Özgür Özel in soruları tek tek sıralamıştı! Yılmaz Tunç bakın neye sığındı
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in İstanbul’daki yolsuzluk iddialarıyla ilgili yönelttiği yedi soruya ayrıntılı yanıt verdi.
Tunç, soruşturma sürecine müdahale edildiğini öne sürdü, “Yargıyı rahat bırakmamız lazım” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Adalet Bakanlığı’na hitaben verdiği yazılı soru önergesine ilişkin konuştu. Önergenin yedi sorudan oluştuğunu ve birbirleriyle bağlantılı olduğunu belirten Tunç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmalarla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı ta soruşturmanın başından bu yana soruşturmayı etkilemeye yönelik, özellikle haddini aşan bazı sözlerle yargı mensuplarımızı, Cumhuriyet savcılarımızı özellikle tehdit ve karalamaya varan ifadeler ve sözler kullandığını hep beraber şu geçtiğimiz 4-5 ayda görüyoruz.”Tunç, Özgür Özel’in dosyanın içeriğine dair bilgi sahibi olmadan yorum yaptığını savunarak şöyle dedi:
“Dosyanın içeriği, suçlamalar, iddialarla ilgili herhangi bir delillerle ilgili bilgisi olmadan direkt bir önyargılı bir şekilde bunun bir adli soruşturma olmadığını, bunun bir siyasi soruşturma olduğunu kamuoyuna yansıtmaya çalıştı.”Tunç, soruşturmanın CHP İstanbul İl Başkanlığı’na ilişkin görüntülerle başladığını söyledi:
“Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanlığının alınması sürecinden itibaren kamuoyuna yansıyan o para sayma kuleleriyle beraber başlayan ve sonrasında genişleyerek devam eden, ilçe belediyelerine de yansıyan ve bir takım ihalelerde usulsüzlük iddialarıyla ilgili olarak ihbar ve şikayetler ve süreç içerisinde itirafçıların ifadeleriyle şekillenen ve devam eden bir soruşturma söz konusu.”Soruşturmaların Ceza Muhakemesi Kanunu’na uygun yürütüldüğünü söyleyen Tunç, yargı sürecini şöyle özetledi:
“Cumhuriyet savcılarının talepleri Sulh Ceza Hakimlerince değerlendiriliyor. Sulh Ceza Hakimlerinin kararlarına karşı da itiraz yolu var… Savcıların talepleri, Sulh Ceza hakimlerinin kararları ve Asliye Ceza Mahkemesi hakimlerinin itiraz değerlendirmeleri neticesinde şekillenen bir soruşturma süreci var. Burada tek bir kişi karar vermiyor.”Tunç, soruşturmaların yalnızca İstanbul’la sınırlı olmadığını belirterek şu örnekleri verdi:
Tunç, yargının bağımsız olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“İhbar edenler kendileri, itirafçı olanlar kendileri, deliller... Tüm bunların değerlendirilmesini yapacak olan tarafsız ve bağımsız yargıdır. Siyasetçiler değil. Bakanlık olarak biz değiliz.”Soruşturmanın iddianame aşamasında olduğunu belirten Tunç, kesin hüküm için yargılama sürecinin bekleneceğini vurguladı:
“İddianameyle beraber suçlu ilan edebilir miyiz? Yine edemeyiz. Yargılamada o iddialar karşısında, savcılığın iddiaları karşısında kişiler kendini savunacak… Yargı bir karar verecek. İlk derece mahkemesi bir karar verecek ve bu karar istinaf sürecine tabi… Son değerlendirmeyi Yargıtay yapacak.”Özgür Özel’in önergesinde “Türkiye’de ikili hukuk sistemi mi var?” sorusuna yanıt veren Tunç, bu iddiayı net bir dille reddetti:
“Hayır arkadaşlar, bunu kabul etmek mümkün değil. Türkiye Cumhuriyeti Devleti anayasal bir devlettir. Demokratik hukuk devletidir… Türkiye’de ikili hukuk sistemi yoktur. Tek bir hukuk sistemi vardır. O da demokratik hukuk sistemidir.”Tunç, avukatlara yönelik soruşturmalarla ilgili eleştirilere ise mesleki bir hatırlatma ile yanıt verdi:
“Sayın Özel tabii bir eczacı. Hukukçu olsa bu ayrımı yapabilir. Ama yanındaki hukukçuların onu bu noktada aydınlatması lazım.”Soruşturma izinlerinin Avukatlık Kanunu’nun 58. maddesine göre yürütüldüğünü açıklayan Tunç, sürecin tamamen yargı makamlarının inisiyatifinde olduğunu vurguladı:
“Adalet Bakanlığı'ndan soruşturma izni istenmişse Adalet Bakanlığı soruşturma izni verilip verilmediğini takdir eder. İstenmemişse Adalet Bakanlığı gidip de ‘şu dosyayla ilgili bizde soruşturma iznini fezkeyi gönderin’ diyemez. Dediği anda zaten yargıya müdahale olur.”Açıklamasının sonunda Tunç, yargı sürecine saygı çağrısı yaptı:
“Yargıyı rahat bırakmamız lazım. Burada eğer bir yolsuzluk varsa ki kamuoyu herkes her şeyi görüyor. Süreç tamamlandığında, iddianame düzenlendiğinde herkes... öğrenecek.”

