Su yönetimi uzmanı Dr. İlhan: Kesintiler sadece su azlığından değil, aynı zamanda aşırı talep ve yetersiz altyapıdan kaynaklanıyor

İzmir ve çevresindeki barajlarda doluluk oranı kritik seviyelerin altına inerken, bazı turistik bölgelerde günlerdir musluklardan su akmıyor. Uzmanlara göre yaşanan bu tablo, yalnızca sıcak hava ve azalan yağışların sonucu değil. Boğaziçi Üniversitesi’nden su yönetimi uzmanı Dr. Akgün İlhan, "Yağışların azalması, sıcak dalgalarının artması ve buharlaşmanın hızlanması kaynakları olumsuz etkiliyor. Ancak bu durum yapısal, yönetsel ve sektörel yanlışlarla birleşince çok daha derin ve yönetilemez hale geliyor. Kentleşme ve altyapı sorunları baş rolde," dedi.. İlhan, yaz aylarında nüfusu katlanan kıyı bölgelerinde hem altyapının hem de su yönetiminin talebi karşılayamadığını, bunun da barajlardaki düşük su seviyesinin ötesinde yapısal bir kriz yarattığını vurguladı.

Hürriyet'ten Fulya Soybaş'a konuşan İlhan şunları söyledi:

"Yağışların azalması, sıcak dalgalarının artması ve buharlaşmanın hızlanması kaynakları olumsuz etkiliyor. Ancak bu durum yapısal, yönetsel ve sektörel yanlışlarla birleşince çok daha derin ve yönetilemez hale geliyor.”

Kentleşme ve altyapı sorunları baş rolde. Özellikle kıyı bölgelerinde, yaz aylarında onlarca katına çıkan nüfus, zaten yetersiz olan su altyapısına aşırı yük bindiriyor. Çeşme gibi yerlerde hem içme suyu şebekeleri hem de depo sistemleri artışı karşılayamıyor. Dolayısıyla su kesintileri sadece barajlardaki su azlığından değil, aynı zamanda aşırı talep ve yetersiz altyapıdan da kaynaklanıyor.

Turizm ve tarım sektörleri de hayli belirleyici. Oteller, havuzlar, spalarda, bahçe sulamaları ve diğer hizmet alanlarında günlük, kişi başı su kullanımı, yerel halkın 10-15 katına ulaşabiliyor. Yanı sıra Ege ve Marmara’daki tarımsal faaliyetlerde hâlâ yaygın olarak vahşi sulama teknikleri kullanılıyor. Mısır, pamuk, yonca gibi su-yoğun ürünlerin üretimi hem yüzey hem de yeraltı su kaynaklarını hızla tüketiyor."

Yazının tamamı için .