Sezgin Tanrıkulu: Gençliğin öfkesi umudumuzu artırıyor

CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla bir açıklama yaptı.

19 Mart'tan bu yana tutuklanan 49 öğrencinin hala cezaevinde olduğunu hatırlatan Tanrıkulu, "19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'na 19 Mart’tan bu yana gençliğin öncülüğünde barış umuduyla giriyoruz. Gençlerimiz ya tutuklu ya işsiz ve hepsi geleceklerini yok eden, umutlarını ellerinden alan bu sisteme öfkeli. Gençliğin öfkesi, direnci ve önümüzde beliren barış ışığı gelecekteki 19 Mayıs’lar için umudumuzu artırıyor" ifadesini kullandı.

İBB'ye yönelik operasyonların başladığı 19 Mart'tan sonra başlayan eylemlere atıfta bulunan Tanrıkulu, açıklamasında şunları kaydetti:

"19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'na 19 Mart’tan bu yana gençliğin öncülüğünde barış umuduyla giriyoruz. Gençlerimiz ya tutuklu ya işsiz ve hepsi geleceklerini yok eden umutlarını ellerinden alan bu sisteme öfkeli. Gençliğin öfkesi, direnci ve önümüzde beliren barış ışığı gelecekteki 19 Mayıs’lar için umudumuzu artırıyor.

Esila Ayık’ın, Arda Öğüşlü’nün, Mehmet Efe Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesinde protesto ettikleri için gözaltına alınan 98 öğrencinin, ardından tutuklanan 6 öğrencinin, 19 Mart darbesinin ardından hala tutuklu bulunan 49 öğrencinin, iş "kazalarında" yaralanan gençlerin bayramı kutlu olsun…

19 Mart darbesinin ardından meydanları dolduran gençler yoğun polis şiddetine, iktidarın yıldırma taktiklerine rağmen geleceklerine, ülkelerine sahip çıktılar. İki aylık zaman diliminde üç binden fazla kişi, çoğu şiddet uygulanarak gözaltına alındı. Ağırlıklı gençler olmak üzere de 500’den fazla kişi tutuklandı. Gençlerden çoğu kamuoyu baskısı nedeniyle tahliye edildi. Halen 49 gencimiz cezaevinde bulunuyor."

Tanrıkulu, yasalara aykırı tutuklanan gençlerin kamuoyu baskısıyla tahliyelerinin, yargı organlarının hukuk kurallarıyla değil, baskıyla hareket ettiklerini gösterdiğini ifade etti.

19 Mart darbesinin ardından yaşananların gençlerin apolitik olmadıklarını, Türkiye’de ve dünyada sorunların farkında olduklarını ancak tepkilerini farklı biçimde dile getirdiklerini gösterdiğini anlatan Tanrıkulu, şunları kaydetti:

"AKP, artan otoriter baskıcı döneminde büyüyen, parlamenter rejimi görmeyen gençlerin hayatını doğrudan "kararttı'... AKP’nin Türkiye’yi bilinçli bir biçimde sürüklediği ekonomik krizden etkilenen gençlerin gelecek hayalleri de ellerinden alındı. AKP’nin toplumu sürekli geriye doğru dönüştürme çabası da sadece gençlerde değil, toplumun tümünde daralma hissi yarattı. 19 Mart darbesinden sonra meydanları dolduran gençlerin en çok attığı sloganın "hak, hukuk, adalet" olması da bunun bir göstergesi olarak okunmalı… Barış umudu ile birlikte gençlerin önderliğinde yeni bir Türkiye kurulacak, inanıyoruz ve biliyoruz."

TÜİK verilerine göre, 15 yaş ve üzerinde iş gücüne dahil olmayan kişilerin sayısının şubat ayı itibarıyla 30 milyon 387 bine ulaştığına dikkati çeken Tanrıkulu, Türkiye’de her 4 gençten 1'inin eğitimde ya da istihdamda yer almadığını hatırlattı.

Gençlerde işsizliğin, genel işsizlik oranlarından daha yüksek seyrettiğini aktaran Tanrıkulu, "AKP döneminde gençlerde işsizlik vahim bir hal aldı. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılı 3. çeyreğinden sonra gençlerde geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 26’dan yüzde 37,5’e yükseldi. AKP döneminde geniş tanımlı genç işsizliği 11,4 puan yükseldi. AKP döneminde gençler iş bulma ümidini kaybettiler ve iş aramaktan vazgeçtiler" ifadelerini kullandı.

Gençlerin ülkeyi terk etme isteğindeki artışın temel nedeninin AKP iktidarının Türkiye’de yargı bağımsızlığını yok eden, sansürü kurumsallaştıran, ekonomiyi, sanayiyi ve tarımı çökme noktasına getiren politikaları olduğunu söyleyen Tanrıkulu, "AKP’nin Türkiye’yi içine düşürdüğü durum ülkenin en önemli kaynağı olan gençlerin kaybedilmesine neden olmaktadır" dedi.