Pes dedirten tablo: ‘Baz’ suç, ‘masa’ masum!
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Bir türlü kamuoyunu ikna edecek somut delil sunamayınca şimdi de ‘baz istasyonu sinyallerine’ umut bağladılar. Son olarak “İmamoğlu örgütünün medya ayağı” iddiasının dayanağı olarak gazeteciler Barış Pehlivan, Nevşin Mengü, Ruşen Çakır, Yavuz Oğhan ve Bahar Feyzan’ın baz sinyalleri ortaya atıldı. Farklı zamanlarda, farklı mekanlarda bulundukları sırada telefonlarının, İBB soruşturmasında yer alan Murat Ongun ve Emrah Bağdatlı’nın telefonu ile aynı bazdan sinyal vermesi, ‘gizli toplantıların’ büyük kanıtı diye sunuldu.
Gazeteciler bahsedilen tarihlerde nerede olduklarını açıklamak zorunda kaldılar…
Oysa Yargıtay kararlarında böyle bir delilin güvenilir olmadığı vurgulanıyor. Özellikle İstanbul gibi milyonlarca insanın yaşadığı kentte aynı baz istasyonunda on binlerce telefonun sinyal vermesinin normal olduğu ifade ediliyor. Sinyallerin çapı 2 kilometreyi buluyor. Yani siz İBB merkezinin bulunduğu semtten geçtiğiniz vakit, sinyal sebebiyle Ekrem İmamoğlu ile görüşmüş sayılabilirsiniz!
Nitekim bu konudaki en çarpıcı olay Osman Kavala davasıydı. Kavala’nın darbeci olduğunun kanıtı olarak Henry Berkey ile telefonlarının aynı baz istasyonunda sinyal vermesiydi. Kavala’nın avukatları somut karşı delillerle iki ismin hiç karşılaşmadıklarını ispat ettiler. Lakin ‘darbeci’ suçlamasında sonuç değişmedi.
Peki maksat nedir? Neyi amaçlıyorlar?
***
Açık ki, muhalif kesimlere dair yargıda bir ‘usul’ yerleştirilmeye çalışılıyor. Ayşe Barım’ın darbecilikle suçlandığı yeni Gezi davasında da menajerin oyuncusu, gazetecinin haber kaynağı ile telefonda konuşması ‘suç delili torbasına’ atıldı.
Buna karşın bırakın baz sinyallerini, iktidar yanlılarının tescilli suçlularla ve çete davalarında yargılananlarla beraberce yedikleri-içtikleri yemek masaları herhangi bir soruşturmanın konusu dahi yapılmadı.
Öyle ki, yargı sadece yakın zamanda ortaya çıkmış şu fotoğrafların peşine düşse pek çok suç ağını ve bağlantılarını ortaya çıkarabilirdi.
Elbette tartışılan yüzlerce fotoğraf çıktı bugüne kadar. Gelin olay yaratan meşhur masa fotoğraflarının bazılarını hatırlayalım…

19 Ekim 2018’de uyuşturucu baronu Naci Şerifi Zindaşti, nöbetçi savcılık tarafından serbest bırakıldı. Skandal ortaya çıkınca yeniden yakalama kararı çıktı ama Zindaşti kayıplara karıştı. Bu tahliyede 2020’de yaşamını yitiren AKP’li Burhan Kuzu’nun hakimlere baskısının etkisi olduğu iddia edildi. Kuzu, “Zindaşti’yi tanımadığını” açıkladı. Ama 4 Mart 2019’da Cumhuriyet gazetesinden Zehra Özdilek, Kuzu’nun tanımıyorum dediği Zindaşti’yle aynı masada oturduğunu gösteren bir fotoğrafa ulaştı. Kuzu bu sefer şu açıklamayı yaptı: “Bu adam 7 sene önce bana geldi. Bir yemek yedik. O fotoğraf o yemeğin fotoğrafı. ‘Vatandaşlık almak istiyorum. Yardımcı olsanız’ dedi. Ben ‘Oluruz’ dedim. Yatırım yapacak bir adama o zaman milletvekiliydim niye yardımcı olmayayım.” İş büyüyünce Kuzu, “Bunlar FETÖ kumpası” diye çıkıştı.

