Oğlu yol verme kavgasında öldürülen baba: Bir Hakan, bir Ahmet daha gitmesin
Dha sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Olay, geçen pazar gece saatlerinde Etlik Mahallesi Adnan Yüksel Caddesi’nde meydana geldi. Çiğ köfte dükkanı işleten Hakan Çakır'ın annesi ve kız kardeşi dükkandan eve giderken merdivende oturan Taha Z. (14) ve Samet Z. (17) kardeşler ile yol verme meselesi yüzünden tartıştı. Hakan Çakır, 15 yaşındaki kız kardeşi ve annesine sözlü tacizde bulunan kişilerle çıkan kavgada bıçaklanarak öldürüldü. Kavgada ağabey Hakkı Can Çakır ve babası Şahin Çakır ise bıçaklanarak yaralandı. Olaya karışan Taha Z. ve Samet Z. kardeşler ile ağabeyleri Emir Z. (19) ve babaları Cemal Z. (45) ile U.K. gözaltına alındı. Baba ve 3 kardeş tutuklanırken, ailenin sosyal medyada uzun namlulu silah, tabanca, kılıç ve bıçaklarla çektirdikleri fotoğraf ve videolar tepki topladı.

(Fotoğrafta: Şahin Çakır)
'10-15 KİŞİ SALLAMA BIÇAKLARLA GELDİ'
DHA'nın gündeme getirdiği olay sonrası yaralanan baba Şahin Çakır (53) ve ağabey Hakkı Can Çakır ilk kez konuştu. Şahin Çakır, oğullarının 1 ay önce çiğ köfte dükkanı açtığını belirterek, "Olay gecesi annesi ve kız kardeşi oğullarının yanında 24.00'e kadar duruyor, 24.00'den sonra evlerine geçiyorlar. O sırada ben evdeydim, akrabam ziyarete gelmişti. Eve de 200 metre mesafeleri var. Bu sırada kızımla eski eşim eve geçmek için bu merdivenlerden aşağıya gidiyor. Geçerken bunlara laf atmışlar, sözlü tacizde bulunmuşlar. Kızım da korkmuş; 15 yaşında. Bu taciz biraz uzun sürünce kızım hemen ağabeyi Hakan'ı aramış. Hakan da tek başına gelip, 'Oğlum ne oluyor, anneniz yaşındaki kişilere sözlü taciz olur mu' falan filan derken o ara onlar kalkmış ayağa, bunun üzerine yürümüşler. Ondan sonra biz bağrışmayı, çağrışmayı duyduk.

Hemen büyük oğlum koştu, benim yanımdaki misafir koştu, ben koştum. Baktım çocuklar; tuttum, 'Oğlum gidin şuradan, bela çıkarmayın' dedim. Tuttum bunu, savurdum yolun ortasına, uzaklaştı bizden. '5 dakikaya göreceksiniz siz' diye tehdit edip, küfürler savurup gitti. 'Git bela arama, biz belalı insanlar değiliz' dedim. Herkes hazır mı bekliyordu ne; 5 dakika geçmeden 10-15 kişi merdivenden sallama bıçaklarla geldiler. Yola baktım, yoldan da bir o kadar kişi var. Babaları en önde, elinde sallama var. Öbür çocukların ellerinde bıçak, birinde bu ekmek bıçağı falan var. Döner bıçağı babasındaydı. Çocuklarda küçük bıçaklar vardı hepsinde. Babası bıçağı sallayarak bizim üzerimize geldi. Ben Hakan'ı hiç göremedim. En son gördüğümde oğlum Hakkı Can, babalarından bıçağı almaya çalışıyordu. O sırada, arkadan elinde bıçakla gelen birisi vardı. Ben de hemen oğlumun önüne atladım. O ara ben bıçak yemişim herhalde. Bizim elimizde hiçbir şey yoktu. Ne sopamız var ne başka bir şey. Beklemediğimiz bir anda bastırdılar. Orada 10 dakika bir arbede yaşandı. Herkes polis arıyor, emniyetten gelen yok. 112'yi aradılar, ambulans yok. Hepimiz yerdeyiz; benim misafirim dahi bıçak yedi" ifadelerini kullandı.

