Mühürlenen projenin müteahhidinden skandal açıklama: Şahan ve İmamoğlu na Çete dedi

İstanbul’un Şişli ilçesinde, kamuoyunda “Şişli’nin Kanal İstanbul’u” olarak bilinen Taş Yapı İnşaat tarafından yapılması planlanan 72 katlı rezidans projesi kamuoyunun gündemine oturmuştu.

Projeye karşı çıkan Şişli Belediyesi, inşaatı mühürlemiş, ardından yetkiler Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na devredildi. Ardından Taşyapı İnşaat İBB’ye yönelik operasyonların dosyasından şikayetçi olarak çıktı.

Projenin müteahhidi Emrullah Turanlı, inşaatın mühürlenmesinin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni şikâyet etti. Şikâyette, İBB’nin uygulamalarının hukuka aykırı olduğu ileri sürüldü. Ancak belediye yetkilileri, projede ruhsatsız yapılaşma ve imar planı ihlalleri tespit edildiğini ve müdahalelerin kamu yararı gözetilerek yapıldığını belirtti. Tutuklanan isimlerden şikayetçi olan Turanlı’nın ifadesi delil kabul edildi.

Projeyi yapan Taşyapı İnşaat'ın sahibi Turanlı tutuklu Şişli Belediye Başkanı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında skandal açıklamalarda bulundu. Turanlı katıldığı bir televizyon programında da kendisine kesilen resmi cezayı ‘rüşvet’ olarak nitelendirirken Ekrem İmamoğlu, İBB Başkanı yardımcıları ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’a “Çete üyesi” dedi.

Şişli Belediyesi, projede yapılan denetimlerde plan notlarına aykırılıklar ve yapı ruhsatı ihlalleri tespit etti. Bu doğrultuda belediye, inşaatı mühürleyerek süreci durdurdu. Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, belediyeyi sürecin dışına çıkararak projeye devam izni verdi. Bu gelişme yerel yönetimle merkezi idare arasında açık bir yetki çatışması doğurdu.

Şişli’deki 72 katlı rezidans projesi ile gündeme gelen Taş Yapı’nın geçmiş uygulamaları da dikkat çekiyor. Şirketin kamuoyunda en çok tartışılan projelerinden biri, 2004 yılında Kadıköy’deki Four Winds Park rezidansı oldu. Bu projede Taş Yapı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan aldığı izinle Maliye hazinesine ait araziye inşaat yapmak istedi. Ancak dönemin Kadıköy Belediyesi, projedeki yoğunluk artışı ve plan değişiklikleri nedeniyle projeye ruhsat vermedi. Bu süreç beş yıl sürdü.

Taş Yapı, belediyeyle mahkemelik oldu. Yargı süreci 2016 yılında tamamlandı. Mahkeme, Kadıköy Belediyesi’ni 132 milyon lira tazminat ödemeye mahkûm etti. O dönem dolar kurunun yaklaşık 3 TL olduğu göz önünde bulundurulduğunda, karar kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Dönemin Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, karara sert tepki göstererek şu açıklamalarda bulundu:

“Yaşadıklarımız tam bir akıl tutulması. Kamuyu baskı altına almaya çalışıyorlar. 100 milyon tazminat ne demek. Tüm projenin maliyeti anca bu kadar eder. Hem o ucubeleri yapacaklar hem de zarara uğradım diyecek.”

Nuhoğlu, belediyenin bilinçli şekilde sürecin dışına itildiğini ve bakanlık üzerinden özel imar ayrıcalıkları tanındığını vurguladı. Projede belediyeye iskan başvurusu yapılmadığını ve tüm sürecin belediye atlanarak yürütüldüğünü belirtti. “Söz konusu projede fazla inşaat var. İhale edildikten sonra tadilat yapıldı, ayrıcalıklı bir imar kullanıldı. Belediyeye iskan başvurmadı. Bizi es geçip Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gittiler” ifadelerini kullandı.

Mahkeme süreciyle ilgili dikkat çekici bir detay da, tazminat miktarının belirlenme şekline yönelik iddialardı. Nuhoğlu, Taş Yapı’nın mahkeme kararı önceden biliniyormuş gibi davranarak, raporlarda belirtilmeyen daha yüksek bir miktar üzerinden harç yatırarak taleplerini artırdığını ifade etti. Bu durum, sürecin ne denli tartışmalı yürütüldüğünün altını çizdi.

Taş Yapı’nın sahibi Emrullah Turanlı ise mahkeme kararının ardından yaptığı açıklamada, bu tazminat kararının “tüm siyasetçilere ve bürokratlara örnek olması” gerektiğini belirtti. Turanlı’nın açıklamaları kamuoyunda baskı ve tehdit algısına neden oldu. “Belediye beni ruhsat için 5 yıl süründürdü. Bu tazminat kararı tüm siyasetçilere, bürokratlara örnek olsun. Bu paralar milletin cebinden çıkacak,” sözleriyle projeye yönelik eleştirilerinin ardından yerel yöneticilere doğrudan mesaj verdi.

Kadıköy-Moda’daki DoubleTree by Hilton otelini 66 milyon dolara sattıktan sonra, otelin gerçek değerinin 110-120 milyon dolar olduğunu belirterek siyasetçileri ve bürokratları suçladı.

Taş Yapı’nın sahibi Emrullah Turanlı, son yıllarda kamudan aldığı yüksek bütçeli ihalelerle gündeme gelmiş bir isim. Turanlı'nın şirketi son 13 yılda toplam 16 milyar TL’nin üzerinde kamu ihalesi kazandı.
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları tarafından 19 Nisan tarihinde “Konyaray Güzergahında İlave Hat Yapılması Altyapı, Üstyapı, Sanat Yapıları ile Altgeçit Uzatılması ve Elektrifikasyon Yapım İşi” adı altında düzenlenen ihale de 1 milyar 824 milyon TL’ye Taşyapı İnşaat Taahhüt Şirketi’ne verildi.
Turanlı’nın eski ortağı Mustafa Ezici, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, Turanlı’nın FETÖ bağlantılı olduğunu ve örgütün mali işlerini yürüttüğünü iddia etmişti. Ezici, ifadesinde şu sözlere yer verdi:

“Emrullah Turanlı, 17-25 Aralık sürecinde serbest bırakıldıktan bir gün sonra Çankaya Köşkü’ne giderek Cumhurbaşkanımızla görüşmüş ve mağduriyetini anlatmıştır. Ancak ben kendisinin mağdur değil, FETÖ’nün kriptosu olduğunu ve örgütün paralarını yönettiğini düşünmekteyim.”

Öte yandan seçim öncesi Türkiye Varlık Fonu’na bağlı Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. (BOTAŞ) tarafından düzenlenen bir ihale dikkat çekti. 27 Şubat 2024 tarihinde imzalanan sözleşmeye göre, “çelik boru” alımı ihalesini 1 milyar 59 milyon TL teklif veren Tosçelik Spiral Boru Üretim ile Erciyas Çelik Boru’nun oluşturduğu iş ortaklığı kazandı.

İhaleyi alan Tosçelik Spiral Boru’nun sahibi Fuat Tosyalı’nın, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakın bir isim olduğu biliniyor. Tosyalı, aynı zamanda 2018 yılından bu yana Türkiye Varlık Fonu’nun yönetim kurulu üyeleri arasında yer alıyor. Fuat Tosyalı’nın kardeşi Mehmet Fatih Tosyalı ise AKP’li İskenderun Belediye Başkanı olarak görev yaptı.

Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, Taş Yapı’nın hayata geçirmeye çalıştığı 72 katlı rezidans projesine ilişkin açıklamasında projeye yönelik itirazlarını açık biçimde kamuoyuyla paylaştı. Başkan Şahan, projeyi “Şişli’nin Kanal İstanbul’u” olarak tanımlayarak, ilçeye geri dönülmez zararlar verecek bir yapılaşma süreciyle karşı karşıya olduklarını vurguladı.

Şahan açıklamasında, projenin sadece bir yapılaşma sorunu değil, aynı zamanda kent hakkına, yerel yönetime ve kamu iradesine yönelik bir müdahale olduğunu belirtti. Projenin planlama yetkilerinin belediyenin elinden alınarak bakanlığa devredilmesini eleştiren Şahan, “Belediyemizin bilgi ve onayı olmadan verilen bu imar kararları, kent bütünlüğünü, altyapı dengesini ve sosyal dokuyu tehdit etmektedir” ifadelerini kullandı.

Şahan, kamuoyuna yaptığı çağrıda şu ifadeleri kullandı:

“Bu proje, sadece Şişli’yi değil İstanbul’un geleceğini tehdit eden bir meseledir. Şişli halkı, gökdelenlerle kuşatılmış bir yaşam istemiyor. Biz bu projeye karşı hukuki ve idari tüm yolları kullanacağız. Amacımız, çocuklarımızın yaşayabileceği sağlıklı bir kent bırakmak.”

Belediye ayrıca projeyle ilgili hukuki süreçleri başlattığını, şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına aykırı her türlü kararın karşısında duracağını belirtti. Şahan, kentsel dönüşümün yerel yönetimlerin katılımıyla, kamu yararını esas alarak ve mahalle sakinlerinin onayıyla gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Taş Yapı’nın geliştirdiği proje, Şişli Merkez Mahallesi’nde 10619 ada 3 parselde yer alan, yaklaşık 24 bin metrekarelik bir alanı kapsıyor. Proje kapsamında yapılması planlanan yapı 72 katlı bir rezidans kulesi olacak ve bünyesinde ticaret alanları, ofisler, otel birimleri ve sosyal yaşam alanları da bulunacak. Alan, 6306 sayılı yasa kapsamında “rezerv yapı alanı” ilan edildiğinden, imar planı yapma ve inşaat ruhsatlandırma yetkisi doğrudan bakanlığa geçti.