Özel sektör öğretmenlerinin sorunları TBMM gündeminde
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, özel sektör öğretmenlerinin sendikal haklarını ve çalışma koşullarını TBMM gündemine taşıdı.
Yarın İstanbul'dan Ankara'ya yürüyüş başlatacak olan özel sektör öğretmenlerin yaşadığı sorunlar hakkında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın yanıtlaması için soru önergesi veren Bayhan, eğitim emekçilerinin maruz bırakıldığı yapısal adaletsizlikleri tek tek sıraladı.
ÖZEL SEKTÖR EMEKÇİLERİNİN SORUNLARI MECLİS GÜNDEMİNDETürkiye'deki en büyük işkolu olan 10 No.lu Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar işkolunun yapısal sorunlarına dikkat çeken Bayhan şunları söyledi:
"Bu işkolun motorlu taşıt satıcılarından ayakkabı boyacılarına kadar birbirinden tamamen farklı yüzlerce meslek grubunu tek bir torbada topluyor, Eğitim emekçilerinin bu işkoluna dâhil edilmesi ciddi sonuçlar doğuruyor, 500 bin öğretmen fiilen eğitim hizmeti veriyor ama bu işkolu nedeniyle sendikal haklarını kullanamıyor."

Bayhan, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası'nın 11 bin üyeye ulaşmasına rağmen, yalnızca eğitim alanında örgütlü olduğu için işkolu barajını aşmasının imkânsız olduğunu ifade ederek bu durumun, toplu iş sözleşmesi hakkını fiilen ortadan kaldırdığına dikkat çeken Bayhan, bakan Işıkhan'a şu soruyu yöneltti:
"Özel sektör öğretmenlerinin sendikal haklardan dışlanmasına neden olan yüzde 1 işkolu barajı, SGK kodlarındaki keyfilik, belirli süreli sözleşmeler ve grev yasakları sorununa ilişkin, Bakanlığınızın çözüm üretme niyeti var mıdır?"
"EĞİTİMCİLERİN KENDİ ALANLARINA ÖZGÜ BİR İŞKOLUNDA YER ALMALI"Öğretmenlerin fiilen MEB ve YÖK’e bağlı çalışmasına rağmen, işkolunun buna göre olmadığınıdile getirerek eğitimcilerin kendi alanlarına özgü bir işkolunda yer alması gerektiğinin altını çizdi.
Son iki yılda Bakanlığa ulaşan, sendikal faaliyetlerin engellenmesi veya hak gasplarına ilişkin başvuru ve şikâyetleri de gündeme getiren Bayhan, bu başvuruların sayısının ve sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılmasını talep etti. Öğretmenlerin 9-10 aylık belirli süreli sözleşmelerle çalıştırılmasının kıdem ve tazminat haklarını ortadan kaldırdığına vurgu yapan Bayhan, bu uygulamanın sona erdirilmesine dönük bir çalışma yürütülüp yürütülmediğini de sordu.
Bayhan ayrıca çok sayıda öğretmenin SGK kayıtlarında "büro personeli", "sekreter", "depo görevlisi" gibi unvanlarla gösterildiğini belirterek, bunun hem sendikal dağınıklık yarattığını hem de “kıdem gaspı ve sosyal hak kayıplarına yol açtığını” söyledi.
Aynı okulda çalışan öğretmenlerin 10 ve 17 No’lu işkollarına dağılması gibi durumların sendikal örgütlenmeyi daha da zayıflattığını vurguladı.
"SENDİKAL ÖRGÜTLENMENİN ÖNÜ AÇILMALI"Bayhan “MEB, özel öğretim kurumlarında görev yapan eğitimcileri ‘Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar İşkolu"ndan çıkararak, 'Eğitim ve Güzel Sanatlar İşkolu' gibi bağımsız bir yapıya kavuşturmayı planlamakta mıdır?" diye sorarak sendikal örgütlenmenin önünün açılması çağrısı yaptı.
SGK kayıtlarında öğretmenlerin farklı unvanlarla gösterilmesinin kamuya geçişte kıdem gaspına ve sosyal hak kayıplarına neden olduğunu vurgulayan Bayhan, "Bu uygulamaya son verecek ve unvanların düzeltilmesi için MEB ile koordineli bir adım atacak mısınız?" diye sordu.
"MECLİS PARKI’NDAN ANKARA YÜRÜYÜŞÜNE: BU MÜCADELE MEŞRUDUR"Özel sektör öğretmenlerinin 2023 yazında TBMM Parkı’nda gerçekleştirdiği 52 günlük nöbeti hatırlatan Bayhan, öğretmenlerin yarın Kadıköy’den Ankara’ya başlatacakları yürüyüşün meşru ve anayasal bir hak arayışı olduğunu ifade etti.
Bayhan, 25 Haziran’da başlayacak yürüyüşün temel taleplerine işaret ederek,"Taban maaş güvencesi, belirli süreli sözleşmelerin kaldırılması, işkolunun ayrılması ve kamu ile eşit haklar sağlanması konusunda eğitim emekçileriyle diyaloğa geçecek ve somut adımlar atacak mısınız?" diye sordu.


