SonTurkHaber.com
close
up
Menu

PKK’nın silahlara vedası 2026 yılına sarkacak!

Özel Kutuplaşmayacağız, kucaklaşacağız diye çağırdı: Tuzla ya on binler aktı

Bakan Yardımcısı Sayan, sahte belgelerle e imza üretilmesi sürecini anlattı

Alkollü ve ehliyetsiz sürücü ortalığı savaş alanına çevirdi VİDEO İZLE

Çankırı da, OSB deki fabrikada elektrik akımına kapılan işçi öldü Çankırı Haberleri

Sistem arızası krizi: Binlerce United Airlines uçuşları durduruldu Amerika Haberleri

Türkiye den giden boru hattı kirlendi: Romanya OHAL ilan etti Sözcü Gazetesi

Kasımpaşa, Godfried Frimpong u kadrosuna kattı!

Bingöl de nehirde mahsur kalan 5 kişi kurtarıldı

2025 yaz dönemi iller arası mazerete bağlı öğretmen atama sonuçları açıklandı: e Devlet ve MEBBİS sonuç sorgulama ekranı Son Dakika Haberleri

Üç dalgıcı adeta yuttu, kaynağı belirsiz: Başka bir dünyaya açılıyor Sözcü Gazetesi

Solskjaer: 6 ya da 7 gol atabilirdik

Tutuklamalar iyi planlanmış Sözcü Gazetesi

ABD Başkanı Trump: Putin benimle görüşmek istiyor! Zelensky le görüşmeyi kabul etmek zorunda değil ifadesini kullandı

İsraillilerden Gazze protestosu

2 çocuk annesi demeye bin şahit lazım! Berfu Yenenler den iddialı paylaşım

Akıllı telefonlar tarih oluyor Sözcü Gazetesi

Özgür Özel açıklamıştı! Avukat Mehmet Yıldırım Antalya da gözaltına alındı

Kenya da özel uçağın yerleşim alanına düşmesi sonucu 2 kişi öldü

Lokantada dehşet saçtı! Eski sevgilisini vurdu, 3 kişiyi yaraladı

Mustafa Sarp: Mourinho eleştirileri hak etti Osimhen transferi tek Arda Turan değerlendirmesi

Mustafa Sarp: Mourinho eleştirileri hak etti Osimhen transferi tek Arda Turan değerlendirmesi

SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.

Bir dönem Galatasaray forması da giyen Türk futbolunun unutulmaz isimlerinden biri olan ve kariyerine yardımcı antrenör olarak Mustafa Sarp’tan gelecekle ilgili açıklamalar geldi. Mustafa Sarp, Süper Lig’i değerlendirken Arda Turan’a da değindi. İşte Mustafa Sarp röportajı…

- Spor Arena’dan herkese merhaba. Mustafa Sarp özel röportaj konuğumuz. Hocam hoş geldiniz. Sizleri futbolculuk döneminizden biliyoruz bu spordan uzaklaşmadınız şimdi de saha kenarındasınız. Neler yapıyorsunuz?

Futbol bittikten sonra hemen sahanın kenarına geçiş yaptık. Uzun süre Bülent Korkmaz hocayla kısa bir süre Abdullah hocayla çalıştıktan sonra kendi başımıza yapmak isteğimizle bir adım attık. Bu süreçte özellikle maç izleme, oyuncu izleme ve uzun süre çalışmanın getirmiş olduğu aileden uzak kalma sebebiyle çocuklara vakit ayırıyoruz. Böyle devam ediyor.

- Son olarak Abdullah Avcı’nın yardımcılığını yaptınız. Yaklaşık 7 yıl gibi bir süreçte Bülent Korkmaz ile beraber çalıştınız. Teknik direktör olma yolunda bu iki isim size neler kattı?

