Şaka olsun diye yarışmaya katıldı, şampiyon oldu! Süper yaşlıların keskin zekalarının sırrı ne?
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
İnsan beyni yaşlandıkça küçülür ve bu da hafıza yeteneğini etkiler. Bu hayatımızın bir parçası ancak, beyni buna karşı koyan şanslı bazı insanlar var ve bu insanlara “Süper yaşlılar” deniyor. Bu kişiler 80 yaşın üzerinde olmalarına rağmen, hafızaları 50’li yaşlarındaki bireyler kadar güçlü kalabiliyor.
İşte dünya üzerinde sayılı olan süper yaşlılardan biri de Chicago'da yaşayan Carol Siegler.
82 yaşında, kendi yaş grubunda Amerikan Çengel Bulmaca Turnuvası’nı kazandı ve kendi yaş grubunda yarışmanın şampiyonu oldu. Siegler, 2022 yılında 85 yaşındayken verdiği röportajda, ‘Jeopardy!’ adlı yarışmaya şaka olsun diye katıldığını, iki kez seçmelere katıldığını ve canlı denemelere davet edildiğini, ancak Covid nedeniyle sürecin kesintiye uğradığını söyledi.
Chicago'daki Northwestern Üniversitesi Mesulam Bilişsel Nöroloji ve Alzheimer Hastalığı Enstitüsü'nde psikiyatri ve davranış bilimleri doçenti olan Tamar Gefen, bugün Siegler’in hâlâ oldukça dinç ve 90. yaşına doğru emin adımlarla ilerlediğini, uzmanlara göre beyninin 50 yaşındaki birinin beyni gibi çalıştığını söyledi.
Northwestern Üniversitesi’nin SuperAging Programı, 80 yaş ve üzerindeki bireyleri inceliyor. Bu kişilerin hafızaları, 50’li veya 60’lı yaşlardaki sağlıklı bireylerle aynı seviyede. 25 yıldır süren araştırmalarda yaklaşık
300 süper yaşlıları incelendi ve 80’i beyin dokularını bağışladı.
Alzheimer Derneği'nin dergisi Alzheimer's & Dementia'da yayınlanan yeni bir araştırmanın ortak yazarı olan Gefen, yıllardır süren çalışmaları hakkında CNN’in sorularını yanıtladı.
Northwestern'daki programlarında bir kişinin süper yaşlı olabilmesi için 80 yaşın üzerinde olması ve kapsamlı bilişsel testlerden geçmesi gerektiğini söyleyen Gefen, günlük olayları ve geçmişteki önemli tarihleri hatırlama yeteneği, 50'li ve 60'lı yaşlardaki bilişsel açıdan normal insanlarla aynı veya daha iyi düzeydeyse, bu kişilerin çalışmaya kabul edildiğini söyledi.
Araştırma kapsamında süper yaşlı olabileceğini düşünen yaklaşık 2000 kişi incelendi ve bunların %10'undan azı kriterleri karşıladı. Son 25 yılda, yaklaşık 300 süper yaşlı incelendi ve bu bireylerden 80’i sonraki araştırmalara ışık tutması için araştırma için beyin dokularını bağışladı.
SÜPER YAŞLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ NE?
Sosyal olarak aktifler
Süper yaşlıların temel özelliklerinden biri, son derece sosyal insanlar olmalarıdır. Sosyal bağlarına önem verirler ve genellikle bulundukları ortamda aktiftirler. Sosyal izolasyonun demans gelişimi için bir risk faktörü olduğu bilinir ve bu nedenle sosyal olarak aktif kalmak bilinen bir koruyucu özelliktir.
Hayatlarını istedikleri gibi yaşıyorlar
Tüm süper yaşlıların bir başka ortak özelliği de özerklik, özgürlük ve bağımsızlık duygusudur. Kararlarını kendileri alırlar ve hayatlarını istedikleri gibi yaşarlar.
Gefen, başarılı yaşlanmanın sadece sosyallikle ilgili olmadığını, bir kişinin kendini kapana kısılmış, bağlı veya yük altında hissetmesinin özellikle de sağlık sorunları veya yaşlılık gibi savunmasız bir durum içindeyse, bunun psikososyal varlığının tamamını etkileyebileceğini düşünüyor.
Ancak süper yaşlılar çok çeşitli. Kalp hastalığı, diyabet olan, fiziksel olarak aktif olmayan, benzer yaştaki akranlarından daha iyi beslenmeyen süper yaşlılar da var.
