Semih Yalçın’ın Özgür Özel sözlerine Dervişoğlu’ndan da tepki gecikmedi: Övünç değil utanç olmalıdır
Halktv sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, MHP Genel Başkanı Semih Yalçın’ın, CHP lideri Özgür Özel’i hedef alan sözlerine tepki gösterdi. Yalçın, geçtiğimiz gün “Özgür Özel farkında mısın? Geliyor gelmekte olan” ifadelerini kullanarak “Özgür Özel; siyasette barış, uzlaşma ve diyalog gibi demokratik enstrümanlardan değil, şiddet ve düşmanlıktan beslenmeyi tercih ediyor. Bu gidişin sonunu haber verelim: Adında bulunan “halk”, ilk genel seçimde CHP’yi omuzlarında taşıyacaktır. Ama nasıl? CHP’yi sala bindirip sandığı musalla taşı yapacaktır.” sözlerini sarf etmişti. Söz konusu ifadelere CHP’den çok sert yanıt gelirken İYİ Parti'den de cevap gecikmedi.
Semih Yalçın’ın Özgür Özel'i hedef alan sözlerine Murat Emir’den çok sert yanıt!
NOW TV’de İlker Karagöz ve Deniz Zeyrek’in gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, Yalçın’ın Özel’e yönelik ifadelerine ilişkin ''Bir siyasi partiyi yok etmeye yönelik operasyonlara dışarıdan alkış tutmak siyasi kimlik ve kişiliklerin övüncü değil, utancı olmalıdır'' ifadelerini kullandı.
Açıklamasında, “Siyasi tansiyonun iktidar tarafından düşürülmesini temin edecek adımlar atılmasından yanayım. Tansiyon o derece yükseldi ki kişilerin birbirine güveni kalmadı. Müesseselere güven kalmadı. Berlin’de hakimlerin olduğuna inanan bir dünya, 'Ankara’da hakimler yok' diye düşünüyorsa bu kabul edilemez.” ifadelerini kullanan Dervişoğlu, “Sıhhat derecesi yüksek bir değerlendirme sonucunda Türkiye’nin karşı karşıya kalması muhtemel olumsuzlukları bertaraf edebilmek adına doğru kararların alınmasına vesile olabilecek bir sürecin yaşama geçirilmesini bekliyorum.” sözlerini sarf etti.
Dervişoğlu, “Benimki bir temenni ama bu yoldan devam edilir ve siyasi tansiyonu arttırabilecek kararların yaşama geçirilmesi ve bunların arkasında hükümetin ya da iktidar partisinin olduğu hissiyatının yaratılması demokrasimiz adına tehlikelidir. Bir partinin iç meselesine mahkeme yoluyla müdahil olmaya çalışmak ülke yöneticilerine yakışmaz.'' ifadelerini kullandı.

İYİ Parti lideri, muhalefetin birlikte hareket etmesi ve ortak adaya ilişkin ise, ''Sistemden kaynaklı olarak Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 50+1 arayışı söz konusu. Dolayısıyla bunu alacak adayın doğru belirlenmesi hususundaki iddialarımız bugün de geçerli. İYİ Parti olarak biz şunu diyoruz; özellikle cumhurbaşkanı adayı belirlenmesi hususunda muhalefetin sergileyeceği hassasiyeti görmezden gelemeyiz.” sözlerini sarf etti.
Muhalefetin sinerjisine zarar verecek herhangi bir adımın atılmasına neden olamayacaklarını belirten Dervişoğlu, “Siyasette durduğu yer doğru olması münasebetiyle parlamento temsili de önemsemek mecburiyetindeyiz. Ben, İYİ Parti’nin duruşunun ve kadrolarının, bugün ihtiyaç duyulan kadrolar olarak beklentilere karşılık verecek yeterliliğe sahip olduğunu söylüyorum. Dolayısıyla partilerin rekabeti devam edecek ama sistemden kaynaklı zorunluluklarla ilgili olarak bir bütünleşik muhalefet anlayışına sahip olması da kaçınılmaz.'' açıklamasında bulundu.

CHP’ye yönelik operasyonların ardından ''seçim sandığı askıda'' şeklindeki gazete manşetlerini de anımsatan Dervişoğlu, “Olup bitenlere sadece siyaset penceresinden bakıp siyasi partilere hangi zararları verdi noktasından bakmamak lazım. Meselenin Türkiye’nin geleceği açısından doğru değerlendirilmesi gerekir. Türkiye demokrasi tecrübesi son derece yüksek insanların yaşadığı bir ülke.” ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu, “Bu pencereden bakıldığında sandığın askıya alınması, milli iradenin yok sayılması gibi hususlar zaman zaman karşımıza çıkar ama Türk milleri sabrı ve demokrasi tecrübesi ile bunları aşar. Millet, iradesine elbette sahip çıkacaktır ve siyaset üzerinde yaşama geçirilmek istenen entrikalar da milletin sağduyusu ile bertaraf edilmelidir” sözlerini iletti.
''İktidarın muhalefeti dizayn etmeye çalışmak gibi bir hastalığı olduğu herkes tarafından biliniyor. Ben hukuku, demokrasiyi, adaleti savunuyorum. Hukuk ve adaletin siyaset mekanizmasında belirleyici bir aparat olarak kullanılmasına karşı duruyorum” diyen Dervişoğlu, “Bunlar Türkiye’de ilk kez yaşanmıyor. Türkiye’de tartışmalı kongreler elbette var. Ancak bir kongrenin geriye dönülerek mahkeme kararı ile iptal edilmesi ve kongrenin yetki verdiği kişilerin siyasi durumlarının tartışılır hale getirilmesi demokrasiyi zedeler. İlçe – il seçim kurulları var. YSK var. YSK’nın kararları temyiz de edilemez. Türkiye öyle bir noktaya geldi ki, her şey olabilir gözüyle bakıyorum'' ifadelerini kullandı.
Eren Erdem Kılıçdaroğlu'na kapıyı kapattı! 'Görev gelirse kabul etmem' dedi
CHP kayyum kıskacındayken yapılan anket ortaya koydu: Kılıçdaroğlu gelirse seçmen ne yapacak?