Tabii ki ben bu dönemi bir staj dönemi olarak görüyorum. Oyunculuğumdan beridir sevgili Bülent Korkmaz hocayla çok özel ve yakın bir ilişkimiz vardı. Bıraktıktan sonra da hemen kendisinin yanında yardımcı antrenörlüğe başladım. 7 yıl gibi kendisiyle çok ama çok uzun ve keyifli bir süreçte çalıştık. Aslında kendisinin yanından ayrıldığımda teknik direktörlüğe başlamak için kendisinden izin istedim ve ayrıldım. Başka bir ekipte çalışmak gibi planımda yoktu projemde yoktu. Fakat Egemen Korkmaz hoca referansıyla, Abdullah hocadan böyle bir geldiğinde hem Trabzonspor camiasının büyüklüğü hem de Abdullah hocanın özellikle yardımcılarına kattığı büyük tecrübenin çok önemli olduğunu düşündüğüm için her yerde aynı şeyi ifade ediyorum. Parayla satın alamayacağım bir 8 aylık tecrübe elde ettim. Her ikisini bir araya koyduğumda şimdi çok daha özgüvenli, kafamda başka pencerelerin açıldığı rahatlıkla bu işi yapabileceğimi düşündüğüm bir tecrübe oldu benim için. İkisine de bu anlamda son derece minnettarım.

"CİDDİ ANLAMDA TECRÜBELİYİM ARTIK"
- Verebileceğiniz bir örnek var mı Bülent hocadan şunu, Abdullah hocadan şunu öğrendim gibi?

Özellikle böyle söylemek çok doğru değil çünkü o zaman iki teknik adamı birbiri ile mukayese ediyormuşuz gibi olur. Birisi Türk futbol tarihinin futbolculuk olarak yaşayan efsanesi, öyle büyük tecrübeleri var ki. Tabii ki oyunculuk ve teknik adamlık arasında çok büyük uçurum var ama futbol öyle enteresan bir oyun ki sürekli güncellenen, karşınıza o güne kadar hiç çıkmamış şeylerin çıktığı… Abdullah hocanın da ciddi bir futbol kariyeri var. Ama teknik adamlık kariyeri, oyunculuğunun çok önüne geçmiş durumda. İkisinden de özellikle şunu duydum, “Bu da bize tecrübe oldu”. Yani bu kadar ciddi kariyerleri olan iki bireyin dahi başına gelmemiş şeyler hâlâ başlarına gelebiliyorsa demek ki her an gelişime açık olup, yaşayacağınız olaylardan bir tecrübe edinebileceğiniz yani kariyerinize güvenip… Abdullah hoca 700 küsür maça çıkmış teknik adam olarak, Bülent hocanın oynadığı maç sayısı, çalıştığı teknik adamın haddi hesabı yok. Kaldırmadığı kupa yok. Bunların ikisini bir araya koyduğunda iki bireyde şunu söyleyebilir: ‘Ciddi anlamda tecrübeliyim artık’ Daha bundan fazla, kazanacaklarımın dışında ne görebilirim dememişse demek ki bu oyun sürekli güncellenen ve karşına hiç yaşamadığın şeyleri çıkartabilecek sürprizlerle dolu. Bu sebepten ötürü de ikisinden de bu ve buna benzer tecrübelerim var.

"İNŞALLAH GÜZEL BİR YERDEN BAŞLAYACAĞIZ"
- Yaklaşık 8 oldu yardımcı antrenörlüğe başlayalı. Şimdi teknik direktör olma yolunda kendinizi hazır hissediyor musunuz? Var mı plan projeler?

Tabii ki hazır hissediyorum. Hazır hissetmesem zaten böyle bir yola başvurmam. Hem iyi anlaştığım hem deneyim anlamında özel teknik adamların yanında yardımcı hoca olarak kalmaya devam ederdim. Çünkü yardımcı hoca profili olarak mütevazılık göstermeyeceğim son derece değişik meziyetlerim var özellikle iletişim konusunda, oyuncunun dilinden anlayan hâlâ yaş olarak genç olduğum için… Yardımcı antrenörlüğü, teknik adamlıktan ayıran özel bir tarafı var. Oyuncu sana daha yakın. İster istemez teknik direktör, ne kadar iletişimi kuvvetli olursa olsun. Patron olması sebebiyle, oyuncu bir mesafe koyuyor araya. Ama yardımcı hocada öyle değil, sanki ben takımın içinde top oynayan yaşlı bir oyuncuymuşum gibi. Takım kaptanıymışım gibi bir durum vardı.

Şimdi tüm bu tecrübelerle beraber, özellikle Trabzon gibi çok büyük bir camianın ve Abdullah hoca gibi bir hocayla… Yani yıllarca Bülent hocanın dışında başka bir teknik ekipte çalışmanın, farklılığını gördüm. Bülent hocanın ekibindeki, kendi üzerime düşen iş dağılımının çok daha dışında şeyler yaşadım ve tecrübe ettim. Tüm bunları bir araya koyduğunuzda ister istemez kendinize daha fazla güveniyorsunuz. Ayrıca yeni jenerasyon teknik adamların ve güncellenen futbolda artık liderlik ve iletişim en önemli iki ana konu. Biz yeni jenerasyon teknik adamların bunlara sahip olduğumuzu düşünüyorum. Ben de bunlardan bir tanesiyim. İnşallah güzel bir yerden başlayacağız.

