Piyasa iktidara ‘kayyumu unut’ mesajı verdi Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Uzun zamandır tartışılan CHP’ye kayyum atanmasıyla ilgili karar eylül ayına ertelendi. Bu kararın ardından piyasaların verdiği tepki, sanki iktidara “Artık kayyumu unutun, böyle bir karar ekonomiyi iyice felç eder” mesajı verir gibiydi.
Erteleme kararı, siyasi olarak bir süre daha konuşulacak gözüküyor. CHP’nin artık bu konuyu unutup, toplumsal muhalefetin sürdürülmesine ağırlık vermesi gerektiği açık. Önümüzdeki dönem iyice zorlaşacak ekonomik şartlar ve yoksullaşma üzerinden, zaten büyüyen oylarını daha da artırma imkanı var.
İktidar belli ki, erteleme kararıyla; süreci uzatmak, CHP içindeki çatışmayı derinleştirmeye devam etmek istiyor. Ancak şunu görmeli ki; dün kararın açıklanmasından sonra piyasada yaşanan coşku, aynı zamanda, kararın bir daha gündeme gelmesinin ekonomiye zarar vereceğini açıkça gösterdi. Bu nedenle iktidar da kayyum meselesinin kendisini vuracağını artık görmeli.
CHP’deki tarafların, konunun bir an önce unutturulmasının herkes açısından iyi olacağını görmeleri lazım. CHP’nin yöneticilerinin bunu fırsat bilip, eskileri tasfiye yerine uzlaşıyı istemeleri, en uygun yol olacaktır. Eskilerin ise bu süreçte nasıl yıprandıklarını görüp, bu uzlaşıyı gönülden istemeleri gerekir.
Özetle; artık CHP’ye kayyum konusunun kapatılması; ekonomi için de, toplumsal muhalefetin yükseltilmesi açısından da en uygun yol görünüyor.
EKONOMİK ZORLUK
ÖNE ÇIKMALI
Bu tartışmaların bırakılıp, artık halkın ekonomik durumu üzerinde yoğunlaşmak gerekiyor. Dünkü Türk-İş açıklamasına göre; açlık sınırı 26.115 TL, yoksulluk sınırı ise 85.66 TL’ye yükseldi. Buna karşılık iktidarın temmuz ayında asgari ücrete zam yapmayacağı, emeklilere ise enflasyon kadar zamla yetineceği anlaşılıyor. İşte muhalefetin her şeyi bir yana bırakıp, bu felaket tablosu üzerinde yoğunlaşması gerekiyor.
Temmuz ile birlikte otomatik ÖTV artışları, ilk 6 aylık enflasyona bağlı yapılan zamlar devreye girecek. Elektrik, doğalgaz gibi temmuz ayında gördüğümüz kamu mallarına yapılan zamlarda, yönetimin nasıl bir karar vereceği belli değil. Otomatik ÖTV artışının, kamu zamlarının sınırlı uygulanması enflasyon hedeflerinin tutturulmasında önemli olacak.
Ancak ekonomi yönetiminin kamu zamlarını düşük tutması ise kolay değil. Özellikle planların çok ötesinde büyüyen faiz harcamaları, bütçe dengelerini tehdit ediyor. Zamları düşük tutmaları enflasyon hedefine yardımcı olacak ama bütçe açığının da büyümesine yol açacak.
Sadece parasal tedbirlerle enflasyonun düşürülemeyeceğini göz önünde tutarsak, bütçe açığının büyümesi, gecikmeli de olsa, enflasyona zarar verir. Bütçe açığının milli gelire oranı için belirlenen yüzde 3’üne düşürme hedefi zaten tehlikeye girdi. Zamlar olmazsa bu hedef iyice şaşacak.
Kamu zamları düşük tutulsa bile, asgari ücretlinin, en çok da emeklilerin durumu çok zor. Mutlaka iyileştirme lazım ama 19 Mart gibi siyasi krizler çıkaran iktidar, bunu hiç düşünmüyor. Kayyum davası gibi yargı yoluyla siyasi baskı yöntemlerini, iktidar, kendi çıkarı için de gözden geçirmek zorunda. Yoksa bu niyeti gören halkın tepkisinin daha da büyümesi kaçınılmaz.
İktidarın kayyum meselesini ağır ekonomik tablo tartışılmasın diye ortaya atıp, köpürttüğü unutmamalı. Böyle bir ortamda halkın tepkisi, kavgayı sürdürmek isteyenlere yönelecektir.


