Ormanda maden iznine çekidüzen
SonTurkHaber.com, Sabah kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan "Orman Kanunu'nun 16. Maddesinin Uygulanması Hakkında Yönetmelik'te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kanunun 16'ncı maddesi, devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesine ilişkin hükümleri kapsıyor. Değişikliğe göre, maden arama ve işletme izinleri, bakanlıkça ruhsat/rödövans süresi dikkate alınarak uygun görülenlere verilecek. Maden Kanunu kapsamında kum, çakıl, kayaç gibi ürünler (I, II-a, II-b ve II-c grubu madenler) için açık işletme ile yapılan madencilik faaliyetlerine, bir ruhsat sahası içerisinde rehabilitasyona konu mevcut ve talep edilen izinler toplamının 10 hektarı geçmesi durumunda, mevcut izinli sahaların rehabilite edilerek geri teslim edilmesinden sonra teslim edilen saha kadar aynı şartlarda izin verilecek.

150 HEKTAR SINIRI
Bazı tuz, gaz ve bazı mineraller (III. ve IV. grup madenler) için açık işletme ile yapılan madencilik faaliyetleri de kamu kurum ve kuruluşları hariç, bir ruhsat sahası içerisinde rehabilitasyona konu mevcut izinler ile rehabilitasyona konu talep edilen izinler toplamının 150 hektarı geçmesi durumunda, mevcut izinli sahaların rehabilite edilerek geri teslim edilmesinden sonra teslim edilen saha kadar aynı şartlarda izin alabilecek.
BAŞVURULARA E-DEVLET KOLAYLIĞI
Maden arama ve işletme izinleri, bakanlıkça ruhsat/rödovans süresi dikkate alınarak uygun görülenlere verilecek. Süre uzatım başvurusu, e-Devlet yanında fiziksel olarak da yapılabilecek. İzin sahipleri, madencilik teknik raporunu her yıl haziran sonuna kadar verecek.
UYGULANABİLİR BİR ÇERÇEVE
ALTIN Madencileri Derneği (AMD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Yücel, Orman Kanunu'nun uygulanması hakkında yönetmelikte yapılan değişiklikle madenciliğin doğasına daha uygun, sürdürülebilir ve uygulanabilir bir çerçeve sunulduğunu belirtti. Yücel, şunları anlattı: "Bugün yapılan düzenleme, madenciliğin doğasına daha uygun, sürdürülebilir ve uygulanabilir bir çerçeve sunmaktadır. Bu adım yalnızca sektörümüz için değil, Türkiye'nin cari açığını azaltma, kritik madenlerde dışa bağımlılığı kırma ve milli enerji-maden politikalarını güçlendirme hedefleri açısından da büyük önem taşımaktadır."


