Sinemada milli ve manevi arayış Kültür Sanat Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Türk sinemasının milli ve manevi değerlerle yeniden dirilişi için yola çıkan “Türkiye Sinema Vakfı” için ilk istişare adımı, dün Boğaziçi Üniversitesi’nin tarihi salonu Albert Long Hall’de atıldı. Sinema sektörünün önde gelen temsilcilerinin davet edildiği bu özel buluşmada, vakfın kuruluş süreci ve gelecekte üstleneceği misyon üzerine kapsamlı değerlendirmeler yapıldı.
Toplantıya, sinema ve kültür dünyasından birçok kıymetli isim katıldı. Mesut Uçakan, İhsan Kabil, Nazif Tunç, Ümit Meriç, Yücel Arzen, Burak Haktanır, Ozan Bodur, Ahmet Yenilmez, Ali Nuri Türkoğlu,
Tarık Tufan, Yusuf Kaplan ve sektörün önde gelen temsilcileri, görüş ve önerileriyle sürece
katkı sundu.
İŞ BİRLİKLERİNE ÖNCÜLÜK EDECEK
Açılış konuşmasını yapan Yönetmen Cem Çatpınar, sinemanın medeniyet taşıyıcılığına dikkat çekti. Film Araştırmaları Derneği Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aslan, Türkiye Sinema Vakfı’nın kuruluş vizyonunu, dünyadaki benzer örneklerle karşılaştırmalı olarak ele aldı. Aslan, vakfın hem kültürel hem endüstriyel düzlemde güçlü bir yapı kurarak, uluslararası alanda etkili iş birliklerine öncülük edeceğini belirtti.
Toplantının moderatörlüğünü Anadolu Ajansı Kültür Sanat Editörü Bünyamin Yılmaz üstlendi. Farklı oturumlarda, Türkiye sinemasının mevcut sorunları, fırsat alanları ve uzun vadeli ihtiyaçları değerlendirildi. Çağrı Heyeti Toplantısı’nda, Türk sinema sektöründe ortak akıl ve stratejik vizyon oluşturmak, kamu, özel sektör ve akademi arasında diyalog ortamı geliştirmek, genç sinemacılar ve yaratıcı sektörlere yeni fırsatlar sunmak ve Türkiye Sinema Vakfı’nın neler yapması gerektiği konuşuldu.
GENÇ SİNEMACILAR ENDİŞELİ
Toplantıda genç sinemacılar ve tecrübeli sinemacılar, kurulacak olan vakfın nasıl bir yol izleyeceğine yönelik kendi perspektiflerinden fikir beyan etti. Kimisi, “Bu vakıf para üretecekse yol alabiliriz, en büyük sıkıntı para üretememek” derken, kimisi medeniyet vizyonu üzerinde durdu. Genç sinemacılar, milli bir sinema yaparken karşılaştıkları zorlukları ele alarak, endişelerini dile getirdi. İleri yaşlardaki sinemacıların geçtiği yollardan geçmediklerini, bunun için farklı yöntemler denemek gerektiğinin altını çizdiler. Bütün konuşmalar ve eleştiriler vakfın yol haritası çizilmek üzere not edildi.
Toplantı sonunda, Türkiye Sinema Vakfı’nın resmi kuruluş sürecini başlatacak ön kurucu kadronun şekillenmesi ve somut bir çalışma takviminin hayata geçirilmesi kararlaştırıldı. Vakfın, sektörel destek mekanizmalarından kültürel üretimin teşvikine, sinema mirasının arşivlenmesinden uluslararası temsil gücüne, eğitim programlarından genç yeteneklerin desteklenmesine kadar geniş bir alanda etkin ve sürdürülebilir bir yapı kurması hedefleniyor.
UZUN SOLUKLU OLMASIYLA İLGİLİ ENDİŞELER VAR
Girişimin öncülerinden Mustafa Aslan, toplantıyı Yeni Şafak için şu ifadelerle değerlendirdi: “Güzel tartışmalar oldu. Sektörden arkadaşlardan, ‘Böyle bir vakıf kurulmalı mı, kurulursa hangi ihtiyacı karşılayacak?’ gibi soruların cevaplarını da aldık. Farklı perspektiften bakan katılımcılar vardı. Genel itibarıyla Türk sineması için böyle bir vakfa ihtiyaç olduğu fikri öne çıktı. Uzun soluklu olmasıyla ilgili endişeler var, onunla ilgili notlarımızı aldık. Katılımcılara formlar verdik, buradaki beyanlarından yola çıkarak, kurulları kurup, bir an önce vakfın resmi onayına kavuşmasını arzu ediyoruz.”