-Var mı şu an görüştüğünüz kulüp?
Benim dememle olacak bir şey değil, küçük küçük hareketlilik oluyor. İnsanlar, teknik adamlığa geçiş yaptığımızdan haberi oldukça olacak. İnşallah önemli olan ilk adımımızın en doğru yer olması.

"SÜPER LİG'DE BAŞLAMAK EN BÜYÜK HAYALİM"
-Süper Lig’de takım çalıştırmak ister misiniz yoksa direkt bir yurt dışı hedefiniz var mı?

Yurt dışı öyle çok kolay bir şey değil. Arda Turan hocamız gitti, çok ciddi bir vizyon çok ciddi bir arka plan ciddi bir kariyer oralara gelebilmek için… Tabii ki bir şeyler ispat etmek lazım ama önce de bir isminiz olması lazım. Benim öyle de bir kariyerim yok. Fakat Süper Lig, bu işin en yüksek seviyesi. Ben 1.Lig’de sadece bir kere oynadım. Bugünün Başakşehir’i o günün İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bir şampiyonluğum var. Bir de Rizespor’da Bülent Korkmaz hoca ile antrenör olarak bir şampiyonluğum var o ligde. Yani o lige de yakınız tabii ki Süper Lig’den başlamak. Her kategorinin arasında çok ciddi kalite ve oyun farkı var. Aynı zamanda da oyuncu farkı var. Bu sebepten tabii ki Süper Lig’den başlamak en büyük hayalim.

-Sizler gibi futbolculuktan gelen yeni nesil teknik direktörler hakkında konuşalım. Emre hoca, Burak hoca, Arda Hoca… Arda Turan’a ayrı bir parantez açmak istiyorum, Eyüp’teki başarısının ardından şimdi bizi Ukrayna’da yurt dışında temsil ediyor. Arda Turan’ın başarısını nasıl buluyorsunuz?

Kimsenin yanında yardımcılık yapmadan başladı. Bunun iki türü bakış açısı var. Bir kere bu iş kağıt üzerinde hiç tecrübe edinmeden teknik adamlığa geçti hiçbir şey başaramayacak demek son derece yanlış. İşte örnek Arda Turan. Ama bunun temel sebeplerinden bir tanesi, öyle üst düzey kulüplerde öyle üst düzey teknik adamlarla çalıştı ki… Ve çok ara vermedi, bıraktıktan hemen sonra teknik direktörlüğe geçiş yaptı. Çok sıcak, ara soğumadı. Arda hocanın yüzünün soğuma gibi bir ihtimal zaten yok. Bu camianın son zamanlarda en sevilen en büyük yıldızlarından bir tanesi. Çok önemli bir iş başardı. Tabii çok kısa sürede hemen yurt dışına gitmesi bence çok iyi. O ilk adımı atmadan önce Sevgili Ergin Keleş ile beraber kendisiyle görüntülü görüştüğümde, Atletico Madrid davet etmişti kendisini. Dönme orada başla, yani orada çok seviliyorsun büyük bir saygınlığın var. Başlayacağın kategorinin hiçbir önemi yok. Ama onun kafasında başka bir kariyer planlaması vardı. Nitekim gelip Eyüpspor’da başlayıp alt ligde bir şampiyonluk ve diğer senede Süper Lig’de önemli bir sezon geçirip hemen ardından Shakhtar Donetsk’e gitti.

"SHAKHTAR DONETSK, NURİ ŞAHİN İLE DE İLGİLENDİ"
Shakhtar Donetsk, Nuri Şahin ile de ilgilendi Antalyaspor’da çalışırken. Genç, gelecek vaad eden, kariyerli ve vizyon sahibi bir teknik adam arıyordu. Ve bence buna ulaştı. Tüm kalbimle başarılar diliyorum kendisine.

-Süper Lig dersek, geride bıraktığımız sezonu değerlendirmek istiyorum. Sizin de formasını giydiğiniz Galatasaray, 25. şampiyonluğunu ilan etti. Okan Buruk ile gelen üst üste 3. şampiyonluk. Galatasaray ve Okan Buruk uyumunu nasıl değerlendiriyosunuz?

