Nefes yazarı: Bir edebiyatçının Türk Telekom’a atanması ile milyarlarca dolarlık kamu varlığının ihalesiz devredilmesi arasındaki o görünmez bağ çok bariz değil mi?
T24 sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Türk Telekom'un sabit hizmetler imtiyazının ihalesiz şekilde uzatılmasını eleştiren Nefes yazarı Murat Muratoğlu, Türk Telekom’da vefat eden Yiğit Bulut’un koltuğuna Prof. Dr. İskender Pala’nın gelmesini hatırlattı. Muratoğlu, “Bir edebiyatçının teknoloji devine atanması ile milyarlarca dolarlık kamu varlığının ihalesiz ve olması gereken fiyatın 6’da 1’ine devredilmesi arasındaki o görünmez bağ çok bariz değil mi?” diye sordu.
İskender Pala’nın Divan Edebiyatı alanında profesör unvanına sahip bir akademisyen olduğuna işaret eden Muratoğlu, “Özellikle Osmanlı dönemini konu alan romanlarıyla tanınan bir yazar. Peki, bir edebiyat profesörünün Türk Telekom gibi bir teknoloji deviyle ne ilgisi olabilir? Elbette hiçbir ilgisi yok!” diye yazdı.
“İşin daha da düşündürücü yanı, bu atamanın Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın önerisiyle gerçekleşmiş olması” diyen Muratoğlu, devamında şunları kaydetti:
“Yani Mehmet Şimşek’in tavsiyesi… Öyle olmalı yani! O koltuk aynı zamanda Hazine’nin B Grubu pay ve C Grubu “altın hisse” ile veto yetkisinin sahibi… Yani? Şimşek’in etki alanının, bazı stratejik koltukların dağıtımında ağırlığının olmadığının net göstergesi…
Atamayı trajikomik kılan ise Prof. Dr. Pala’nın edebi çalışmalarının temelinde ilahi adalet, kul hakkı ve Allah aşkı gibi kavramların yer alması…
Bir edebiyatçının teknoloji devine atanması ile milyarlarca dolarlık kamu varlığının ihalesiz ve olması gereken fiyatın 6’da 1’ine devredilmesi arasındaki o görünmez bağ çok bariz değil mi? Türk Telekom’u bir teknoloji şirketi veya kamuya kâr etmesi gereken bir varlık olarak değil devasa bir kaynak havuzu olarak kullanmak asıl dertleri…”
Yazının tamamını okumak için .


