Oğuz Murat Aci nin eşi Şükriye Aci tazminat sürecini SÖZCÜ TV de anlattı! Oğlumun hakkını yedirmem Sözcü Gazetesi

İstanbul Eyüpsultan'da ehliyetsiz kullandığı araçla Oğuz Murat Aci’nin ölümüne sebep olan 17 yaşındaki Timur Cihantimur hakkındaki soruşturmada Aci’nin dosyada müşteki olarak bulunan eşi Şükriye Aci ve kazada yaralanan tüm müştekiler maddi ve manevi zararlarının giderildiğini gerekçe göstererek şikayetlerinden vazgeçti.

Anne Şükriye Aci tazminat sürecini SÖZCÜ TV'de Serap Belovacıklı'nın sunduğu Haber Saati programında anlattı

İddiaları kabul etmediğini söyleyen Şükriye Aci, "Eşimin vefatından sonra altı ay boyunca hiçbir şekilde hukuki anlamda bilgilendirme almadım. Hepsi kayınpederin yönetimindeydi. Ne derlerse onu yaptım." dedi.

"OĞLUMUN HAKKINI YEDİRMEM"

6 ay boyunca aile tarafından hukuki sürece dair bilgilendirilmediğini söyleyen Aci, sözlerine şöyle devam etti:

"6 ayın sonunda avukatlar tarafından çağırıldım. Konuşma şöyle oldu, Hacı Bey bana dedi ki, "Biz görüşme yaptık bize belli bir para teklif edildi. 50-55 milyon kadar. Fevri davranma oğlunu düşün. Böyle bir taleple gelirlerse bunu düşünelim" dedi. O güne kadar benimle herhangi bir konuşması olmadı. Onun ofisine gittim. Ortağı Burak Bey de vardı. Biz bunları konuşurken Burak bey benim bir şeyden haberim olmadığını fark edince bana ulaştı. Ben de bunları öğrenince arkamdan iş çevrildiğini, para pazarlığı yapıldığını öğrenince ne yapabiliriz düşündük Burak beyle. Hacı beyin ofisine gittim. Bunu konuştuk. Sonrasında öğrendim ki para paylaşımı aile içinde yapılmış. Ben ve oğlum dışında herkese pay biçilmiş. Hacı beye şunu söyledim, 6 ay boyunca benimle konuşmadınız şimdi bu konuda geliyorsunuz. Oğlumun hakkı olan bu para konuşuluyorsa bilin ben oğlumun hakkını yedirmem dedim."

"ANNEMİN EVİ BEŞ DAKİKAYDI KİMSE GELMEDİ"

Şükriye Aci sözlerine şöyle devam etti:

"Tüm gazetecilere ben oğlumu alıp gitmişim vs diyorlar. Ben ihtiyacım olduğu için anneme gittim. Ben de dedim ki yani artık ben kendi yoluma bakacağım. Oğlumun hakkını yemelerine izin vermeyeceğim dedim. Bir avukat tuttum. Dosyaya bir baktık ki dosyaya tek bir dilekçe sunulmuş. Hacı bey hiçbir dilekçe bile sunmamış."

"DÜNE KADAR TAZMİNATA YANAŞMAMIŞTIM"

"Ben hukuki sürecime başladım aylardır devam ediyorum. Savcılığa taleplerde bulunduk. Karşı tarafta benimle uzlaşmak istediklerini söylediler. Avukatımla görüştüler. Ben düne kadar yanaşmamıştım. Bu süre zarfında annemle kalırken benim kendi mallarımı eşimin ailesi almaya kalktı. Şu anda da ithamlarda bulunuyorlar. Eşimin arabasını benden habersiz sattı. Eşimden kalan hayat sigortası parasını benden borç diye aldı. Burak beyi azletmem karşılığında geri verdi. Bizim zaten arabamız vardı. Ben arabamı kendim aldım. Paramın üzerine kredi çekip araba aldım. Hayat sigortasından kalan para üzerine birikim koyup ev aldım."

"ZATEN ALACAĞIM PARAYI ŞİMDİ TAZMN ETTİM"

"Ekonomik sıkıntımdan dolayı değil ben zaten işe başladım ama sadece eşimin ailesi tarafından çok yıprandım ve 3-4 sene sürecek davayı kaldıracak psikolojim kalmadığı için o zaman alacağım parayı şimdi alıp çekildim. Kimseyi affettiğim yok benim hayatım dağıldı. Manevi olarak da hiçbir para bu acıyı gideremez. Ben yarın öbür gün maddi manevi tazminat talebinde bulunma hakkımdan vazgeçiyorum demek istedim."

"ÇOCUĞUMU GÖRÜŞTÜRMEYECEĞİM"

"Kimse manevi anlamda bir şeyi gideremez. Ben ileride tazminat talep etmeyeceğim çekiliyorum ama davayı dışardan takip edeceğim. Çocuğumu da onlarla görüştürmeyi düşünmüyorum. Çocuğumun hakkını çalanlar onu görmeyi hak etmiyor bence."