Sürüklediğiniz şehidimizi, kaçırdıklarınızı teslim edin Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Irak’ın kuzeyinde bulunan 852 rakımlı tepenin içinde bölücü terör örgütü PKK’nın 2022 yılına kadar hastane olarak kullandığı mağara var. Güvenlik güçlerimiz; mağarayı ele geçirmiş, arama-tarama yaptıktan sonra giriş-çıkış kapılarını kapatmış kullanılmaz hale getirmiş. İşte, 28 Mayıs 2022 tarihinde şehit düştüğü belirtilen Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt’un naaşının bu mağarada olduğuna ilişkin PKK’lı kadın teröristin ihbarı üzerine bu mağarada arama yapıldı. O güne kadar varlığından haberdar olunmadığı Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklamasından anlaşılıyor ki mağaranın ikinci katı var. Ne olduysa o katta oldu, 12 askerimizin bir kısmı orada, bazıları ise hastanede şehit düştü.
Ülkemizde kan dökülmemesi herkesin arzusudur. Nitekim AKP iktidara geldiğinde kendilerine “Terörsüz bir Türkiye” teslim edilmişti. AKP aynı kararlılığı göstermedi ve terör “Çözüm Süreci”nde iyice azdı. Sonra etkili mücadeleye devam edildi ve son olarak dağ kadrosunda 36 PKK’lı kaldı.
O MAĞARAYA GİDELİM
12 askerimizin şehit edildiği, belki çok sayıda şehidimizi sakladıkları örgütün hastanesine uzman bir isimle girelim. O mağarayı deneyimli maden mühendisi bize şöyle anlattı:
- Öncelikle bu mağaranın doğal yapılan ilavelerle kapsamlı bir tesis olduğu açıktır. Bu tesisin alt yapısı olarak; havalandırılması mağarada planlayarak açılmış ‘sözde giriş’ dense de birer havalandırma bacaları, madencilikte ‘nefeslikler’ denen bağlantıları mevcuttur ve bu zorunluluktur. Bu ‘nefeslikler’ temiz hava ve kirli hava çıkışları olarak amaçlanır.
- Eğer mağara açıklığı derinlere gidiyorsa, ‘nefeslikleri’ yön itibarıyla farklı yönde ve kotta ise bu kot farkı, ısı farkı hava akımı yaratacak depresyonu oluşturur, buna ‘doğal havalandırma’ denir. Mevsime göre yönü değişir.
ÇALIŞIR VAZİYETTE BIRAKILIRSA
- Diğer bir yolda mağaraya hava veren vantilatör (üfleyici) veya aspiratör (emici) elektrikli sistemlerdir.
- Ancak burası kapsamlı bir tesis, hastane olarak kullanıldığından jeneratör bulunuyor. Dışarıda olması dikkat çekeceğinden teröristler bunu hava çıkış yönü üzerine kurup, çıkışı da çalıştırdıklarında kullanmıyor.
- Eğer jeneratör mağara içindeki yol veya yoldaki cepte varsa, bir süre kapattıkları alanda jeneratör çalışır bırakılırsa karbonmonoksit ve sülfürlü gaz üretir. Bu da bir yanmadır, zehir için yeterli kaynak ve bir neden olabilir. Karbondioksit varsa yanma şarttır. Yanan malzeme ile içerik değişir.
MAĞARA TERKEDİLDİKTEN SONRA
Askerimizin etkili operasyonları sonucu terör örgütü mağarayı terk etti. Askerin geçen haftaya kadar varlığından haberdar olmadığı ikinci katta demir kapı kapatıldı. Teröristler mağaradan ayrıldıktan sonra neler olduğuna bakalım:
- Mağaranın giriş ve çıkış yollarının kapatılması, eğer sonra girilecekse yapılmış en büyük hatadır. Çünkü yanma varsa mağara içinde kalan oksijen bitene kadar yanma devam eder. Sonuçta içerideki madde ne olursa olsun öncelikle karbonmonoksit oluşur. Eğer patlayıcı serpilmişse veya varsa nitrojen oksit oluşur. Diğer malzemelere paralel hidrojen sülfür ve sülfürlü gazlar oluşur.
- Bir de mağara girişleri için patlayıcı kullanıldığı ifade ediliyor. Bu sözde tesiste bulunan kimyasal sıvı kaplarının kırılmasına, devrilmesine sebep olacak sarsıntıyı yaratmış olabilir.
- Bu teröristlerce bilinçli kapatılmış tuzak alan içerisinde yanma ve kimyasal buharlaşma sonucu birikmiş, ayrıca tüm hava çıkışları ve girişleri kapatıldığı için içeride hapsedilmiş ortamı sağlamış olabilir.
ÖLÜM KUYUSUNA DÖNÜŞÜYOR
- Bu noktada zehirli karbonmonoksit havadan hafif gazdır, her yer kapatıldığı için en kolay dışarı çıkacak gaz olduğu halde çıkamaz, tuzak alanda kalır.
- Sözde hastanede sterilizasyon için kullanılan ve anestezik gazlar da söz konusu olabilir. Kısacası bu mağara dikkat edilmez ise bir ölüm mağarası, bir ölüm kuyusu görünümündedir.
- Zonguldak’tan getirilen madenci tahlisiye ekibi drager dediğimiz tamamen dış etkiden izole oksijen üreten cihazlar kullanır. Bu cihazlarla madenlerde derinliklerde, geniş alanlarda yoğun karbonmonoksitli ortamlarda can kurtarırlar, ölenleri çıkarırlar. Bu eforlarına göre birkaç saattir.
- Eğer mağarada bu cihazlar tam etkili olmadıysa bu ortamda sera etkisi oluşmuş, oluşturulmuş, kısacası tuzaklanmış ortam mevcuttur. Bu ortam solunum dışında temas ile de etki oluşturabilir demektir.
- Grizu patlaması, kömür tozu patlaması sonrası oluşan karbonmonoksit ve oksijensizliğin etkilerini tahlisiyeciler çok iyi bilir. Ancak bu facia ile ilgili cımbızla ulaşılan bilgilerle dahi bu mağara bir ölüm kuyusudur.
VERMEK İÇİN NE BEKLİYORSUNUZ?
- Bu mağarada yanma, kimyasal buharlaşma ve kapatılarak birikmesi ve açıldığı anda hızla yayılarak ölümcül ortam planlanmış veya bilinçsizce bu plana düşülmüş olabilir. Mağaraya girilecekse kapatmak en büyük tedbirsizliktir.
- Mağara, hastane mağara tesisi olarak biliniyorsa içeride zehirli gaz üretecek maddeleri göz ardı etmek en büyük tedbirsizliktir. Hele önlemsiz, hele zehirli gaz dedektörsüz girmenin sonucunu niteleyemem. Bu facia “Metan gazına maruz kalmakla” asla izah edilemez. Bu akla ve bilime uymaz. Bu facia, bedeli ağır olan büyük bir derstir. Unutmayalım, her bilgi faciayı aydınlatacak güneştir.”
PKK silahı bıraktığına göre, bunda samimiyse uğruna 12 askerimizin şehit edildiği, silah bırakmadan bir gün önce örgütün görüntülerini yayınladığı Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt’un sağsa kendisini, yoksa aziz naaşını teslim etmeli. Ayrıca terör örgütü yıllardır rehin tuttuğu askerimizi, polisimizi, MİT görevlilerini, korucuları da bıraksın.