Fotoğraf konusunda arşivi hayli zengin olan eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ‘masalarını’ seçmek güç. Bir ara neredeyse kamuoyunun gündemine gelmiş neredeyse her suçlu ile fotoğrafı çıkıyordu. Bunlardan bir tanesi de kripto borsası vurgunu yapan Faruk Fatih Özer’di. Özer, Thodex adlı kripto borsasının içini boşaltıp milyarlarca lirayı bulan bir vurgun yapmıştı. Olaydan hemen sonra Özer ile Soylu’nun makamında buluştuğunu gösteren fotoğraflar çıkmıştı.

Bir dönem Türkiye’nin baş gündemi olan iç içe geçmiş kara para, otele çökme, marina kavgası davalarında ortaya çıkan bir fotoğraf da hafızalarda. Mehmet Ağar’ın, kara para aklama ile suçlanan ve hala ABD’de olan Sezgin Baran Korkmaz, Yalıkavak Marina olayının baş aktörü ve bir süre FETÖ’den hapis yatan Mübariz Mansimov ile Korkmaz’ın parasını akladığı ortaya çıkan Ermeni mafyası Levon Termerdziyan ‘düğün masasında’ buluşmuştu. Ayrıca Korkmaz’ın el konulan özel jetiyle Ağar ve Soylu dahil pek çok siyasetçi seyahat etmişti.

Pek çok suç faili ve aranan kişilerle fotoğrafı çıkan bir isim de eski Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin’di (sağdan ikinci). Özellikle cinayetten 8 yıl hapis cezası alan, Gürcistan’a kaçıp orada yaşayan, uyuşturucu ve yasa dışı bahiste adı sık geçen Galip Öztürk ile verdiği fotoğraflar olay olmuştu. Çetin hem makamında üniforması ile Öztürk’ü ağırlamış daha sonra da Öztürk’ün evine ziyarete gitmişti. Çetin geçen yıl yaş haddinden emekli oldu ve şu anda Ekol TV’nin yönetiminde yer alıyor.

Kaçak Galip Öztürk ile fotoğrafı çıkanlardan birisi de Samsun Adalet Komisyon Başkanı Hakim Kemal Alver’di. 2020 yılında sosyal medyaya düşen bir fotoğrafta cama yansıyan görüntüsü ele verdi Alver’i. Hemen hakkında çıkan haberlere jet hızıyla engel getirdi. Ancak HSK hakkında inceleme başlattı ve görevinden alındı. Alver yaptığı açıklamada, " Kızım, Öztürk'ün şirket avukatlığını yapmaktadır. Kızımın şirketle ilgili Öztürk ile görüşmesi gerekiyordu. Kızımı tek başına Gürcistan'a göndermemek için kendisine eşlik ettim" demişti.

KKTC’de 2022’de öldürülen uluslararası kara para aklayıcısı ve bahis baronu Halil Falyalı da Türkiye’den çok sayıda ünlü sima ile çekilmiş fotoğrafları ile gündem olmuştu. Bunlardan bir tanesi de 1978’de 7 TİP’li genci öldüren, Susurluk çetesinin mensubu Haluk Kırcı ile olanıydı. Bunun dışında MHP Milletvekili Saffet Sancaklı, şarkıcı Yavuz Bingöl, dizi oyuncusu Oktay Kaynarca ile olan fotoğrafları da yayınlanmıştı.

Son fotoğraf yeni çıktı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, bakan olmadan önce çekildiğini açıkladığı bir yemek fotoğrafında Ulaştırma Bakanlığı’ndan kısa sürede 10.9 milyar lira ihale alan Ekpet İnşaat’ın Tönetim Kurulu Başkanı Selman Reşitoğlu, Şimşek’in Londra’da beraber gayrimenkul şirketi kurduğu Abdurrahman Reşitoğlu ile ‘yenidoğan çetesi’ olarak anılan davada yer alan bir hastanenin ortağı Gürkan Dölekli yer alıyor. Fotoğrafla ilgili yapılan açıklama da “Ekonomi programına sabotaj” diye geçiştirildi.
***
Gazetecilerin yolda yürürken, kafede otururken, AVM’te alışverişte veya konser izlerken telefonlarının sinyal verdiği baz istasyonlarına bakıp çete arayanlar, şu fotoğraflarla ilgili tek bir soruşturma açmadılar. Yani muhalife yolda yürümek bile yasak, iktidar yandaşına her türlü masaya oturmak serbest. Meselenin özü bu…