Camianın içini çok ama çok iyi bilen bireylerden biri Okan hoca. Bu anlamda en doğru tercih, aynı zamanda sadece camianın adamı olarak değil mesela en son Fenerbahçe’nin işler kötü gittiğinde İsmail Kartal seçimi, camianın çocuğu olduğu için. Fakat Okan hoca ise, Başakşehir’de şampiyonluk kazanmış kariyeri zaten yükselişte olan bir teknik adamdı. Ama camianın içinden olması, camiayı bilmesi de çok ciddi bir avantaj. Fakat Okan hocanın özellikle ilk senede yönetimle beraber çok doğru bir organizasyona imza atması, önce bir enkaz çalışması yapması sonra da çok doğru temeller atması bu 3 yıllık şampiyonluğun temel sebeplerinden biri.

"3 ŞAMPİYONLUKTA DA CİDDİ BİR OMURGA İNŞASI VAR"
Galatasaray’ın son 3 şampiyonluğunda da 3 yıl önce Okan hoca ile beraber Erden Timur, Dursun Özbek başkanlığında Galatasaray’ın ciddi bir omurga inşası var. Galatasaray’ın tüm bu başarısı, tamamıyla omurgasıyla doğru orantılı. Nelsson ve Muslera vardı, Abdülkerim önüne Torreira önüne Mertens önünde Icardi ile beraber inanılmaz derecede iyi bir omurgayla bir türlü çözemediği sağ kenar, sol bek zaafı olmasına rağmen… Sahip olduğu en iyi oyunculardan Sacha Boey’i kaybetmesi ve yerine çok daha iyi bir sağ bek bulamamasına rağmen. 3 şampiyonlukta 6 transfer döneminin 5’inde çözemediğin sağ bek problemini sadece son çeyrekte çözmüşsün. Bunların hiçbiri maç maç değerlendirdiğinde evet ama totale baktığında, Zaha, Tete, Ziyech gelmiş tutmamış; sol bek kaç tane gelmiş tutmamış. Totale baktığında bunlar hiç problem yaratmamış. İşleyiş anlamında evet sıkıntılar yaşamışsın ama totale baktığında 3 yıllık bir şampiyonluk söz konusu. İşte bunun tek sebebi, o omurganın çok güçlü olması. Şimdi bu sene muhteşem 2 transferle başladılar. Ama kaleci, 10 numara veya orta saha bunlar çok ciddi soru işaretleri Galatasaray’da. Özellikle Leroy Sane ve Osimhen transferinden sonra tüm kamuoyu sadece Galatasaray taraftarı değil, Şampiyonlar Ligi’nde Galatasaray’ın çıtayı bir üst yere koymasını bekliyor. Bunun içinde kadronun birazcık daha revize edilmesi gerekiyor.

Galatasaray’da oyuncuların yaşadığı aidiyet duygusuna en büyük örnek Osimhen diyebiliriz gibi. Birçok Avrupa kulübünden teklif almasına rağmen Galatasaray’ı tercih etti. Osimhen ve Galatasaray arasındaki bağı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türk futbol tarihindeki tek transfer Osimhen transferi. Türkiye şartlarında çok uzun zamandır iki tip yabancı transferi var. Van Persie, Drogba, Falcao, Eto gibi kariyerlerinin en sonunda bir Avrupa ülkesi, özellikle İstanbul ve büyük takım ağırlıklı. Artık kariyerlerinin son imzasını atmaya gelen, emeklilik öncesi işte o son büyük vurgun mu diyelim ona, piyangoyu almak için gelen bir transfer modeli var. Ağırlıklı olan bu. Bir de Avrupa’daki kariyerini ve mali olarak kaybetmiş olan Icardi, Sneijder, Carlos, Alex, Hagi gibi Mario Gomez gibi artık oradaki şaşalarını kaybetmiş, bir çıkış arayan. Hâlâ kendisinde bir şeyler olan ve ispat etmek isteyen ciddi anlamda da maliyetini kaybetmiş o değeri tekrar hissetmek isteyen bir oyncu, yabancı oyuncu transfer profili vardı Türkiye’de. Drogba’yı 24 yaşında Chelsea isterken ben Galatasaray’a gideceğim demedi, demezdi de. Van Persie, Arsenal’da Manchester United’da oynarken ben Fenerbahçe’de oynamak istiyorum bu yaşımda demezdi. Fakat Osimhen bunu dedi. Onun için şu ana kadarki tüm transfer politikalarının dışında. Hem maliyetiyle hem duygusuyla hem yaşı ve kariyerinin devamıyla ilgili büyük takımlar varken ‘Hayır ben Galatasaray’a gideceğim’ diyen ilk ve tek oyuncu. Tek transfer. Bu sebepten dolayı da son derece hem kıymetli hem de ciddi anlamda soru işaretli. Bu kadar ciddi maliyetlerle beraber, Allah sadece Osimhen’e değil, hiçbir oyuncuya sakatlık vermesin. Ama bununla beraber bu maliyetlerde ne performans verecek, neler yapacak? Yaptıkları yapacaklarının teminatıdır evet ama bu sene özelinde ciddi anlamda soru işareti.

