Sonun başlangıcı... Schengen tarih mi oluyor?
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Avrupa Birliği ülkelerinde aşırı sağın güç kazanması ve düzensiz göçmen sayısındaki orantısız artış, 1985’te imzalanan ve 1990 yılında uygulamaya giren Schengen serbest dolaşım sistemini tehdit ediyor.
AB üyesi ülkelerden Hollanda ve Belçika’nın ardından Polonya da, düzensiz göçe ilişkin kamuoyundaki endişelere yanıt olarak Almanya ve Litvanya sınırlarında kontrol uygulamasına geçti. Kontrollerin 5 Ağustos’a kadar süreceği belirtildi.
Polonya’nın bu adımı, Schengen sistemini zora sokan uygulamaların son halkası oldu. Almanya ile 52, Litvanya ile 13 sınır geçiş noktası bulunan Polonya’da yüzlerce polis ve asker görevlendirildi. Uygulamanın ilk gününde 800 sınır muhafızı, 300 polis, 200 jandarma ve 500 gönüllü denetimlerde yer aldı.
Polonya’daki aşırı sağcı gruplar, Almanya’nın AB kurallarını ihlal ederek Polonya üzerinden gelen göçmenleri ülkesine geri gönderdiğini öne sürdü. Ancak Alman yetkililer bu iddiaları yalanladı.
POLONYA’NIN HEDEFİ: GÖÇMEN KAÇAKÇILARI
Polonya Başbakanı Donald Tusk, sınır kontrollerinin Avrupa Birliği çıkarlarına uygun şekilde alındığını belirterek, “Bu kontrolleri Almanlar, Hollandalılar, Fransızlar için yapıyoruz. Biz AB’nin sınırıyız” dedi.
Polonya İçişleri Bakanı Tomasz Siemoniak ise uygulamanın, ülke üzerinden gerçekleşen düzensiz göçü önlemeyi amaçladığını ifade etti. Kontrollerin ilk etapta 30 gün süreceğini söyleyen Siemoniak, “Almanlar kontrollerini kaldırmazsa biz de devam ederiz” dedi.
Siemoniak, Litvanya ve Letonya sınırından geçerek Polonya’ya gelen yasa dışı göçmen sayısında ciddi artış yaşandığını vurguladı. Belarus sınırında sıkılaştırılan önlemlerin, göçmen geçişlerini başka güzergâhlara kaydırdığını belirtti.
Kontrollerin başlamasından kısa süre önce dört düzensiz göçmenin sınırda yakalandığını kaydeden Siemoniak, bunun uygulamanın gerekliliğini ortaya koyduğunu savundu. Ayrıca, kontrollerin yasa dışı göçmen kaçakçılığı yapanlara yönelik olduğunu belirterek, “Yasal yollarla seyahat edenler için endişe edilecek bir durum yok” açıklamasında bulundu.
Başbakan Tusk da Siemoniak’a destek vererek, yakalanan dört kişinin daha önce Belarus’tan yasa dışı geçiş girişiminde bulundukları için kayıt altında olduklarını söyledi.
Tusk, Almanya’ya yönelik eleştirisini sürdürerek, yeni uygulamayla Almanya'nın geri gönderdiği her göçmenin detaylıca inceleneceğini kaydetti. “Artık sınırı yasa dışı geçen ve belgeleri eksik ya da şüpheli olan hiç kimse, Almanya ya da başka bir ülkeden Polonya’ya geri gönderilmeyecek” ifadelerini kullandı.
YENİ ALMAN HÜKÜMETİ FİTİLİ ATEŞLEDİ
Almanya, 2023 yılında Polonya sınırında rastgele kontrol uygulamasına başlamıştı. Mayıs ayında Olaf Scholz’un yerine geçen Friedrich Merz hükümeti, sınır kontrollerini daha da artırma kararı aldı.
Yeni hükümetin bu adımı, İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt’in “sığınmacıların sınırda geri çevrilmesi” anlamına gelen daha yoğun kontroller talimatı vermesiyle krize yol açtı.
Dobrindt, 18 Temmuz’da Schengen bölgesine yönelik artan baskılara karşı çözüm bulmak amacıyla bir zirve düzenledi. Ancak AB düzenlemelerine göre, sınır kontrolleri yalnızca ciddi tehditler karşısında ve sınırlı süreyle uygulanabiliyor.
ALMANYA: KALICI KONTROL İSTEMİYORUZ
Almanya Başbakanı Merz'in sözcüsü, Polonya'nın kararlarına ilişkin açıklamada bulundu.
Sözcü, “Sınırların düzensiz göçten korunması, Almanya'nın, Polonya'nın ve Avrupalı komşularımızın ortak çıkarlarıdır. Kalıcı sınır kontrolleri istemiyoruz” dedi.
Alman yetkili Knut Abraham, kontrollerin sınır bölgesi için “ağır bir yük” olacağı yorumunu yaptı.
Almanya'nın Polonya hükümet komiseri Abraham, "Alman-Polonya ilişkileri için iyi bir gün değil. Almanya-Polonya sınırındaki kontrollerin yoğunlaştırılması, göç sorununa çözüm olmayacaktır" ifadelerini kullandı.


