Rezan Epözdemir in kumpasla tehdit etti dediği isim konuştu: 150 bin dolar rüşvet istendi
Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınan avukat Rezan Epözdemir, “rüşvete aracılık etme” ve “rüşvet alma” suçlamalarıyla çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı.
Epözdemir, sorgusunda, dosyada tanık olarak yer alan Atalay Demirbaş’ı tanıştığını, daha sonra “dolandırıcı olduğunu öğrendiğinde vekaletini geri çektiğini” ileri sürdü. Epözdemir ayrıca, Demirbaş’ın yıllardır kendisini şantaj ve iftira ile tehdit ederek para istediğini savundu.
Bu açıklamaların ardından Demirbaş, sosyal medya platformu X hesabından yazılı bir açıklama yaparak Epözdemir’in iddialarını reddetti. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirten Demirbaş, “‘Rüşvet’ suçundan tutuklu olan Rezan Epözdemir'in, savunmaya dönük gerçeğe aykırı söylemleri ve iftiralarına yönelik cevabımdır. Son günlerde ismim üzerinden kamuoyuna yansıyan asılsız ve çarpıtılmış beyanlar sebebiyle sessizliğimi bozma zorunluluğu doğmuştur. Gerçekler, belgeleriyle ortadadır” dedi.
“CENGİZ ÇALLI BANA EPÖZDEMİR’İ ÖNERDİ"Demirbaş, 2017-2018 yıllarında gündeme gelen “Change Araç Dosyası”nda yedi aracına el konulduğunu belirterek dönemin savcısı Cengiz Çallı ve Epözdemir ile yaşadığı süreci şöyle aktardı:
“Cengiz Çallı bana avukat olarak Rezan Epözdemir'i önerdi. Etiler'deki ofisinde görüştüğüm Rezan Epözdemir, açıkça: Cengiz Çallı'nın yakın arkadaşı olduğunu, araç üzerindeki şerhin kaldırılması için 50.000 Euro talep ettiklerini söyledi. Bu paranın Cengiz Çallı ile aralarında bölüşüleceğini belirtti. Başka çıkış yolum olmadığından bedeli ödemek zorunda kaldım. Ödeme sonrası aracım teslim edildi.”
“TAHLİYE İÇİN 150 BİN DOLAR RÜŞVET İSTENDİ”Demirbaş, daha sonra gündeme gelen “Makaron Dosyası”nda da rüşvet talebiyle karşılaştığını iddia etti. Demirbaş’a göre, bu dosyada şüpheli Zekeriya Yurtçak’ın tahliyesi için 150 bin dolar talep edildi:
“Hem Rezan Epözdemir hem de Cengiz Çallı ile görüştüm. Bana, 150.000 Dolar rüşvet karşılığında Zekeriya Yurtçak'ın tahliyesini sağlayabileceklerini söylediler. Plan şu şekildeydi: 75.000 Dolar tahliye öncesinde, 75.000 Dolar tahliye sonrasında ödenecekti. Karar günü öncesinde savcılık mütalaasını Cengiz Çallı verdi, tahliye kararı Rezan Epözdemir tarafından sağlandı, rüşvet parası ise ikisi arasında bölüşüldü.”
Demirbaş, ödemelerin tanık anlatımları, HTS kayıtları ve WhatsApp yazışmalarıyla ispatlanabileceğini ileri sürdü. Epözdemir’in kendisini “dolandırıcı” olarak nitelemesine de yanıt veren Demirbaş, hakkındaki davada kesinleşmiş bir mahkûmiyet bulunmadığını belirtti:
“İstanbul BAM 22. Ceza Dairesi'nin 2023/2668 Esas, 2023/1942 Karar sayılı bozma ilamında nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı belirtildi. Bu doğrultuda beraat kararı verildi. Yargılama hâlen devam etmekte olup kesinleşmiş bir mahkûmiyet bulunmamaktadır. Bana dolandırıcı diyorsa, o zaman Rezan Epözdemir de rüşvetçidir. Nitekim Rezan Epözdemir öyledir.”
“TEHDİT İDDİASI ASILSIZ”Şantaj ve tehdit suçlamalarını da reddeden Demirbaş, “Öyle bir şey olsa Türkiye'nin en meşhur avukatı sanırım haklarını biliyordur ve bir tehditle karşılaşsa konuyu yargıya taşıması gerekirdi. Ama bunca zamandır hiçbir suç duyurusunda bulunmamıştır” dedi.
"İDDİANAMEDE ADI GEÇMEDİ"Açıklamasında yargıdaki ilişkileri de sorgulayan Demirbaş, “Telefon kayıtları incelendiğinde, hem benim hem de Cengiz Çallı'nın görüşmelerinde rüşvet pazarlığında Rezan Epözdemir'in ismi açıkça geçmesine rağmen, kim onu soruşturmadan muaf tutmuş ve iddianamede adını yalnızca "R..." harfiyle geçirerek gerçeğin üzerini örtmüştür? Yargı mekanizması içinde hangi güç odakları, bu koruma kalkanını sağlamıştır? Bu şahsın ördüğü bu ağın ve kurduğu rüşvet düzeninin tamamen ortaya çıkarılması şarttır. Hangi hâkimleri ve savcıları yurt dışına götürmüş, hangilerini tatil vaatleriyle ağına düşürmüş, hangi davaları hukukun ruhuna aykırı biçimde lehine sonuçlandırmıştır? Tüm bunlar, yürüyen soruşturma kapsamında somut delillerle açığa çıkarılmalıdır" ifadelerini kullandı.