BEYİN BİR BÖLGESİ 50 VE 60 YAŞLARINDAKİLERE KIYASLA DAHA KALIN
Bu ilgi çekici keşiflerin çoğu, bağışlanan donör beyin dokuları incelenerek elde edildi. Peki, süper yaşlıların beynindeki hafıza merkezi hakkında ne gibi keşifler yapıldı?
Gefen, araştırmanın dikkat, motivasyon ve bilişsel katılımdan sorumlu olan ve cingulate cortex olarak bilinen beyin bölgesinin, 50 ve 60 yaşlarındaki insanlara kıyasla bile süper yaşlılarda daha kalın olduğunu gösterdiğini söyledi.
Beynin hafıza merkezi olan hipokampüste, süper yaşlıların “normal” akranlarına kıyasla üç kat daha az tau yumakları olduğunu keşfedildi. Tau proteinlerinin anormal oluşumu, Alzheimer'ın temel belirtilerinden biridir.
Alzheimer hastalığında tau, günlük yaşamda dikkatimizi sürdürmekten sorumlu olan kolinerjik sistemin birincil nöronlarını da hedef alır. Ancak bu, süper yaşlıların beyninde gerçekleşmez.
“Süper yaşlılar, dikkatlerini yoğunlaştırabiliyorlar, katılımcı olabiliyorlar ve aktif olarak dinleyebiliyorlar. Aksi takdirde, 30 dakika sonra 15 rastgele kelimeden 13'ünü nasıl hatırlayabilirler?” diyen Gefen, bu insanların beyinlerinde ayrıca, hafıza ve öğrenme için gerekli olan ve hipokampus ile doğrudan bağlantılı olan entorinal korteksinde daha büyük ve daha sağlıklı hücreler bulunduğunu, entorinal korteksin, Alzheimer hastalığının ilk etkilediği beyin bölgelerinden biri olduğunu sözlerine ekledi.
Başka bir çalışmada da süper yaşlıların entorinal korteksindeki her hücre tabakası incelendi ve nöronların boyutları titizlikle ölçüldü. Bilgi aktarımı için en önemli tabaka olan ikinci tabakada, süper yaşlıların devasa, dolgun, sağlam ve güzel entorinal korteks nöronlarına sahip olduğunu görüldü.
Bunun inanılmaz bir bulgu olduğunu, çünkü entorinal nöronların çok daha genç, hatta 30'lu yaşlarındaki bireylerdekinden bile daha büyük olduğunu belirten Gefen, hücresel düzeyde, süper yaşlıların beyninin bağışıklık sisteminin, entorinal kortekste buldukları hücre katmanları gibi daha güçlü veya daha uyumlu olabildiğini söyledi.
Beyninizi korumak için doğru genlerle doğup doğmadığınız, şans meselesi gibi görünüyor. Bu, gelecek için ne anlama geliyor?
Gefen, genetiğin karmaşık olduğunu, mesele sadece bir genin olup olmadığı değil, iç ve dış ortamınızın bir genin aktivasyonu nasıl etkilediği ile ilgili olduğunu söyledi ve ekledi:
“Çok dikkatli bir şekilde incelemeye başladığımız bir dizi aday gen var. Bunlar, uzun ömür, yaşlanma, hücre onarımı ve bilişsel rezerv gibi konularda da rol oynayan genlerdir.”
Özetle araştırmanın bulguları,
- Süper yaşlıların beyinleri yaşa bağlı küçülmeye direnç gösteriyor.
- Beyinlerinin bazı bölgeleri, genç bireylerden bile daha kalın. Özellikle karar verme ve motivasyonla ilgili anterior singulat korteks dikkat çekici.
- Von Economo nöronları gibi sosyal davranışla ilişkili özel hücreler daha fazla bulunuyor.
- Bazı süper yaşlıların beyinlerinde Alzheimer’a özgü plaklar ve yumaklar olsa bile, bu yapılar hafızalarını etkilemiyor. Bu da “direnç” ve “dayanıklılık” olmak üzere iki farklı koruyucu mekanizma olduğunu gösteriyor.
Genellikle sosyal, bağımsız ve topluluk içinde aktif bireyler.
Sağlıklı yaşam alışkanlıkları değişken: bazıları egzersiz yapıyor, bazıları yapmıyor; bazıları alkol tüketiyor, bazıları sağlıklı beslenmiyor.
- Ortak nokta: sosyal bağlantılar ve yaşamdan keyif alma.
Bu bulgular, Alzheimer ve diğer yaşa bağlı bilişsel hastalıkların önlenmesi için yeni yollar açabilir. Araştırma, Alzheimer’s & Dementia dergisinin özel sayısında yayımlandı ve Alzheimer Derneği tarafından destekleniyor.


