Öğrenciler, yenilikçi projeleriyle 9’uncu UMakerFest’te yarıştı

Türkiye’nin farklı illerinde öğrenim gören Uğur Okulları öğrencilerinin yıl boyunca Bilgi ve İletişim Teknolojileri derslerinde edindikleri bilgilerle geliştirdikleri fikirler, ‘Sorumlu Üretim ve Tüketim’ teması ile UMakerFest organizasyonunda yarıştı. Bu yıl Bahçeşehir Üniversitesi Future Kampüs Kemerburgaz’da 9’uncusu düzenlenen yarışma, 254 öğrenciden oluşan 64 takımın katılımıyla gerçekleştirildi. Öğrenciler, etkinlik kapsamında el becerileri, inovasyon yetenekleri ve problem çözme becerilerinin geliştirilmesi için fırsat buldu. Birleşmiş Milletler’in (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na uygun temalara sahip, ‘Keşfet, Tasarla, Üret’ felsefesiyle 10 farklı başvuru alanında yenilikçi çözümler ve projeler geliştirildi. Öğrencilerin projeleri akademisyenler ile sektörün önde gelen isimlerinden oluşan jüri üyeleri tarafından değerlendirildi. Etkinlik sonunda kazanan yarışmacılar açıklanarak ödüller sahiplerini buldu.

KURT: BİLGİYİ UYGULAYARAK ÖĞRETİYORUZ

Öğrencilerin etkinlik sürecinde önemli kazanımlar elde ettiğini söyleyen Uğur Okulları Genel Müdür Yardımcısı Adil Kurt, “Birlikte çalışmayı, birlikte üretmeyi, hata yapmayı ve hatalardan ders çıkarmayı deneyimliyorlar. Öğrenmenin temel noktası da zaten budur: Hata yaparak, hatayı düzelterek öğrenmek. Projelerin içerisinde zaman zaman başarısız olsalar da bu da bir öğrenme sürecidir. Hatta bazen başarısızlık bile başarıya giden bir adımdır. Tüm bunların yanında bir takım olarak çalışarak, ülke ve gelecek adına sürdürülebilir bir yaşamın temelini atmış oluyorlar. Bizim tek hedefimiz; öğrenciyi bilimsel gelişmelere açık, donanımlı bireyler olarak yetiştirmek. Gelecekte hangi mesleği seçerlerse seçsinler, o mesleğin alt yapısındaki temel düşünce sistemini bu projeler sayesinde edinmiş olmalarını istiyoruz. Bilgiyi sadece düz bir şekilde öğretmek yerine; uygulayarak, keşfederek, tasarlayarak ve sonrasında üreterek öğrenmelerini sağlıyoruz. Ürettiklerini somut bir şekilde gördüklerinde, üniversiteye çok daha güçlü bir altyapıyla başlamış oluyorlar. Üniversitede bu temeli geliştirip, hayata donanımlı bir birey olarak atılmalarını hedefliyoruz” diye konuştu.

DİVRİK: TAKIM RUHU, YARATICILIK VE TEKNOLOJİ BİR ARADA

Etkinlikle ilgili açıklamalarda bulunan Uğur Okulları Genel Müdür Yardımcısı Ebru Divrik, “Bu yıl da ‘Sorumlu Üretim ve Tüketim’ teması kapsamında ‘Harekete Geç’ projemizi hayata geçirdik. Türkiye genelindeki Uğur Okullarının farklı kampüslerinden öğrencilerimizi Bahçeşehir Üniversitemizde bir araya getirdik. Etkinliğimize 64 takım ve yaklaşık 300 öğrenci katıldı. Öğrencilerimiz, bir yıl boyunca Bilgi ve İletişim Teknolojileri derslerinde öğrendikleri robotik kodlama, oyun tasarımı, animasyon gibi alanlardaki çalışmalarını projelere dönüştürdüler. Bu etkinlikteki temel hedefimiz; öğrencilerimizin eleştirel düşünme becerilerini ve yaratıcılıklarını geliştirmek. Aynı zamanda sunum becerilerini artırmak ve takım çalışmasıyla 21’inci yüzyıl becerilerini pekiştirmelerini sağlamak” dedi.

ÖĞRENCİLER PROJELERİNİ ANLATTI

Projesi için 3 kişiyle yaklaşık 2-3 aydır çalıştığını anlatan 6’ncı sınıf öğrencisi Zeynep Eda Yurttaş, “Biz öncelikle Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ne uygun bir uygulama geliştirdik. Bu uygulama üç bölümden oluşuyor: dersler, değerler eğitimi ve avatar kısmı. Dersler bölümünde normal konu anlatımları ve sesli anlatımlar yer alıyor. Değerler eğitimi kısmında ise hikayeler, masallar ve oyunlar bulunuyor. Avatar bölümünde ise öğrenciler, uygulama içindeki etkinliklerden kazandıkları puanlarla avatarlarına yeni kıyafetler alabiliyorlar. Böylece öğrenciler hem ders çalışmaya motive oluyor hem de değerler eğitimindeki kazanımları benimsemiş oluyorlar. Hedefimiz, daha fazla kişiye ulaşmak ve iyi bir ödül kazanmak” ifadelerini kullandı.

Deprem ve sel felaketlerine karşı geliştirdiği Texagon projesinin detaylarını aktaran 6’ncı sınıf öğrencisi Yusuf Engin Kılıç, “Projemiz, hem sele hem depreme dayanıklı bir ev yapmayı amaçlıyor. Depreme dayanıklılık için binada bazı süspansiyon sistemleri kullanılıyor. Aynı zamanda altıgen tuğlalardan bina inşa ediliyor. Altıgen şekli, depreme karşı dayanıklı olmasıyla biliniyor. Sele karşı dayanıklılık için ise evin etrafına sensörler yerleştirildi. Sensörlerden biri tetiklendiğinde beş saniyelik bir alarm çalıyor. Kapılar otomatik olarak kapanıp kilitlenerek insanların güvenli şekilde çıkması için zaman sağlanıyor. 6 Şubat’ta yaşanan depremler ve son dönemde İstanbul’da meydana gelen sarsıntılar nedeniyle projenin önemi daha da arttı. Proje üzerinde 4 kişi çalıştı ve toplamda yaklaşık 1 buçuk - 2 ay sürdü” dedi.

Etkinlikte maaş hesaplama uygulaması projesiyle yarışan 6’ncı sınıf öğrencisi Mustafa Emeksizoğlu, “Çocuklar ve yaşlılar için geliştirdiğimiz maaş hesaplama uygulaması sayesinde paralarını nasıl harcayacaklarını öğrenebilecekler. Bazı çocuklar paralarını nasıl harcayacaklarını bilmiyor ve tutumlu davranamıyorlar. Bu uygulamayla gereksiz yere çok para harcamanın ve borçlanmanın önüne geçiyoruz. Çocukları bilinçlendirmeyi hedefliyoruz. Uygulamanın içinde, yaşlılar ve çocukların daha kolay anlayabilmesi için basit bir arayüz bulunuyor. Örneğin, uygulamada yemek ve isteklerimiz için harcadığımız parayı girdiğimiz bölümler var. Bu girdilerden sonra ‘Başla’ butonuna tıkladığımızda, dört haftalık bir özet sunuluyor. Dört hafta sonunda paramız az ise ‘Bütçenizi gözden geçirin’ uyarısı veriliyor; eğer paramız yeterliyse ve tutumlu davranıyorsak, ‘Bütçeniz gayet iyi, tutumlusunuz’ mesajı gösteriliyor” diye konuştu.