- Sezona şampiyonluk parolasıyla başlayan Fenerbahçe sezonu 2. sırada tamamladı. Mourinho ile devam kararı aldı sarı lacivertliler bu kararı doğru buluyor musunuz?

Mourinho çok büyük bir isim. Bir kere geçmişiyle doğru orantılı bakıldığında saygı duymamak mümkün değil. Ama bizim ülkemize kimler kimler geldi, herkes eleştirildi. Mourinho da bu eleştirilerden nasibini alanlardan. Fenerbahçe çok büyük bir camia. Büyük bir camia olduğu içinde ister istemez hitap ettiği kesimi mutlu edemezse sansasyonu da büyük oluyor bu da son derece normal. Fakat Fenerbahçe’de şampiyonluk süresi uzadıkça, Fenerbahçe kağıt üzerinde ne kadar doğru hamle yapsa da bir türlü bunun karşılığını alamıyor. Ama yanlış hamleleri de var. Mourinho hamlesinin geçen sezonki performansla beraber doğru orantılı baktığınızda Mourinho ciddi anlamda eleştirildi ve eleştirilmeyi de hak ediyor. İki sebebi var. Kadro istikrarsızlığı ve dünyanın her yerinde, futbolun girdiği her ülkede sonuç odaklıdır olaylar. Bizim ülkemiz belki de dünyanın bu konuda başta gelen ülkesidir. Sonuç gelmediği zaman doğal olarak daha fazla eleştirildiğiniz ve okların size döndüğü bir dönem olur. Mourinho’da eleştirilecek iki şey: Kadro ve format istikrarsızlığı. Aynı değil, biri sistem biri sistem içerisinde seçtiğiniz oyuncular. Fenerbahçe’nin kadrosuna baktığında, kadro kötü veya yetersiz diyemezsin. Ayrıca Mourinho geçen sene sezon başında geldi, başkasının kurduğu kadroya da gelmedi. Kendisinin istediği oyuncular transfer edildi. Mali olarakta problemi olan bir kulüp değil Fenerbahçe.

"FENERBAHÇE'Yİ İZLERKEN BÜYÜK TAKIM OYUNU SEYREDEMİYORUM"
Böyle olunca Fenerbahçe’nin oynayamadığı büyük takım oyunu huzursuzluk yaratıyor camiasında. Ben de tarafsız bir futbolsever olarak Fenerbahçe’yi izlerken büyük takım oyunu seyredemiyorum istikrarlı bir şekilde. Bunu seyredememekte aklıma iki şey getiriyor. Hoca problemi veya oyuncu problemi. İşin teknik adamlık kısmına geçtiğinizde oyuncu veya taraftar gibi düşünmüyorsunuz. Çok farklı bir bakış açınız var. O yüzden bizim gibi insanların olduğu yerden içeriyi görmeden ‘Elinde şu oyuncu var şunu da yapamıyorsun’ gibi yorumlar sağlıklı değil. Benim de tarzım değil ama Fenerbahçe’nin kadrosuna baktığınızda oyuncuyla ilgili bir problem olduğunu söylemek mümkün değil. Söylediğimin ispatı şu, İsmail Kartallı Fenerbahçe’de en fazla ön plana çıkan oyuncular olarak Ferdi, İsmail, İrfan Can Kahveci ve Fred derim. Ferdi transfer oldu, İsmail Yüksek ve İrfan Can neredeyse sezon boyunca yoklar Fred ise geldiği günden beri en kötü sezonunu geçiriyor. Bunun üzerinden bir değerlendirme yaparsam sakat olmadığı zaman İsmail Yüksek A Milli Takım’a gidiyor son derece iyi oynuyor, İrfan Can ne zaman oyuna girse bir şey veriyor. Demek ki psikolojik olarak ve fizyolojik olarak hazır bu oyuncular. O zaman içerde başka bir sıkıntı var. Bir sezon öncesi her oyundan çıktığında ayakta alkışlanan bu 3 oyuncu, yeni sezonda bir katkı vermiyorsa o zaman sistematik olarak içeride stratejik olarak bir problem var. Bu senede bir transfer yaptı Fenerbahçe, bir temizlik yaptı. Özellikle yaş ve performans olarak istenileni alamadığı oyuncuları yolladı ve yeniden Mourinho raporuyla yeni transferlerine devam ediyor. Ne oynayacaklar, nasıl oynayacaklar merak ediyorum. Özellikle hangi formatı ve oyuncu grubunu tercih edecek? Ve oyun gücünü merak ediyorum en çok.

