü gözaltına alındı Şırnak Haberleri

06 Ekim 2025 22:30see145

Etkili, odaklı, kesintisiz boykot İsmail Kılıçarslan

07 Ekim 2025 04:06see145

2026 da saatler 1 saat geri alınacak mı? 9 yıldan beri Türkiye de yoktu!

05 Ekim 2025 09:16see143

Giresun’da kapatılan 9 belde için emsal karar Giresun Haberleri

05 Ekim 2025 12:17see132
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları