Suriyeli bir sanatçının özgürlük hikayesi: Tıpkı Gazze gibi Ortadoğu Haberleri
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Suriye’de Mart 2011 ile Aralık 2025 tarihleri arasında 14 yıl devam eden devrim sürecinde sadece şehirler değil, pek çok sivilin hayatı ve hayalleri de yerle bir edildi. Raid Abdurrahman, iç çatışmaya dönüşen devrim hareketi öncesi, Suriye’nin en çok yıkıma uğrayan bölgelerinden biri olan Doğu Guta’da yaşıyordu. Abdurrahman, “Devrimden önce doğu tarzı ahşap oymacılığıyla uğraşıyordum. Ancak Suriye’deki iç savaşla birlikte hayatımdaki her şey herkes gibi altüst oldu. Sevdiğim mesleği sürdürme imkanım kalmadı. 2012 yılında Katar’a giderek orada işimi devam ettirmeye çalıştım. Fakat yüreğim, Suriye’nin acısıyla yanarken orada kalamazdım. Aynı yıl içerisinde ülkeme geri döndüm ve özgürlüğümüzün nişanesi olan Suriye devrimine katıldım” dedi.
DÜNYA SADECE İZLİYORDU
Zalim rejime karşı devrimci mücadele yolculuğunun Şam’ın Doğu Guta bölgesinde Atiybe köyünde başladığını belirten Abdurrahman, “Silahıma sarılarak zulme başkaldıran halkımı savunmak için savaşmaya başladım. O yıl doğduğum köy olan Atiybe köyü ağır bombardıman ve saldırıların hedefi oldu. Köylüler, ellerinde hiçbir şey olmadan, kıyafetlerini dahi geride bırakarak komşu köylere göç etmek zorunda kaldı. Umutları, bir gün geri dönebilecek olmaktı ancak aylarca süren bombardımanın ardından köyümüz yerle bir edilmişti. Ardından korkunç bir kuşatma başladı. Tam iki yıl boyunca Doğu Guta’da, ölümle yaşam arasında kaldık. Şam’a çıkan tüm yollar kapatılmıştı. Evlerde bir tek pirinç tanesi bile kalmadı. Dünya izliyordu bu dramı, ama hiçbir yerden ses çıkmıyordu. Bizler artık hayvanların yemine muhtaç hale gelmiştik. Tıpkı şu an Gazze’de yaşananlar gibi” diye konuştu.
BİR DAVAYI SAVUNDUK
Savaş boyunca her gün insanların öldürüldüğünü belirten Abdurrahman, şunları söyledi: “Evler, sokaklar yıkıldı. Umutlarımız enkaz altına gömüldü. Yine de boyun eğmedik. Onurumuzu ve halkımızı savunmaya devam ettik. Çünkü biz, bir davayı savunuyorduk. Özgürlüğe kavuşmak için ödediğimiz bütün bedellere değdi. Vatan, namustur bizler de namusumuza sahip çıktık. Bayramımızı Şam’da karşılamak hayallerimizin de ötesinde. Sanatla başlayan hayatım vatanımı korumakla geçti ve sonunda zafere ulaştık.”