- Ben de bu sene ile ilgili görüşlerinizi merak ediyorum. Nasıl bir sezon izleyeceğiz sizce?
Yine Galatasaray ve Fenerbahçe arasında geçecek. Trabzonspor ve özellikle Beşiktaş, kadro kalitesi olarak diğer ikisinin çok altında. Yine Galatasaray ve Fenerbahçe arasında iki takımlı bir lig izleyeceğiz yukarısı için konuşuyorum. Galatasaray, genel hatlarıyla kadrosunu kormuş sistemi ve temposu olan hücum hattına 2 önemli transfer yaparak çok daha güçlendirdi. Özellikle Icardi’nin dönmesiyle işler orada daha da karışacak. Ama kaleci, orta saha ve savunmaya ciddi takviyeler yapmazsa çok sıkıntı yaşayabilir. Fenerbahçe ise bir türlü omurgasını inşa edememenin sıkıntısını yaşıyor. Skriniar transferi çok önemli, Archie Brown, John Duran ciddi transfer bunlar. Ama az önce bahsettiğim saha içi organizasyon sıkıntısıyla bu oyuncu grubu ne verecek çok ciddi bir soru işareti de Fenerbahçe’de var.

-Sizin de formasını giydiğiniz Bursaspor, 3.Lig’in şampiyonu oldu. Sezon içerisinde de birçok kez seyirci rekoru kırıldı. Sizce Bursaspor, yeniden Süper Lig’e dönebilir mi?

Bunların hepsi yönetimle alakalı. Bunlardan, temel futbolun problemlerinden bahsettiğimde çok üzülüyorum. Türkiye Cumhuriyeti’nin en güzel 2 futbol şehri Bursaspor ve Eskişehirspor ikisi de iki direğin içine çarptı inşallah çıkacaklar. Biri amatör ligde şampiyon oldu tekrar profesyonel liglere döndü, diğeri 3. Lig’de şampiyon oldu. Bunların hepsinin sebebi yanlış yönetilmek ve mali bütçeyi düzgün yönetememekten. Bursaspor ve Eskişehirspor başta olmak üzere Ankaragücü… Bunlar çok ciddi seyircileri olan çok özel camialar çok özel seyirciler. Ben zaten Bursaspor’un formasını giydim. Muhteşem bir seyircisi var muhteşem bir futbol şehri üzülmemek elde değil ama futbolu yönetenler üzülmüyor biz de fazla bir şey söyleyemiyoruz.

Hazırsanız quizlere geçelim.

Futbolculuk mu Teknik Direktörlük mü?

Futbolculuk.

- Neden hocam?

Tartışmasız. Bilsem 55 yaşına kadar oynardım, 33’te bıraktım… Teknik adamlık yok yok hiç yani. Çünkü orada kendinden sorumlusun. Ben lider vasıflı ve aidiyet duygusu olan bir oyuncuydum. Ama ona rağmen yine de kendinden sorumlusun. Teknik adamlıkta öyle değil. Koca bir camianın, bizim ülkemizde maalesef, sadece sahanın içi senin olması gerekiyor ancak saha dışıyla da uğraşıyorsun bu ülkede. Çok fark var, uçurum var arada.

En unutamadığınız gol?

Bursaspor - Galatasaray. Bursaspor forması altında, kariyer golümdür zaten o. Bende de görüntüsü var. Teksas tribününden çekilmiş, Galatasaray atak yaparken on sekizin içindeyim. Yayıncı kuruluş maçı verirken topun bulunduğu yerler çekildiği için topun olmadığı yer gözükmüyor. Kaleci Ivankov, topu Yusuf abiye eliyle oynadığında kendi on sekizimin içindeyim. Savunma yapıyoruz çünkü. Ve rakip on sekizin üzerinde gol vuruşu yaptım yani. Yaklaşık 65-70 metrelik bir depara tekabül ediyor. Ondan sonra da full olan stat yıkılıyor tabii ki. En güzel ve en önemli goldür benim için.

En unutamadığınız maç?

Kayseri Erciyes - Rizespor. Küme düştük. 2 penaltı, 9 kişi kalmış rakip… Hâlâ konuşurken tüylerim diken diken olur.

En üzüldüğünüz maç?

Aynısı.

Çalıştığınız en iyi teknik direktör? (Futbolcuyken)

Çok değerli teknik adamlarla çalıştım. Tek bir isim söylemek çok büyük haksızlık olur ama benim futbolculuğumda da, Süper Lig futbolcusu olmam da da çok büyük pay sahibi olduğu için kendisini söyleyeceğim. Yoksa Ertuğrul hoca var, Bülent Korkmaz hoca benim kariyerimde sıçrama yaptığım yer. Az da olsa Fatih hoca var. Ama Samet Aybaba. Samet hoca, Ankaraspor’da beni ilk Süper Lig’e alan hoca. O dönem Hürriyet Gücer oynar ben bekler, ben oynardım Hürriyet beklerdi. Genç hastasıdır. Her gittiği kulüpte mutlaka genç oyuncuya şans verir. Kendisi ayrıldıktan sonra o genç oyuncu devam edebiliyorsa mutlaka Süper Lig oyuncusu olmuştur. Bugün Semih Kılıçsoy ve Mustafa Hekimoğlu’nun geldiği yer tamamen Samet Aybaba başarısıdır. Samet Aybaba gibi bir ismin, Türk futbolunun geleceği için ısrarla ‘İşte alt yapılara önem vermemiz lazım, genç oyuncular lazım’ diye ısrarla bahseden fakat bunları hayata bir türlü sokmayan yöneticilerin, can simidiyle sarılması gereken bir teknik adam. Onun için cevabım Samet Aybaba.

En iyi anlaştığınız takım arkadaşınız?

Çok var ama Erman Özgür çok özeldir benim için.

En anlaşamadığınız takım arkadaşınız?

Çok düşünmem lazım onu. Hiç öyle özel birisi yok, anlaşamamazlık yaşadığım… Sevmeyenim yoktur, benden nefret eden vardır ama anlaşmamak, sahanın içinde kavga ettiğim yoktur.

Sahada sizi en çok zorlayan oyuncu?

Güzel soru. Alex aslında tutulması, marke edilmesi çok kolay oyuncuydu ama enteresan bir yapısı vardı. 2-3 adımda kayboluyordu. Alanzinho ile birkaç defa karşılıklı oynadık. Acayip çabuk, kısa boylu. O öyle. Jaja mesela çok özel oyuncuydu. Çok kolay kolay oyuncular değildi.

Çalıştırdığınız en çalışkan oyuncu?

Antalya’da öyle çok çalışkan oyuncu yoktu. Alanya’ya gittik hepsi çalışıyordu özellikle hiç çalışmayan veya böyle çok çalışan yoktu. Konya’da Guilherme çok çalışkan bir çocuktu. Skubic var. Hasta ama o zaten o da çok çalışmaktan gına geldi 33 yaşında futbolu bıraktı. Çift antrenman yapardık, Skubic çıkar öğlenin sıcağında bir de kendisi antrenman yapardı.

Sizi en çok sinirlendiren oyuncu?

Ayhan abiyle oynarken karşılıklı o sinirlendirirdi beni. Karakter olarak çok severim çok özeldir benim için. Ben genelde kaostan beslenen bir insan olduğum için sahanın içinde hep sinirli ve agresif olurdum.

En çok etkilendiğiniz stadyum?