'20 TANE DOSYASI VAR; DIŞARIDA BENİM OĞLUMU ÖLDÜRÜYOR'
Baba Çakır, kendilerine saldıranların çete olduğunu, bir anda bıçak ve sallamalarla geldiklerini belirterek, "Bu ikinci Ahmet Minguzzi olayı. İstanbul’daki Ahmet Minguzzi olayını unutmadan benim oğlum çıktı. Buradan bakanlarımıza sesleniyorum. Bu cezalara bir el atın, çocukların yaşı küçük diye ortada gezdirmeyin, çıkartmayın lütfen. Meclis'ten kanun mu çıkacak, ne olacaksa olsun değişsin bu. Bir Hakan, bir Ahmet daha gitmesin. İçimiz yanıyor yahu. Kimseyi yaşı ufak diye içeriden çıkarmayın lütfen. Bizim böyle çetelerle, metelerle işimiz olmaz. Böyle satırlarla, bıçaklarla kavga mı olur ya? 20 kişiye 4 kişiyiz ya. Allah'tan korkun yani biraz da. Sosyal medyada paylaşımları var; arabanın içinde silahlar, bıçaklar. Bunlar hala dışarıda. En küçük 14 yaşındaki çocuğun 20 tane dosyası var. Bu çocuk dışarıda benim oğlumu öldürüyor. Bu nedir, niye dışarıda bu çocuk? Birisi şartlı tahliyeden dışarıdaymış, daha yeni çıkmış. E bu niye dışarıda? Bu kadar suçlar, görüntüler ellerinizdeyken niye salınıyor bu insanlar? Ne yapacağım ben şimdi? Benim 23 yaşında delikanlım gitti. Bu çocukları suça kim sürüklüyor; babası başında. Ben de bir babayım; 3 tane yavrum var. Birini verdim onların yüzünden. O baba da öyle olsun. Babası başta sallamayla geliyor. Babası çıksa efendice gelse, 'Ne oldu kardeşim, bir şey mi var?' diye sorsa, oturtur çiğ köftesini yedirir, sarılarak gönderirim. Ben böyle bir adamım; kavga nedir bilmem, kaçarım ya. Ama kavganın içinde kendimizi bulduk. Benim çocuğum haklı da olsa, haksız da olsa ben ondan özür dilerim, gönderirdim. Bundan sonra tabi ki yargıya güveniyoruz. Bunların çıkmaması için ne yapılacaksa ben de elimden geleni yapacağım, artı Adalet Bakanının yapmasını istiyorum. Hakanlarımız gitmesin lütfen. Kanunlarınızı tekrar değiştirin. Yok 14 yaşında; iyi o zaman herkes 14 yaşındaki çocuğa versin bıçağı, çıksın sokakta dayılık yapsın. Herkesi bıçaklıyorlar, üç ay sonra çıkıyorlar. Ondan sonra bir başka vatandaşın çocuğu. Yazık günahtır" dedi.

'PİŞMANLIK DENEN BİR ŞEYLERİ YOK'
Baba Çakır, yetkililerden Suça Sürüklenen Çocuk (SSÇ) düzenlemesinde değişiklik yapılmasını isteyerek, "Bir can öldürmenin bedeli 3 ay, 5 ay, 5 sene mi? Ben oğlumu bu yaşına getirmek için 23 yıl fedakarlık ettim. Duyun beni artık, içim yanıyor. Hala yanımızda pişmiş pişmiş gülüyorlar. Bu kadar utanç yok insanlarda, hiçbir pişmanlıkları yok. İyi oldu der gibi birbirlerine bakıyorlar. Karşısında sevgilisi; elleri kelepçeli şaka yapıyor. Benim çocuğum gitmiş, benim utanacak bir şeyim yok ama biz kafamız önümüzde dururken onlar kahkaha içinde gülüyorlar. Bu kadar pişkinlik olmaz. Pişmanlık denen bir şey yok; nasıl olsa çıkacağım der gibi bakıyorlar. Bunu da devletimizden istiyoruz; çıkmasınlar. Oraya giren insan, bu kelepçe takıldığı zaman 'eyvah benim hayatım söndü' desin. Suç işleyenlere bunu yapın lütfen" diye konuştu.

(Fotoğrafta: Emir Z. ve babası Cemal Z.)
Hakkı Can Çakır da "Olay bir anda gelişti. Ben babaların elindeki bıçağı tutarken 3 kardeş de arkamızdan hem beni hem kardeşimi bıçakladı. Hatta kardeşleri, 'Biz ona soktuk' diyordu orada. 10-15 kişilerdi; ama tek gördüğümüz o aile. Kardeşimi düşerken gördüm en son. Anlam veremedik. Yaşları küçük diye, 'gidin kavga yok' dememize rağmen halen ellerinde bıçaklarla geldiler. Ben kardeşimin düştüğünü görünce yanına gittim, ben de yaralandığım için yanına düşmüşüm. Sonrasını hatırlamıyorum. Kardeşimin vefatını hastaneden taburcu olunca öğrendim" dedi.

(Fotoğrafta: Hakan Çakır)
KILIÇLI KAVGA GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI
Öte yandan, olaydan bir süre önce aynı grubun düğün sonrası sokakta eğlenen başka bir grupla kavga ettiği görüntüler ortaya çıktı. Görüntülerde, 10-15 kişilik grubun ara sokaktan çıktığı, en önde Emir Z. ve Samet Z.'nin bulunduğu ve düğün sonrası sokakta eğlenen başka bir gruba laf attıkları ve Emir Z.'nin, 'Aşağıdan mevzudan geliyoruz' dediği ve kardeşi Samet Z.'nin de pantolonundan kılıç çıkardığı görüldü.


