Misafir geldiğinde bunu yapmak aslında büyük ayıp Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Zaman değişiyor, toplumlar dönüşüyor… Ve bu değişim, en çok da günlük hayatımızdaki küçük davranışlarda kendini belli ediyor. Eskiden "ayıp" sayılan pek çok davranış, günümüzde artık yadırganmıyor hatta normal karşılanıyor. Bunların başında da misafirlik kültüründe yaşanan dönüşüm geliyor.
TELEFON DETAYIBir zamanlar, misafir eve geldiğinde televizyon ya da telefon açmak büyük bir saygısızlık olarak görülürdü. Ev halkı tüm dikkatini misafire vermek zorundaydı. Hele misafir varken yemek yerken televizyon izlemek ya da telefonda uzun konuşmalar yapmak, “ayıp” değil, terbiyesizlik sayılırdı.
Günümüzde ise tablo tamamen değişmiş durumda. Misafir geldiğinde bir yandan sohbet edilirken bir yandan da telefon ekranına bakmak, haber takip etmek ya da sosyal medyada gezinmek sıradanlaştı. Hatta birçok kişi, misafirle birlikte otururken kısa süreli telefon kullanımı konusunda kendini rahat ve haklı hissediyor.
EV SAHİBİ YEMEK YEMEZDİEskinin misafirlik anlayışında, ev sahibi yemekten çekinir, önceliği daima misafire verirdi. İkramlar özenle hazırlanır, hatta bazen evde kalan son yiyecekler bile misafire sunulurdu. Sofrada ilk lokmayı misafir almazsa kimse başlamazdı.
Bugünse bu gelenek yerini daha rahat ve eşitlikçi bir ortama bıraktı. "Herkes kendi tabağını alsın" anlayışı yaygınlaştı. Misafire özel hazırlıklar elbette hâlâ yapılıyor ama artık ev sahibinin de aynı sofrada rahatça yiyip içmesi yadırganmıyor.
Eskiden misafirlik deyince, ikramların bol, sofraların dolu dolu olması beklenirdi. İkramda kusur etmek, ev sahibinin itibarıyla doğrudan ilişkilendirilirdi. "Bir çay bile demlemeden göndermek" deyimi adeta sosyal aforoz sebebiydi.
Bugünse özellikle genç kuşakta, daha sade, doğallığı ön planda tutan bir misafirlik anlayışı oluştu. “Evde ne varsa” demek artık utanç değil, samimiyet göstergesi olarak görülüyor.
SESSİZLİK AYIPTIGeçmişte sohbetin tıkanması ya da bir anda ortamın sessizleşmesi, “ev sahibi ilgilenmiyor” gibi algılanırdı. Muhabbetin canlı tutulması, ev sahibinin görevi sayılırdı. Günümüzde ise aynı ortamda sessizce oturmak, birlikte zaman geçirmenin bir şekli olarak görülüyor. Hatta bu durum, ilişkinin samimiyet seviyesinin bir göstergesi sayılıyor.
KÜLTÜREL DÖNÜŞÜMÜN İZLERİ: NE DEĞİŞTİ?Toplumsal normlar, teknolojik gelişmeler ve bireylerin yaşam tarzlarındaki dönüşüm, misafirlik gibi köklü gelenekleri bile yeniden şekillendirdi. Artık misafirlik daha az ritüele, daha çok karşılıklı anlayış ve konfor beklentisine dayanıyor.
Bu dönüşüm, bir yönüyle bireyselleşmenin artması olarak okunabilirken, diğer yönüyle daha sade ve samimi ilişkilerin yolunu açıyor.