Erciyes forması giyerken, Bursa Atatürk Stadyumu’nun atmosferi ki full değildi. Çok etkilenmiştim. Çok güzel stadyumdu çokta içimden geçirdim itiraf ediyorum ‘Bu seyircinin önünde oynamak ne güzel bir şeydir’ diye. Ama 4 büyüklerin bütün atmosferi… Eski Avni Aker, şimdi stadyumlarımız değişti. Eski Ali Sami Yen ki benim çocukluğumun geçtiği bir yer atmosfer olarak müthiş bir yer. Şükrü Saraçoğlu, oldum olası… Ama dürüst olmak gerekirse bunların arasında İnönü Stadı. Beşiktaş seyircisinin tribün artısıyla bir tık daha önde olabilir. Her takımın seyircisi çok özel ama Bursa Stadı ve Beşiktaş Stadı diyebilirim.

En beğendiğiniz yerli hoca?

Okan Buruk, Abdullah Avcı.

Hayatınızın en mutlu anı?

Galatasaray’a attığım imzadır büyük ihtimalle. Kendi duygumdan ziyade hasta bir Galatasaraylı babanın oğluyum ve Doğu’dan Galatasaray’ı canlı izlemek için göç etmiş bir babanın oğlunun formasını giyerek Ali Sami Yen’e maça gitme gururunu yaşatmanın ne olduğunu kimse bilmez. Anlatmakla da kimse anlamaz. Onun için bu cevabı verebilirim.

En son güncellemeleri ve haberleri takip etmek için SonTurkHaber.com'ı izlemeye devam edin, biz durumu takip ediyor ve en güncel bilgileri sunuyoruz.
seeGörüntülenme:74
embedKaynak:https://hurriyet.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 08 Ağustos 2025 13:57 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

PKK’nın silahlara vedası 2026 yılına sarkacak!

07 Ağustos 2025 05:12see171

Özel Kutuplaşmayacağız, kucaklaşacağız diye çağırdı: Tuzla ya on binler aktı

06 Ağustos 2025 20:12see168

Bakan Yardımcısı Sayan, sahte belgelerle e imza üretilmesi sürecini anlattı

07 Ağustos 2025 16:59see113

Alkollü ve ehliyetsiz sürücü ortalığı savaş alanına çevirdi VİDEO İZLE

06 Ağustos 2025 17:54see112

Çankırı da, OSB deki fabrikada elektrik akımına kapılan işçi öldü Çankırı Haberleri

07 Ağustos 2025 00:01see112

Sistem arızası krizi: Binlerce United Airlines uçuşları durduruldu Amerika Haberleri

07 Ağustos 2025 08:23see112

Türkiye den giden boru hattı kirlendi: Romanya OHAL ilan etti Sözcü Gazetesi

07 Ağustos 2025 08:07see112

Kasımpaşa, Godfried Frimpong u kadrosuna kattı!

07 Ağustos 2025 21:34see111

Bingöl de nehirde mahsur kalan 5 kişi kurtarıldı

08 Ağustos 2025 01:40see111

2025 yaz dönemi iller arası mazerete bağlı öğretmen atama sonuçları açıklandı: e Devlet ve MEBBİS sonuç sorgulama ekranı Son Dakika Haberleri

06 Ağustos 2025 19:10see111

Üç dalgıcı adeta yuttu, kaynağı belirsiz: Başka bir dünyaya açılıyor Sözcü Gazetesi

07 Ağustos 2025 16:45see111

Solskjaer: 6 ya da 7 gol atabilirdik

08 Ağustos 2025 01:50see111

Tutuklamalar iyi planlanmış Sözcü Gazetesi

07 Ağustos 2025 05:32see110

ABD Başkanı Trump: Putin benimle görüşmek istiyor! Zelensky le görüşmeyi kabul etmek zorunda değil ifadesini kullandı

07 Ağustos 2025 23:57see110

İsraillilerden Gazze protestosu

06 Ağustos 2025 23:57see110

2 çocuk annesi demeye bin şahit lazım! Berfu Yenenler den iddialı paylaşım

06 Ağustos 2025 20:57see110

Akıllı telefonlar tarih oluyor Sözcü Gazetesi

07 Ağustos 2025 08:34see110

Özgür Özel açıklamıştı! Avukat Mehmet Yıldırım Antalya da gözaltına alındı

07 Ağustos 2025 23:37see110

Kenya da özel uçağın yerleşim alanına düşmesi sonucu 2 kişi öldü

08 Ağustos 2025 06:25see109

Lokantada dehşet saçtı! Eski sevgilisini vurdu, 3 kişiyi yaraladı

07 Ağustos 2025 08:39see109
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları