Saray, TBMM’yi yasama makinası gibi görüyor Sözcü Gazetesi

TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, SÖZCÜ’ye anlattı “Meclis, iktidar ve saraydan gelen kanunların noktası değişmeden kabul edildiği, onların kararlarının onaylandığı bir merci olmamalı.”

TBMM Genel Kurulu, Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri toplanıyor. TBMM Çalışmaları TRT’den saat 21.00’e kadar yayımlanıyor. Çok önemli olsa bile saat 21.00’den sonra hangi siyasi parti adına ne konuşulduğunu izleme olanağı yok. TBMM Başkan vekili Gülizar Biçer Karaca, yayının genel kurul bitene kadar sürmesi için dilekçe verdi ama bundan bir sonuç alınamadı.

Meclis çalışmaları televizyondan en çok izlenme saati, üç milletvekilinin gündem dışı yaptığı 5’er dakikalık konuşma ile 20-30 milletvekilinin illeriyle ilgili sorunları anlattığı konuşmalar olduğu anlaşıldı.

Muhalefet partilerinin öneriler de ilgi topluyor. Son olarak CHP Lideri Özel’e saldırı ele alındı. Ancak, bu öneri de AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Önerge sahibi siyasi parti temsilcisi beş dakika, grup temsilcileri ise üçer dakika konuşuyor. Ancak MHP önergeler üzerinde hiç konuşmuyor.

SORUNLARIN ÇÖZÜM YERİ

Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, vatandaşın sorunların çözümünü mecliste görmesini çok çok önemsediğini belirtiyor ve şöyle diyor:

“Çünkü bu meclis 1920’de kurulduktan sonra ulusal kurtuluş mücadelesini yürütmüş, Cumhuriyet devrimlerini o tartışma ortamlarında hayata geçmesini sağlamış. Meclisimiz, ülkemizin kuruluşunun temelidir. O nedenle meclisin varlığı, etkin çalışması, halkın sorunlarına çözüm üretmesi ciddi anlamda bir varlık göstermesi çok çok önemli.

Meclis iktidar tarafından ya da saray tarafından bir yasama makinesi gibi görülüyor. Oysa meclis iktidarın ya da saraydan gelen kanun tekliflerinin noktası değişmeden kabul edildiği, onların kararlarının onaylandığı bir merci olmamalı. Meclis halkın sorunlarına çözüm üretecek, tartışılacak ve ortaklaşa o sorunların çözümü için elbirliğiyle çalışılacak bir yer olmalı. Halk umudunu mecliste görmeli.  Çünkü bu halk o umudu mecliste gördüğü için bu günlere gelmiştir.”

SAYGINLIK ŞART

Anayasamızda, egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu, bunun yetkinin belli dönem için seçilen milletvekili eliyle kullanıldığını hatırlatan Gülizar Biçer Karaca, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“O zaman ‘meclis neye yarar ki’ dedirttiğimiz an aslında demokrasiden uzaklaşırız.  Otoriterleşen rejimi daha da besleriz. Benim gözlemlediğim, iktidar kanadı gerçekten meclisi bu hale getirmek istiyor. Meclisi yasama makinası olarak görüyorlar. Kanun tekliflerinin komisyonda görüşülmesinden sonra haftada bir gün çalışacak mecliste onaylansın isteniyor. Geçtiğimiz dönemlerde meclisteki konuşma süreleri daha uzundu. Şimdi ise 3-5 dakika arasında. Yani insanlar 3 dakikada kendi memleketini selamlarken konuşma süresi bitiyor ama yine de mecliste konuşulan, tartışılan halkın da egemenlik hakkımı kullanmak üzere seçtiği milletvekilleri sorunlarını tartışıyor, gündeme getiriyor diye memnun oluyor. Meclise olan güveni, saygınlığı artırmamız lazım.”

YASAMA MAKİNESİ DEĞİLDİR

Gündeme getirip sonuç alınan önemli konular olduğunu, söyleyen Karaca, şöyle dedi:

“Yani sorunların çözümü noktasında katkı veriyorsunuz. Vatandaş  bakın meclisteki milletvekili benim sorunumu konuştu ve sorunum çözüldü’ diyebiliyor.  Meclisin böyle bir işlevi var. Yani meclis sadece yasama makinesi değildir.!

HESAP SORULMASI İSTENMİYOR

TBMM Genel Kurulu’nun yapıldığı günlerde Meclis TV’nin yayınlarına 21.00 de son vermesini doğru bulmadığını kaydeden Karaca, gerekçesini şöyle açıkladı:

“Devamlı yayın olmasını istediğimde, iç tüzüğün değişmesi gerektiğini söylediler. TBMM’de insanların konuşmaları öğrenmesi gerekir. Ben canlı yayınlanmasını istedim, dilekçe verdim. Ama olmadı, yapmadılar. Yani, bakana hesap sorulması istenmiyor. Oysa TBMM’de konuşmak isteyen sabaha kadar konuşmalı. Vergi veren vatandaş bunun nereye gittiğini, hesabının sorulduğunu bilmek ister.”

Gülizar Biçer Karaca TBMM çalışmalarının yanı sıra seçim bölgesi Denizli’yi de ihmal etmiyor. Bunun yanı sıra başta Silivri Marmara Cezaevinde bulunan partili arkadaşlarını da sıkça ziyaret ediyor.

Atalay kararını okutunca toplumdan destek aldım

TBMM Başkan Vekili Gülizar Biçer Karaca, TBMM’de Can Atalay kararını okutunca AKP’lilerin hedefi olmuştu, ancak kendisi toplumdan destek aldığını şöyle anlattı: “Cezaevinde tutulan Can Atalay kararı mecliste okuduktan sonra ben hakikaten hem akademik dünyadan, anayasa hocalarından, vatandaşlardan, toplumun inanın çok geniş bir kesiminden çok güçlü bir destek geldi. Denizli’ye yaklaşık bir saat uzaklıkta olan küçük bir ilçemiz olan Beyağaç’a gittiğimde kahvede insanlarla görüşürken insanlar boynuma sarıldı. Can Atalay’ın kararını okunduğun için teşekkür ettiler. Çok cesurca bir hareket olduğunu, yıllardır bu cesareti özlediklerini söylediler.

Can Atalay

BAŞKANLIK DİVANI SEÇİMİ

Meclis Başkanlık Divanı seçimleri bayramdan sonra yapılacak. Meclis Başkanvekilliğine CHP’den Gülizar Biçer Karaca, Gürsel Erol ve Tekin Bingöl aday olacak. Gülizar Biçer Karaca’nın TBMM Genel Kurulu’nda Can Atalay kararını okuttuğu için Karaca’nın görevden azledileceği bile konuşuldu.  Meclis Başkanının, Gülizar Biçer Karaca’ya yetki vermeyeceğine ilişkin iddialar sürüyor. Önümüzdeki hafta oturum sırası Gülizar Biçer Karaca’nın. Eğer kendisine görev verilmezse, cezalandırılan Gülizar Biçer Karaca değil, CHP olacak. Bu durumu Gülizar Biçer Karaca’ya sorduğumda şunları söyledi:

“Tabii ben TBMM Başkanlık kürsüsünde Gülizar Biçer Karaca olarak bulunmuyorum.  Ben CHP’nin yetkilendirdiği, CHP’nin ‘Partimizin meclis başkan vekili’ dediği bir kişiyim. Ben, görevimi Anayasa ve iç tüzüğe uygun olarak yerine getirdim.”