Saniye’nin cezası onandı
Hurriyet sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
Ankara’da Saniye Zengin (45) ile Metin Zengin 2005 yılında evlendi. Çiftin bu evlilikten 4 çocukları oldu. Saniye Zengin, ilk doğumundan sonra psikolojik sorunlar yaşamaya başladı, çeşitli hastanelerde yatarak tedavi gördü. Saniye Zengin’in rahatsızlıkları 2018 yılında tekrarlanmaya başladı. Eşi tarafından hastaneye götürüldü. Ankara Numune Hastanesi Psikiyatri Bölümü’nde, 15 gün boyunca yatarak tedavi gördü. Doktoru, düzenli ilaç kullanmasını önererek Saniye Zengin’i taburcu etti. Ancak Saniye Zengin, önerilen ilaçları düzenli kullanmadı.
Bu yüzden eşi, tartıştıklarında kendisine “ilaçlarını düzenli kullanmadığı takdirde Tokat’a köyüne götüreceğine” yönelik tehditte bulundu. Kendi ifadesine göre, Tokat’a gitmek istemeyen Saniye Zengin en küçük çocuğu Emre’yi öldürürse cezaevine gireceğini, böylece Tokat’a gitmekten kurtulacağını düşünmeye başladı. 20 Eylül 2018 günü, eşini ve üç çocuğunu okula gönderdikten sonra evde temizlik yapmaya başlayan Saniye Zengin, daha sonra odada oyun oynayan o tarihlerde 2 yaşında olan oğlu Emre’nin yanına gitti.
OĞLUNU EŞARPLA BOĞMAK İSTEDİ
Küçük Emre’yi kucağını alarak beşiğe yatıran Saniye Zengin, komidinin çekmesinden bir tane eşarp alarak oğlunu boğazına doladı ve bir müddet sıktı. Oğlunun kızarması ve ağlamaya başlaması üzerine Saniye Zengin korkup tülbenti sıkmaya bıraktı. Sonra yeniden oğlunun boğazındaki tülbenti iki eliyle sıkan kadın, oğlunun gözlerinin kapandığını ve hareketsiz kaldığını fark etti ve çocuğu kendine getirmek için bardakta bulunan suyu yüzüne sürdü. Bu işlemden sonra Emre gözünü açıp tekrar kapattı. Küçük çocuğu yarı baygın halde bırakan Saniye Zengin, okulda bulunan kızını almaya gitti. Yolda kızına Emre’yi tülbentle boğduğunu söyledi. Anne ve küçük kız koşarak bebeğin yanına geldi. Diğer çocuklar ve baba da eve geldikten sonra ambulans arandı, yarı baygın halde hastaneye götürülen küçük Emre tedavi altına alındı.
‘KEŞKE ÖLSEYDİ DE HAPSE GİRSEYDİM’
Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan anne Saniye Zengin hakkında, ‘üstsoy’dan akrabayı kasten öldürmek (tesebbüs)’ suçundan Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Saniye Zengin’in götürüldüğü polis merkezinde “Keşke oğlum ölseydi de ben de hapsi girseydim” dediği dosyaya yansıdı. Saniye Zengin, Sulh Ceza Hâkimliği’ndeki savunmasında depresyon ilaçlarını kullandığını, olayın nasıl olduğunu bilmediğini, içinden öldürmek geldiğini söyledi. Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki savunmasında da sinir hastası olduğunu ve ne yaptığını bilmediğini anlattı. Yaklaşık 7 ay tutuklu kalan sanık anne tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
ÜÇ RAPORDAN İKİSİ: AKIL SAĞLIĞI YERİNDE DEĞİL
Mahkeme, Saniye Zengin’in akıl sağlığının yerinde olup olmadığının araştırılmasını istedi. Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi, 3 gün boyunca gözlem altına aldığı sanık anne, hakkında ‘ceza ehliyeti olmadığı’ yönünde rapor hazırladı. Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesi ise sanık annenin, ‘akıl sağlığı yerinde’ olduğu yönünde rapor düzenledi. Ortaya çıkan çelişki üzerine dosyaya, Adli Tıp Birinci Üst Kurulu’na gönderildi. Üst Kurul da Saniye Zengin’in akıl sağlığının yerinde olduğu yönünde rapor düzenledi. Mahkeme, sanığın eyleminin teşebbüs aşamasında kalması ve takdir indirimi yaparak 11 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Saniye Zengin’in avukatı Fatih Tahancı karara ilişkin temyiz başvurusunda bulundu. Yargıtay 1. Ceza Dairesi de Saniye Zengin’in akıl sağlığının yerinde olduğu yönündeki raporu esas alarak verilen cezayı onadı. Saniye Zengin geçen hafta tekrar cezaevine konuldu.


